Başında uz olan 102 kelime var. Uz ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde uz olan kelimeler listesine ya da sonu uz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında uz bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
UZAKLAŞTIRILMAK, UZLAŞTIRABİLMEK
UZAKLAŞABİLMEK, UZAKLAŞTIRILMA, UZATTIRIVERMEK, UZLAŞTIRABİLME, UZLAŞTIRICILIK
UZAKLAŞABİLME, UZAKLAŞTIRMAK, UZATTIRIVERME, UZLAŞMAMAZLIK, UZLAŞTIRILMAK
UZAKLAŞILMAK, UZAKLAŞTIRMA, UZLAŞABİLMEK, UZLAŞMACILIK, UZLAŞTIRILMA, UZUNLAMASINA
UZAKLAŞILMA, UZANABİLMEK, UZANIVERMEK, UZATABİLMEK, UZATIVERMEK, UZATMAYALIM, UZAYABİLMEK, UZLAŞABİLME, UZLAŞMAZLIK, UZLAŞTIRICI, UZLAŞTIRMAK, UZMANLAŞMAK
UZAKLANMAK, UZAKLAŞMAK, UZANABİLME, UZANIVERME, UZATABİLME, UZATIVERME, UZATTIRMAK, UZAYABİLME, UZLAŞILMAK, UZLAŞTIRMA, UZMANLAŞMA, UZUNKUYRUK
UZAKLANMA, UZAKLAŞMA, UZAKSAMAK, UZANILMAK, UZATILMAK, UZATTIRMA, UZAYLILIK, UZLAŞILMA, UZLAŞMACI, UZLAŞMALI, UZUNÇALAR, UZUNKÖPRÜ
UZAKSAMA, UZANILMA, UZATILMA, UZATMALI, UZLAŞMAK, UZLAŞMAZ, UZMANLIK, UZUNDERE, UZUNEŞEK
UZAKLIK, UZAKTAN, UZANMAK, UZATMAK, UZGÖREN, UZGÖRÜR, UZLAŞIM, UZLAŞMA, UZUNLUK, UZVİYET
UZAKÇA, UZAMAK, UZANIM, UZANIŞ, UZANMA, UZANTI, UZATIM, UZATIŞ, UZATMA, UZAYIŞ, UZAYLI, UZLAŞI, UZUNCA, UZUVCA
UZAMA, UZLET, UZLUK, UZMAN, UZZAL
UZAK, UZAM, UZAY, UZUN, UZUV, UZVİ
UZA, UZİ, UZO
UZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- UZAKLAŞTIRILMAK
-
-
[-den]
Uzaklaşması sağlanmak
-
Görevden alınmasını sağlamak
-
[-den]
Uzaklaşması sağlanmak
- UZLAŞTIRABİLMEK
- ...
- UZLAŞTIRABİLME
- ...
- UZLAŞTIRICILIK
-
-
[isim]
Ara buluculuk
-
[isim]
Ara buluculuk
- UZATTIRIVERMEK
- ...
- UZAKLAŞTIRILMA
-
-
[isim]
Uzaklaştırılmak işi veya durumu
-
[isim]
Uzaklaştırılmak işi veya durumu
- UZAKLAŞABİLMEK
- ...
- UZAKLAŞABİLME
- ...
- UZLAŞTIRILMAK
- ...
- UZAKLAŞTIRMAK
-
-
[-den]
Uzağa götürmek
- "Seni filan yere elçi göndermeye hatta seni bir müddet buradan uzaklaştırmaya karar verdik." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Çıkarmak, ayırmak
-
Yabancılaştırmak, ilgisiz bırakmak
- "Sen onu bozmak, işten uzaklaştırmak, züppeleştirmek için bilmezlikle elinden geleni yaptın." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-den]
Uzağa götürmek
- UZATTIRIVERME
- ...
- UZLAŞMAMAZLIK
- ...
- UZLAŞMACILIK
-
-
[isim]
Çıkarlarından, düşüncelerinden ödünler vererek uzlaşma sağlama siyaseti
-
[isim]
Çıkarlarından, düşüncelerinden ödünler vererek uzlaşma sağlama siyaseti
- UZAKLAŞILMAK
-
-
[-den]
Uzaklaşma işi yapılmak
-
[-den]
Uzaklaşma işi yapılmak
- UZUNLAMASINA
-
-
[zarf]
Uzunluğuna
-
[zarf]
Uzunluğuna
- UZLAŞABİLMEK
- ...
- UZLAŞTIRILMA
- ...
- UZAKLAŞTIRMA
-
-
[isim]
Uzaklaştırmak işi
- "Okuldan uzaklaştırma cezasının da bir anlamı kalmamıştı artık benim için." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Uzaklaştırmak işi
- UZATIVERMEK
- ...
- UZATMAYALIM
-
-
kısacası
- "Saç uzatmak. Tırnak uzatmak."
- "Uzatmayalım, bir tazminat lafıdır tutturdu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
kısacası