İçinde lam olan 8 harfli 333 kelime var. İçerisinde LAM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lam olan kelimeler listesine ya da Sonu lam ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

LAM, MAL

2 Harfli Kelimeler

AL, AM, LA, MA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ARAKLAMA

  1. [isim] Araklamak işi, çalma, aşırma

ARKALAMA

  1. [isim] Arkalamak işi, yardım, müzaheret

YAKALAMA

  1. [isim] Yakalamak işi
  2. Sanığın yargıç kararı olmaksızın hürriyetinin kısıtlanmasını doğuran koruma önlemi
    • "Yakalama veya tutuklama sebepleri ... hâkim huzuruna çıkarılıncaya kadar bildirilir." (Anayasa)

ORSALAMA

  1. [isim] Orsalamak işi

ATLAMALI
...
SAPLAMAK

  1. [-i] Hızla batırmak
    • "Bıçağı sapladı."

ÇULLAMAK

  1. [-i] Hayvana çul örtmek
  2. [-e] Fırtınalı denizde dalgalar güverteye su atmak

MIHLAMAK

  1. [-i] Mıhla tutturmak, çakmak, çivilemek
  2. Birini silahla yaralamak veya öldürmek
  3. Birini veya bir şeyi bir yerden ayrılamaz, kıpırdayamaz duruma getirmek
    • "Korku ikimizi de sanki mıhlamıştı." (Ahmet Rasim)

TARLAMSI

  1. [sıfat] Tarlayı andıran, tarlaya benzeyen, tarla gibi

SIZLAMAK

  1. [nsz] Hafifçe ağrımak
    • "Kafa kemiklerine varıncaya kadar her yanı sızlıyordu." (Necati Cumalı)
  2. Yakınmak
    • "Ağladı, sızladı."

LAMBALIK

  1. [isim] Eski evlerde lamba koyacak veya takılacak yer
  2. [sıfat] Bir lambanın alabileceği kadar
    • "Bir lambalık gaz yağı."

LIĞLAMAK

  1. [nsz] Sel, akarsu, ince çamur, birikinti getirip yığmak

NOTLAMAK
...
YOLLAMAK

  1. [-i] Göndermek
    • "Hekim hademeleri aşağıya yolladı." (Memduh Şevket Esendal)

HAÇLAMAK

  1. [-i] Çarmıha germek

OKKALAMA

  1. [isim] Okkalamak işi

YILLAMAK

  1. [-de] Bir yerde uzun süre kalmak
    • "Gittiğin yerde yıllarsın, vaktinde dönmezsin."

ZAĞLAMAK

  1. [-i] Bileylemek

HAŞLAMAK

  1. [nsz] Bir şeyi kaynar suya daldırmak
    • "Sebze haşlamak."
  2. [-i] Bir şeyin üstüne kaynar su dökmek
  3. Suda kaynatarak pişirmek
    • "Nine, yolda yerim diye iki yumurta haşladıydı teyze." (Halide Edip Adıvar)
  4. [-i] Kaynar sıvı bir şeyi yakmak
    • "Kaynar su ayağımı haşladı."
  5. [-i] Don, kırağı için bitkilere zarar vermek
  6. [-i] Dalamak
    • "Böcek çocuğun bacağını haşlamış."
  7. [-i] Sızı vermek, acı vermek
    • "Omuzlarına kadar vücudun derisini haşlayan bayıltıcı yanma acısı ve dehşeti çok sürmedi." (Peyami Safa)
  8. Sertçe paylamak, azarlamak
    • "Recep'i kenara çekip fena hâlde haşladılar." (Sait Faik Abasıyanık)

DARLAMAK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü