Sonunda ret olan 74 kelime var. RET ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ret olan kelimeler listesine ya da başında ret olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

13 Harfli Kelimeler

ADABIMUAŞERET

12 Harfli Kelimeler

FAKRUZARURET, İADEİZİYARET, RUHUMÜCERRET, ŞAYANIHAYRET

10 Harfli Kelimeler

SETRİAVRET

9 Harfli Kelimeler

MÜBAŞERET, MUGAYERET, MUHACERET, MÜZAHERET

8 Harfli Kelimeler

MAĞFİRET, MEFHARET, MESERRET, MEŞVERET, MUAŞERET, MÜCERRET

7 Harfli Kelimeler

BASİRET, BEKARET, BEŞARET, CESARET, HAKARET, HARARET, KEFARET, MAHARET, MAZERET, MERARET, NEZARET, SADARET, SEFARET, ŞETARET, TAHARET, TİCARET, VEZARET, ZARURET, ZİYARET

6 Harfli Kelimeler

AHİRET, AKARET, AŞİRET, EMARET, ESARET, FETRET, GAYRET, GOFRET, HASRET, HAYRET, HAZRET, HİCRET, İBARET, İMARET, İŞARET, KESRET, KUDRET, MEFRET, MÜFRET, NEDRET, NEFRET, OPERET, SEYRET, ŞİRRET, ŞÖHRET, SUBRET



5 Harfli Kelimeler

AHRET, AVRET, BARET, CÜRET, İBRET, İŞRET, LİRET, MERET, SİRET, SURET, TARET, ÜCRET

3 Harfli Kelimeler

RET


Kelime bulma makinesi

E R T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

RET, TER

2 Harfli Kelimeler

ER, ET, RE, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ADABIMUAŞERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Görgü kuralları
    • "Sen de ortaya bir adabımuaşeret meselesi atma!" (Peyami Safa)

ŞAYANIHAYRET
...
İADEİZİYARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Daha önce yapılan ziyarete ziyaretle karşılık verme

FAKRUZARURET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İleri derecede yoksulluk
    • "Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir." (Atatürk)

RUHUMÜCERRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Katışık ve karışık olmayan ruh

SETRİAVRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İslam dinine göre görünmesi sakıncalı olan yerleri örtme

MUGAYERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uygun olmama durumu, uymazlık, aykırılık

MÜBAŞERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir işe başlama, girişme

MÜZAHERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yardım etme, arkalama, destekleme, arka çıkma

MUHACERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Göç, göçme
  2. Yaşamakta olduğu ülkeden yabancı bir ülkeye uzun veya kısa süreli yerleşmek için gitme

MEŞVERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir konu hakkında birinin düşüncesini sorma, danışma
    • "Ne kadar hükûmetler varsa meşveret usulüne kabul etmiş." (Ömer Seyfettin)
  2. İki veya daha fazla kişinin birbiriyle fikir alışverişinde bulunması

MAĞFİRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bağışlama

MUAŞERET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birbiriyle toplumsal ilişkiler içinde bulunma
    • "Biz bu farkın muaşeretten üsluba, insan ve zevke kadar derinleştiğine inanıyoruz." (Ahmet Hamdi Tanpınar)

MEFHARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Övünme, övünce, iftihar etme

MÜCERRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Soyut
    • "Bir nevi mücerret şiir demek olan tekerlemeleri dinlemek ister." (Asaf Halet Çelebi)
  2. Evlenmemiş, bekâr
    • "Yavrum, gençsin, dilbersin, mücerretsin." (Sermet Muhtar Alus)
  3. Katışık ve karışık olmayan
  4. [isim] Yalın durum
  5. Soyut

MESERRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sevinç
    • "Arabacı birdenbire meserretle bağırdı." (Reşat Nuri Güntekin)

CESARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Güç veya tehlikeli bir işe girişirken kişinin kendinde bulduğu güven
    • "Hayvanın sokulganlığından cesaret alan bir başka kız da usulca yanına yaklaştı." (Haldun Taner)
    • "Bana bir şey söylemeye cesaret ettiğini gördünüz mü şimdiye kadar?" (Tarık Buğra)
    • "Demek ki işi açığa vurmak cesaretini gösterdi." (Refik Halit Karay)
    • "Sabahın ışıkları bana yeniden bir cesaret verdi." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Yüreklilik, yiğitlik, yürek ve göz pekliği
    • "Bütün halk türküleri gibi ölenin örnek cesaretini öven türkülerdi bunlar." (Necati Cumalı)
  3. Cüret
  4. Çekinmezlik, atılganlık

BASİRET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Doğru görüş, uzağı görüş, seziş, uyanıklık, anlayış, kavrayış, dikkat, sağgörü, önsezi
    • "Kanal'ı müdafaa edenler, yüz millik cephe üzerinde çok basiretle vazife görmeye mecbur idiler." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Bazen en mahir canilerin bile böyle mühim nisyanlarda bulunacak kadar basiretleri bağlanır." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

NEZARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bakma, gözetme, gözetim
    • "Sevincimi belli etmemek için tekerleklerin çıkarılmasına hâlâ nezaret ediyorum." (Aka Gündüz)
  2. Gözaltı
  3. Nezarethane
    • "Zaptiye nezaretinde temiz bir dayaktan sonra hepimizi bir yere sürdüler." (Reşat Nuri Güntekin)
  4. Bakanlık
  5. Görü

MERARET
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü