Sonunda kin olan 40 kelime var. KİN ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kin olan kelimeler listesine ya da başında kin olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MÜTEMEKKİN
ALTINEKİN
DEĞİŞKİN, FİLİSKİN, GELİŞKİN, GİRİŞKİN, MÜSEKKİN, YETİŞKİN
ERİŞKİN, İLİŞKİN, MAYOKİN, VELAKİN
BİTKİN, ÇİRKİN, ÇİSKİN, GEÇKİN, KESKİN, MİSKİN, PİŞKİN, SEÇKİN, ŞİŞKİN, SMOKİN, TELKİN, TEMKİN, TEPKİN, TERKİN, TESKİN, YETKİN
ERKİN, EŞKİN, ETKİN, İÇKİN, İLKİN, LAKİN, PEKİN, SAKİN, TEKİN, YAKİN
EKİN
KİN
K N İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KİN
2 Harfli Kelimeler
İN, Kİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜTEMEKKİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yerleşik
-
[sıfat]
Yerleşik
- ALTINEKİN
- ...
- DEĞİŞKİN
-
-
[sıfat]
Değişikliğe uğramış, değişik, muaddel
-
[sıfat]
Değişikliğe uğramış, değişik, muaddel
- YETİŞKİN
-
-
[sıfat]
Yetişmiş, olgunlaşmış
-
Evlenme çağına gelmiş (kız)
- "Hem de yetişkin, yosma bir kadın beni erkek yerine koymuştu." (Necati Cumalı)
-
Beden, ruh ve duygu bakımlarından olgunluğa erişmiş olan (kimse)
-
Gelişimin herhangi bir yönünde veya tümünde duraklama düzeyine erişmiş olan
-
[isim]
Kanunların belirttiği belli bir yaşı aşmış, toplumsal sorumluluklarını bilme durumunda olan genç
-
[sıfat]
Yetişmiş, olgunlaşmış
- GELİŞKİN
-
-
[sıfat]
Gelişmiş olan, mütekâmil
- "Sorunları ve titreşimleriyle, çok gelişkin bir insan." (Selim İleri)
-
[sıfat]
Gelişmiş olan, mütekâmil
- GİRİŞKİN
- ...
- MÜSEKKİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yatıştırıcı
-
[sıfat]
Yatıştırıcı
- FİLİSKİN
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yerden 2-3 karış yükseklikte, çok yıllık ve otsu bir bitki (Mentha pulegium)
-
[isim]
Yerden 2-3 karış yükseklikte, çok yıllık ve otsu bir bitki (Mentha pulegium)
- İLİŞKİN
-
-
[sıfat]
İlgisi, ilişiği olan, bağlı, ilgili, ait, merbut, müteallik
- "Haber ve düşünceleri yayma araçlarının kullanılmasına ilişkin düzenleyici hükümler..." (Anayasa)
-
[sıfat]
İlgisi, ilişiği olan, bağlı, ilgili, ait, merbut, müteallik
- VELAKİN
- ...
- MAYOKİN
- ...
- ERİŞKİN
-
-
[sıfat]
Beden gelişimi tamamlanmış olan, kâhil
-
[sıfat]
Beden gelişimi tamamlanmış olan, kâhil
- ÇİSKİN
-
-
[isim]
Çiseleyen yağmur
-
[sıfat]
Çiseleyen yağmurdan hafifçe ıslanmış
-
[isim]
Çiseleyen yağmur
- KESKİN
-
-
[sıfat]
Çok kesici, iyi kesen
- "Sonunda keskin bir taşı testere gibi kullanarak ipi incelte incelte kopardı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Tiz (ses)
- "Bir kadın sesiydi bu. İnce ve keskin, dikkati hemen kapan ve bırakmayan bir ses." (Peyami Safa)
-
Kırıcı, incitici
- "En yakın dostlarının bile kusurlarını keskin bir dille yüzlerine vururmuş." (Haldun Taner)
-
Etkili, sert
- "Nihayet güneş doğdu, sis ve duman içinde çölün sabahlarında esen serin ve keskin rüzgârla üşüdük." (Falih Rıfkı Atay)
-
Acı, üzüntü veren
- "Öyle de keskinmiş ki bu kadın, yaptığı tüm kocakarı ilaçları her hastalığı şıp diye kesiyormuş." (Muammer İzgü)
-
Zampara
-
[sıfat]
Çok kesici, iyi kesen
- SEÇKİN
-
-
[sıfat]
Benzerleri arasında niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, üstün, mümtaz, güzide, mutena, elit
- "Aralarında yurt çapında ün yapmış bilim adamları vardı, mühendisler vardı, kadın erkek seçkin aydınlar vardı." (Haldun Taner)
-
Bir toplumda gücü ve saygınlığı olan (kişi veya grup)
-
[sıfat]
Benzerleri arasında niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, üstün, mümtaz, güzide, mutena, elit
- BİTKİN
-
-
[sıfat]
Gücü tükenmiş olan, çok yorgun, argın, aygın
- "Kalbinden vurulmuş gibi kendini cansız, bitkin bir vaziyette koltuğa atmıştı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Gücü tükenmiş olan, çok yorgun, argın, aygın
- ŞİŞKİN
-
-
[sıfat]
Şişmiş, şişirilmiş
- "Ayağa kalktı, arka ayaklarını geriye itip şişkin adaleleri çekerek ... gerdi." (Peyami Safa)
-
Kabarık, şiş
-
[sıfat]
Şişmiş, şişirilmiş
- TEMKİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işin sonunu düşünerek ölçülü, tedbirli davranma
- "Bütün temkin ve vakarını kaybedip konuşanlara sokuldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Bir işin sonunu düşünerek ölçülü, tedbirli davranma
- TEPKİN
-
-
[sıfat]
Tepkimeye ilişkin, tepkiyen
-
[sıfat]
Tepkimeye ilişkin, tepkiyen
- YETKİN
-
-
[sıfat]
Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, kâmil, mükemmel
- "Bizim ülkemizde böyledir: Yetkin çalışmalar görmezden gelinir." (Selim İleri)
-
[sıfat]
Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, kâmil, mükemmel