İçinde uz olan 5 harfli 47 kelime var. İçerisinde UZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uz olan kelimeler listesine ya da Sonu uz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TUZAK
-
-
[isim]
Kuş veya yaban hayvanlarını yakalamaya yarayan araç veya düzen
- "Sana bir tuzak kursak sen o tuzağa düşmezsin ey oğul!" (Sevinç Çokum)
-
Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo
- "Onun bana gönderdiği mektuplar filan hep tuzak, hep birer şantajdan ibaretti." (Osman Cemal Kaygılı)
- "... bütün işi pişirmiş, tuzağı kurmuş, son darbeyi indirmek üzere idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Kuş veya yaban hayvanlarını yakalamaya yarayan araç veya düzen
- UZZAL
- ...
- UZLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toplum yaşayışından kaçıp tek başına yaşama
- "Ülfet belalı şey fakat uzlet sıkıntılı / Bilmem nasıl geçirmeliyim son beş on yılı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Toplum yaşayışından kaçıp tek başına yaşama
- MUZUR
- ...
- BUZCU
-
-
[isim]
Buz satan kimse
-
[isim]
Buz satan kimse
- DOKUZ
-
-
[isim]
Sekizden sonra gelen sayının adı
- "Sabahtan beri kamış kökünün içine sığınmış, yüreği ağzında, dokuz doğurarak şahinini bekleyişi..." (Yahya Kemal)
- "Dokuz körün bir değneği, işte bir kızımız var." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bu sayıyı gösteren 9, IX rakamlarının adı
-
[sıfat]
Sekizden bir artık
-
[isim]
Sekizden sonra gelen sayının adı
- TUZLU
-
-
[sıfat]
Tuzu olan
- "Dudaklarımda Boğaz havasının tuzlu lezzetiyle uyandım." (Yusuf Ziya Ortaç)
- "Bu eğlenti bize biraz tuzluya mal oldu." (Ercüment Ekrem Talu)
- "... kendisine tuzluya patlamıştı." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Yapılışında tuz bulunan, tuzu çok olan
- "Bu yemek tuzlu olmuş."
-
Çok pahalı
-
[sıfat]
Tuzu olan
- MUZIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sağlığı bozan
-
Zararlı
-
Yaramaz, cinsel gelişmeye zararlı
-
Her şeyi bozan, karıştıran (çocuk)
-
[sıfat]
Sağlığı bozan
- ACUZE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Huysuz, yaşlı kadın
- "Korkunç bir acuze onu kucaklamaya çalışıyordu." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Huysuz, yaşlı kadın
- KUZUM
-
-
okşamalık, yalvarma veya dikkat çekme anlamları taşıyan bir seslenme sözü
- "Belki beş kuzunun derisinden yapılmış, siyah bir kalpak." (Ömer Seyfettin)
- "... sabık komiserin sahiden bir komisermiş gibi tavır aldığı anlarda kadın kuzu kesilirdi." (Halide Edip Adıvar)
- "Kuzum, şu kalemi verir misin?"
- "Kuzum anne, doktora etki yapma!" (Halide Edip Adıvar)
-
okşamalık, yalvarma veya dikkat çekme anlamları taşıyan bir seslenme sözü
- OTSUZ
-
-
[sıfat]
Otu olmayan
-
[sıfat]
Otu olmayan
- UÇSUZ
-
-
[sıfat]
Ucu olmayan
- "Geçen günlerim bana dalgaları sayılmayan uçsuz bir deniz gibi göründü." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Ucu olmayan
- KOPUZ
-
-
[isim]
Ozanların çaldığı telli Türk sazı
- "Oralarda âşıklar, halkı coşturmak için ozanların kopuzlarını çalıyorlar." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Ozanların çaldığı telli Türk sazı
- UZAMA
-
-
[isim]
Uzamak durumu
- "Seyahatin uzaması ihtimali de çoktur." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Uzamak durumu
- ONSUZ
-
-
[zarf]
O olmaksızın
- "Onsuz kalınacak uzun günler ve geceleri nasıl geçirecektik?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[zarf]
O olmaksızın
- KUZİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Teyze, dayı, hala veya amcanın kız çocuğu, kız yeğen, böle
-
[isim]
Teyze, dayı, hala veya amcanın kız çocuğu, kız yeğen, böle
- YAVUZ
-
-
[sıfat]
Güçlü, çetin
- "Yavuz hırsız ev sahibini bastırır sözüne uygun olarak açtı ağzını, yumdu gözünü." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
İyi, gürbüz, güzel
- "Çok cevherli öküzmüş, bol yedir de hele bak, ne yavuz mal olur." (Refik Halit Karay)
-
Kötü, fena
-
[sıfat]
Güçlü, çetin
- KUDUZ
-
-
[isim]
Köpek, kedi, tilki vb. memeli hayvanlardan ısırma, tırmalama veya salya yolu ile insana geçen, genellikle çırpınma, sudan korkma şeklinde beliren, zamanında aşı yapılmazsa ölümle sonuçlanan hastalık
-
[sıfat]
Bu hastalığa yakalanmış
- "Ama dokunsalar ağlayacağı veya kuduz köpek gibi sağa sola saldıracağı belliydi." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Azmış
-
[isim]
Köpek, kedi, tilki vb. memeli hayvanlardan ısırma, tırmalama veya salya yolu ile insana geçen, genellikle çırpınma, sudan korkma şeklinde beliren, zamanında aşı yapılmazsa ölümle sonuçlanan hastalık
- ODSUZ
-
-
[sıfat]
Ateşsiz
-
[sıfat]
Ateşsiz
- KUZEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Teyze, dayı, hala veya amcanın erkek çocuğu, erkek yeğen, böle
-
[isim]
Teyze, dayı, hala veya amcanın erkek çocuğu, erkek yeğen, böle