İçinde utma olan 55 kelime var. İçerisinde UTMA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında utma olan kelimeler listesine ya da Sonu utma ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
İNCİRUYUTMASI
KÜLYUTMAZLIK, YANTUTMAZLIK
KORKUTMACA, KURUTMALIK, MUTMAİNLİK, OKUTMANLIK, UNUTMABENİ
ÇULTUTMAZ, KORKUTMAK, KÜLYUTMAZ, KURUTMALI, YANTUTMAZ
COZUTMAK, DOKUTMAK, KOKUTMAK, KORKUTMA, KORUTMAK, KURUTMAÇ, KURUTMAK, SOĞUTMAÇ, SOĞUTMAK, SOLUTMAK, SORUTMAK, TOZUTMAK, TUTMALIK
AKTUTMA, AVUTMAK, COZUTMA, DOKUTMA, KOKUTMA, KORUTMA, KURUTMA, MUTMAİN, OKUTMAK, OKUTMAN, SOĞUTMA, SOLUTMA, SORUTMA, TOZUTMA, ULUTMAK, UNUTMAK, UYUTMAK
AVUTMA, OKUTMA, TUTMAÇ, TUTMAK, ULUTMA, UNUTMA, UYUTMA, YUTMAK
TUTMA, UTMAK, YUTMA
UTMA
A M T U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
AMUT, MUTA, TAMU, UTMA
3 Harfli Kelimeler
AUT, MAT, MUT, TAM
2 Harfli Kelimeler
AM, AT, MA, TA, TU, UT
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İNCİRUYUTMASI
- ...
- YANTUTMAZLIK
-
-
[isim]
Tarafsız olma durumu
- "Hatta romancının yantutmazlığından yana da değildi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Tarafsız olma durumu
- KÜLYUTMAZLIK
-
-
[isim]
Külyutmaz olma durumu
-
[isim]
Külyutmaz olma durumu
- UNUTMABENİ
-
-
[isim]
İki çeneklilerden, küçük mavi çiçekler açan bir bitki (Myosotis palustris)
-
[isim]
İki çeneklilerden, küçük mavi çiçekler açan bir bitki (Myosotis palustris)
- MUTMAİNLİK
-
-
[isim]
Mutmain olma durumu
-
[isim]
Mutmain olma durumu
- KORKUTMACA
-
-
[sıfat]
Korkutmak amacıyla yapılan (şey veya davranış)
- "Bu kirli ilişkiyi gözdağlarıyla, gerçeği söyleme korkutmacalarıyla sürdürüyordu." (Muzaffer Uyguner)
-
[sıfat]
Korkutmak amacıyla yapılan (şey veya davranış)
- KURUTMALIK
-
-
[sıfat]
Kurutmaya yarar, kurutmak için ayrılmış
- "Kurutmalık biber"
-
[sıfat]
Kurutmaya yarar, kurutmak için ayrılmış
- OKUTMANLIK
-
-
[isim]
Okutmanın görevi, lektörlük
-
[isim]
Okutmanın görevi, lektörlük
- KORKUTMAK
-
-
[-i]
Korkmasına yol açmak
- "Yılan beni o kadar korkutmuştu ki bakarken kuşun hesabına ondan ben korkuyorum." (Memduh Şevket Esendal)
-
Kaygıya düşürmek
- "Sevdiğimiz bir kadının nazarımızda meziyet teşkil eden birçok hâlleri karımız olacak kadında bizi korkutur." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Gözdağı vermek
-
[-i]
Korkmasına yol açmak
- KÜLYUTMAZ
-
-
Aldanmaz, kolay inanmaz (kimse)
- "Kendini herkesten daha zeki, daha külyutmaz zanneden böyleleri her zaman, her yerde vardır." (Murathan Mungan)
-
Aldanmaz, kolay inanmaz (kimse)
- YANTUTMAZ
-
-
[sıfat]
Tarafsız, yandaş olmayan
-
[sıfat]
Tarafsız, yandaş olmayan
- ÇULTUTMAZ
-
-
[sıfat]
Giysi ve mal değeri bilmeyen, derbeder, serseri, avare (kimse)
-
[sıfat]
Giysi ve mal değeri bilmeyen, derbeder, serseri, avare (kimse)
- KURUTMALI
-
-
[sıfat]
Kurutma sistemi olan
- "Kurutmalı çamaşır makinesi."
-
[sıfat]
Kurutma sistemi olan
- SOĞUTMAK
-
-
[-i]
Soğumasını sağlamak, soğumasına sebep olmak
- "Suyu soğutmak."
-
[-den]
Herhangi bir durum, kişi, olay; birine, bir yere veya bir şeye karşı duyulan sevgi ve ilginin yok olmasına yol açmak
- "Fakat kız kardeşiyle annesinin iki ay ara ile ölmesi onu birdenbire İstanbul'dan soğutmuştu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Soğumasını sağlamak, soğumasına sebep olmak
- KOKUTMAK
-
-
[-i]
Hoş olmayan bir koku bırakmak
- "Sigara elimi kokuttu."
-
Bozulup kokmasına neden olmak, kokuşturmak
- "Eti kokutmak."
-
Bir işi uzatarak çıkmaza sokmak
-
[-i]
Hoş olmayan bir koku bırakmak
- KURUTMAK
-
-
[-i]
Suyunu ve ıslaklığını giderip kuru duruma getirmek
- "Göz yaşlarını kurut, dedi; bilirsin ki kader değişmez." (Cemil Meriç)
-
Bitki canlılığını yitirmek
- "Fırtına bütün gülleri kuruttu."
-
Bazı sebze ve meyvelerin buharlaştırılmasıyla kuru bir durum almasını sağlamak
-
Cılız duruma getirmek, zayıflatmak
- "Bu hastalık onu kurutmuş."
-
Yiyecek ve içecekleri yiyip bitirmek
-
Uğursuzluk getirmek, yok etmek
- "Dâhilde bütün millî kuvvetlerimizi dağıttılar, bütün kabiliyetlerimizi kuruttular." (Peyami Safa)
-
[-i]
Suyunu ve ıslaklığını giderip kuru duruma getirmek
- KORUTMAK
- ...
- COZUTMAK
- ...
- TOZUTMAK
-
-
[-i]
Toz kaldırmak, çevreye toz yaymak
-
Kar, toz gibi savurmak
-
Böbürlenmek, yüksekten konuşup söylediği sözü yerine getirmemek, palavra atmak, mangalda kül bırakmamak
-
Aklını yitirmek
- "Hangi doktor hastasına resmen sen tozutuyorsun dostum, demiştir?" (Haldun Taner)
-
[-i]
Toz kaldırmak, çevreye toz yaymak
- SORUTMAK
-
-
[nsz]
Somurtmak, surat asmak
-
Ayakta durmak, dikilmek, beklemek
-
[nsz]
Somurtmak, surat asmak