İçinde tak olan 8 harfli 47 kelime var. İçerisinde TAK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tak olan kelimeler listesine ya da Sonu tak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KAT, TAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AT, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TAKALLÜS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kasılma
    • "Beynim uğulduyor, gözlerimin havası kıvılcımlanıyor, parmaklarım takallüs ediyor." (Aka Gündüz)

YALTAKÇI

  1. [sıfat] Yaltaklanmayı huy edinen, yaltak, mütebasbıs

KATAKOMP

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İlk Hristiyanların kayaları oyarak veya yer altını kazarak uzun dehlizler biçiminde yaptıkları, ölülerini gömdükleri veya tapınak olarak kullandıkları mezarlık

TAKARRÜP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yakınlaşma, yaklaşma, yanaşma

TAKİGRAF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Hızölçer

TAKARRÜR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yerde karar kılma, yerleşme
  2. Karar verilme

TAKIMADA

  1. [isim] Birbirine yakın büyüklü küçüklü birkaç adanın tümü

ORTAKLIK

  1. [isim] Ortak olma durumu, iştirak, müşareket
    • "İkisi de kendisine yardım ve ortaklık etmek istiyor." (Refik Halit Karay)
    • "Eğer bugün hepimiz bu işe karar verir ve bir ortaklık kurarsak bu gazete çıkar." (Salâh Birsel)
  2. İki veya daha çok kimsenin iş yaparak kazanç elde etmek için birleşmeleri, şirket

TAKİPSİZ

  1. [sıfat] Üzerinde durulmayan, takip edilmeyen
  2. [zarf] Takip edilmeksizin, takip edilmeyerek
    • "Hiçbir iş takipsiz yürümüyor."

MÜSTAKAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] İstikrar bulmuş, durulmuş
  2. [isim] Karar kılınan, yerleşilen yer

TAKILMAK

  1. [nsz] Takma işi yapılmak
    • "Kendisine bu ad takılmış, takıldığı gibi de kalmıştır." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [-e] Denge bozulacak bir biçimde bir yere dokunup aksaklık ortaya çıkmak
    • "Önünü çok iyi göremeyen hayvanın ayağı bir taşa takıldı." (Osman Cemal Kaygılı)
    • "Bekçi çekildi gitti. Fakat çocuğun gözleri pencereye takılıp kalmıştı." (Halide Edip Adıvar)
  3. [-e] Bir yerde bir süre kalmak
    • "İğne bir müddetten beri plağın bozuk yerine takılmış, ha babam ha, bir melodiyi tekrar edip duruyordu." (Haldun Taner)
  4. [-e] Olumsuz veya aksayan, eksik bir yanını görerek üstünde durmak
    • "Son günlerde bir de usta sözüne takılır oldum." (Nezihe Meriç)
  5. Kızdırmak, üzmek, şaşırtmak amacıyla şaka yollu konuşmak
    • "İstasyon memuru onun şehre seyrek indiğini bildiğinden her seferinde takılır." (Haldun Taner)
  6. Karşı cins ile ilişki kurmayı veya arkadaş olmayı istemek

TAKIŞMAK

  1. [-i] Birbirine takılmak
  2. Anlaşmazlığa düşmek, kavgaya tutuşmak, ağız kavgası yapmak

MÜSTAKİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Doğru, doğruluktan şaşmayan
  2. Doğrulu

TAKAYYÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bağlı olma, bağlanma
  2. Üstüne düşme, özen gösterme

TAKDİRDE
...
YALTAKÇA
...
KALTAKÇI

  1. [isim] Kaltak yapan kimse

TAKILGAN

  1. [sıfat] İnsanı, şaka yollu üzecek veya uğraştıracak davranışlarda bulunmayı huy edinmiş olan, muzip

BATAKÇIL

  1. [sıfat] Bataklıkları seven, bataklıklarda yaşayan (bitki, hayvan)

PORTAKAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları sert bir ağaç (Citrus aurantium)
  2. Bu ağacın turuncu renkli, yuvarlak ve kabuğu güzel kokulu meyvesi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü