İçinde uz olan 7 harfli 90 kelime var. İçerisinde UZ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uz olan kelimeler listesine ya da Sonu uz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TOPUZLU

  1. [sıfat] Topuzu olan

TUZLUCA
...
OMUZLUK

  1. [isim] Rütbeyi göstermek amacıyla omuzlara takılan işaret, apolet
  2. Gemilerde baş ve kıç bölümlerinin her bir yanı
  3. Omza alınıp iki ucuna yük asılan kısa sırık, çiğindirik

KUZUCUK
...
TUZLAMA

  1. [isim] Tuzlamak işi
  2. İşkembe ile yapılan bir tür yemek
  3. [sıfat] Tuzlanarak hazırlanan
    • "Tuzlama balık."

KILAVUZ

  1. [isim] Yol gösteren, tarihî ve turistik yerleri gezerken bilgi aktaran kimse, rehber
    • "Mum tutan kılavuzların arkasından içeri girdik." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Herhangi bir alanda ve konuda bilgi veren, yol yöntem gösteren kitap vb
    • "Öğrenci kılavuzu."
  3. Evlenecek olan erkek veya kadına eş bulan kimse
  4. Ruhsal ve zihinsel bakımdan yol gösteren, ışık tutan kimse
    • "Kılavuzumuz Atatürk'tür."
  5. Kılavuz gemisi
  6. Kılavuz kaptan
    • "İstanbul Boğazı'ndan kılavuz almadan geçmek yasaktır."
  7. Makaradaki filmlerin başında ve sonunda yer alan, filmin alıcı, yıkama aracı, basım aracı, gösterici vb. araçlara takılıp çıkarılmasında kolaylık sağlayan, asıl film için pay bırakan çeşitli renklerde film parçası
  8. Somun veya boru içine yiv açmakta kullanılan araç
  9. Dar ve uzun bir yerden tel, kablo gibi bükülebilen bir şey geçirilirken bunların ucuna bağlandığı sert nesne

UZUNLUK

  1. [isim] Bir şeyin bir uçtan öbür uca kadar olan uzaklığı
  2. İki nokta arasındaki yer aralığının ölçümü, tul
  3. Bir yüzeyin iki temel boyutundan en büyük olanı, boy, en karşıtı
    • "Üç buçuk metre uzunluğunda bir kalas bul, getir." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  4. Yazının, sözün kapsam yönünden genişliği
  5. Süre yönünden uzun olma durumu

BURSSUZ

  1. [sıfat] Burs almayan, bursu olmayan

ARGOSUZ

  1. [zarf] Argo kullanmayarak (konuşmak)

TUZUMSU

  1. [sıfat] Tuzsu

UZLAŞMA

  1. [isim] Uzlaşmak durumu, uyuşma, uzlaşı, uzlaşım, mutabakat, konsensüs
    • "Yoksa mutlu bir şansla bir uzlaşma olacak, bu da yumuşak bir tasfiyeye imkân bırakacak mıydı?" (Tarık Buğra)

DEFOSUZ

  1. [sıfat] Defosu olmayan, sağlam

BORÇSUZ

  1. [sıfat] Borcu olmayan

OĞULSUZ

  1. [sıfat] Oğlu olmayan
  2. [zarf] Oğlu olmadan
    • "O, oğulsuz yaşardı da atsız yaşamazdı." (Yahya Kemal)

UZANMAK

  1. [-e] Boylu boyunca yatmak
    • "Nevin evde biraz uzanıp dinlenmezse hastalanacaktı sanki." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Gitmek
    • "Öğleden sonra Şişli'den Beyoğlu'na kadar uzandım." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. [nsz] Bir alana yayılmak
    • "Sokağın dibinden gelen bir elektrik lambasının titreye titreye uzanan ışığında, bu iki gölgenin umumi şekilleri görülüyor." (Peyami Safa)
  4. [nsz] Bir şey boyunca sıralanmak
    • "İncecik ırmaklar vardı ki kenarları boyunca uzanan sazlıkları arasından pembe tüylü flamingolar gezinirdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  5. Yetişmek, ulaşmak
  6. Vücudunu yöneltmek veya vücuduyla birlikte kolunu uzatmak
    • "Cici Bey balkondan ablasının penceresine bir daha uzandı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

NÜFUZLU

  1. [sıfat] Sözü geçer, istediğini yaptıran, erkli
    • "Mülkiyeden çıktıktan sonra Avrupa'ya kaçmış fakat nüfuzlulardan birinin aracılığıyla İstanbul'a dönmüştü." (Refik Halit Karay)
  2. Makamı yüksek, kademesi üst
    • "Arkadaşlarının nüfuzlu yerlerde bulunmasına karşın o hep kenarda kalmayı yeğledi." (Haldun Taner)

TAARRUZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Saldırı
    • "Bu gece cephede umumi taarruz var." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Taarruz etsek de bir fayda yok belki tehlike var."

HUZURLU

  1. [sıfat] Huzuru olan, rahat
    • "Hiçbir yerde aradığım huzurlu tatil köyünü bulamayacağım." (Haldun Taner)

ORUÇSUZ

  1. [sıfat] Oruç tutmayan (kimse)

MUZİPÇE

  1. [zarf] Muzibe yakışır biçimde, muzip gibi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü