Başında sak olan 8 harfli 22 kelime var. Sak ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sak olan kelimeler listesine ya da sonu sak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında sak bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AKS, ASK, KAS, SAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SAKATLIK

  1. [isim] Sakat olma durumu, malullük, maluliyet
  2. Kaza, terslik
    • "Elinden bir sakatlık çıkmasın."
  3. Yanlış, kusur, hata
    • "Sakatlığın sebebini gayet iyi görmüştür. Bunun nasıl tamir edileceğini biliyor." (Reşat Nuri Güntekin)

SAKKAROZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Şeker kamışı veya şeker pancarından elde edilen bir tür şeker (C12H22O11)

SAKLANMA

  1. [isim] Saklanmak işi

SAKALSIZ

  1. [sıfat] Sakalı olmayan

SAKSILIK

  1. [isim] Saksı koymaya yarar raf
  2. İçine saksı oturtulan süslü kap
  3. Kışın saksı çiçeklerinin saklandığı yer

SAKLANIŞ

  1. [isim] Saklanma işi veya biçimi

SAKAĞILI
...
SAKLAMAK

  1. [-i] Elinde bulundurmak, tutmak
    • "Okul kitaplarımı saklıyorum."
  2. [-i] Kaybolmaması, görünmemesi için gizli bir yere koymak
    • "Paralarını kasada saklıyor."
  3. Görünmesine engel olmak, ortalıkta bulundurmamak
  4. [-i] Bozulmadan doğal durumları ile durmasını sağlamak, korumak, muhafaza etmek
    • "Eti buzdolabında saklamak. Peyniri tuzlu suda saklamak."
  5. [-i] Gizli tutmak, duyurmamak
    • "Bu haberi ondan saklamışlar."
  6. [-i] Birine vermek için ayırmak
    • "Bu kitabı size sakladım."
  7. [nsz] Korumak, esirgemek
    • "Allah saklasın."

SAKİMLİK
...
SAKINGAN

  1. [sıfat] Sakınarak davranan, ihtiyatlı, ihtiyatkâr

SAKINMAK

  1. [-i] Herhangi bir korku veya düşünce ile bir şeyi yapmaktan uzak durmak, içtinap etmek
    • "Gençliğinde gerçekten delifişek, gözünü daldan budaktan sakınmaz bir askermiş." (Haldun Taner)
  2. Olabileceği düşünülen kötülüklere karşı önlemler almak
    • "Bir insanı, yanında uşak gibi kullandıracak her işten sakın." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Korumak, esirgemek, gözetmek
    • "Kendini tramvay ve otomobil tehlikelerinden sakınarak yürüdü." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

SAKULETA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Silindir biçiminde bir demirin içine çivi, cıvata vb. maddelerin doldurulması ile yapılan bir tür mermi

SAKSAFON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bandolarda ve caz topluluklarında kullanılan bir tür üflemeli çalgı

SAKARLIK

  1. [isim] Sakar olma durumu veya sakarın yaptığı iş
  2. Sık sık küçük kazalar yapma, çarpıp kırıp dökme işi

SAKİNLİK

  1. [isim] Sakin olma durumu, durgunluk, sessizlik, dinginlik, sükûnet
    • "Ağaçlar, çimler, çiçekler, ikindi güneşinin sakinliği içindeydiler." (Çetin Altan)

SAKLANTI

  1. [isim] Saklanan şey

SAKLAYIŞ

  1. [isim] Saklama işi veya biçimi

SAKSAĞAN

  1. [isim] Kargagillerden, karnı beyaz, kanatları ve kuyruğu kül rengi diğer yerleri parlak, kara, uzun kuyruklu kuş, alacakarga, alakarga (Pica pica)

SAKİLLİK
...
SAKSONYA

  1. [isim] Almanya'da Saksonya bölgesinde yapılan, iyi nitelikli porselen tabak veya kap

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü