Başında s olan 6 harfli 470 kelime var. S harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde s harfi olan kelimeler listesine ya da sonu s harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında s bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SAVMAK

  1. [-i] İstenmeyen birini yanından uzaklaştırmak
    • "Böylece Arif Ağayı başımızdan savar ve sizinle bir mehtap gezintisi yaparız." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [-i] Sıkıcı bir durumu geçirmek, atlatmak, savuşturmak, defetmek
    • "Kendini unutturmak ve bu ziyareti kazasız, belasız savmaktan başka bir düşüncesi bulunmayan bizim kaymakam..." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Geçirmek
  4. Vakti geçmek
    • "Vazodaki çiçekler savmış, yenilemeli."
  5. [nsz] İşleyip geçmek, etki etmek
    • "Soğuk içime savdı."

STOKÇU

  1. [isim] Stok yapan kimse, istifçi

SÜTKIZ

  1. [isim] Bir kadının kendi çocuğu değilken emzirdiği ve kocasıyla birlikte evlat olarak benimsediği kız çocuk
    • "Siz bizim hanımefendinin ölen kocasının erkek kardeşinin sütkızı imişsiniz." (Peyami Safa)

SAADET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mutluluk, ongunluk, mut, kut
    • "... gecenin içinde onun parıldayan ela gözlerini görmek öyle bir saadetti ki..." (Reşat Nuri Güntekin)

SARKAÇ

  1. [isim] Durağan bir nokta çevresinde ağırlığının etkisiyle salınım yapan hareketli katı cisim, rakkas, pandül

SASIMA

  1. [isim] Sasımak işi, tefessüh

SERHAT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Sınır boyu
    • "Keşke, yolum bir yalıya değil, bir serhat kışlasına gitseydi!" (Yusuf Ziya Ortaç)

SERTAP

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Mıklebin açıkta duran kısmı

SIRPÇA
...
STABİL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Dayanıklı, sağlam
  2. Dengeli
  3. Düz
  4. Kararlı, değişmez

SİNMEK

  1. [nsz] Kendini göstermemek için büzülmek, saklanmak, pusmak
    • "Salonda bulunan yirmiyi aşkın insan ürkmüş, sinmişti." (Tarık Buğra)
  2. Korku, yılgınlık vb. sebeplerle konuşmamak, hareket etmemek veya tepki göstermemek
    • "Artık Emine'nin takdirine, maskaralıklarına mukabele etmiyor, bir köşeye siniyor, düşünüyordu." (Halide Edip Adıvar)
  3. [-e] Hiç çıkmayacak veya güç çıkacak biçimde işlemek, nüfuz etmek
  4. Huy, alışkanlık vb. iyice yerleşmek
    • "Doktorun bütün ömrüne sinecek bir çirkin dedikodu başlayacak." (Memduh Şevket Esendal)

SAFFET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Temizlik, arılık
    • "Gençlerin tecrübelerle yıpranmamış bir saffet içindeki yüzlerinde yorgunluk duyulmaz." (Abdülhak Şinasi Hisar)

SELFİE
...
SERBAZ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Yürekli, yiğit, korkusuz olan (kimse)

SÜVARİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Atlı
  2. Atlı asker
    • "Bir sabah süvarilerimizin şehre girdiği işitildi." (Peyami Safa)
  3. Ticaret gemilerinde kaptanlık yapan kimse

SANAYİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Ham maddeleri işlemek, enerji kaynaklarını yaratmak için kullanılan yöntemlerin ve araçların bütünü, işleyim, endüstri

SEYRET

  1. beklenmedik bir şey olacağını anlatan bir söz
    • "Kitapçı vitrinlerinde kendi eserlerini gördükçe durup hayran hayran seyrediyor." (Haldun Taner)
    • "Sen şimdi curcunayı seyret!"

SEYYAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gezgin, turist
    • "Seyyah olup şu âlemi gezerim / Bir dost bulamadım gün akşam oldu." (Pir Sultan Abdal)

SORUMA

  1. [isim] Sorumak işi

SABOTE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Baltalama

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü