Başında ram olan 13 kelime var. Ram ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ram olan kelimeler listesine ya da sonu ram ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ram bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
RAMAZANİYELİK
RAMAZANLIK, RAMBURSMAN, RAMPALAMAK
RAMPALAMA
RAMAZAN, RAMPACI, RAMPALI
RAMAK, RAMPA
RAMİ, RAMP
RAM
A M R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
RAM
2 Harfli Kelimeler
AM, AR, MA, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- RAMAZANİYELİK
-
-
[isim]
Ramazanda iftar ve sahurda yenmek için alınan yiyecekler
- "Ramazan yaklaşırken, yakın dostları konağına ramazaniyelik gönderirlerdi. Yağ, şeker, pirinç, güllaç." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Ramazanda iftar ve sahurda yenmek için alınan yiyecekler
- RAMAZANLIK
-
-
[sıfat]
Ramazan için ayrılmış (yiyecek)
- "Ramazanlık güllaç."
-
[sıfat]
Ramazan için ayrılmış (yiyecek)
- RAMBURSMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Geri ödeme
-
[isim]
Geri ödeme
- RAMPALAMAK
-
-
[nsz]
Rampa etmek
-
[nsz]
Rampa etmek
- RAMPALAMA
-
-
[isim]
Rampalamak işi
-
[isim]
Rampalamak işi
- RAMAZAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ay takviminin dokuzuncu ayı, üç ayların sonuncusu, oruç tutulan ay
- "Mübarek ramazanın ... o misilli güzelliğini nasıl anlatabilirdim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Ay takviminin dokuzuncu ayı, üç ayların sonuncusu, oruç tutulan ay
- RAMPALI
-
-
[sıfat]
Yokuşu olan
- "Bu dönemeçli, rampalı saadet beni biraz ürkütmeye başladı." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Yokuşu olan
- RAMPACI
-
-
[isim]
Deniz savaşlarında, borda bordaya savaşıldığında karşı gemiden gelen saldırıları önleyen veya düşman gemisine atlayıp savaşan er
- "Rampacılar gemimize ayak basarken kitaplarımı sandığıma koyup dışarı çıktım." (Orhan Pamuk)
-
[isim]
Deniz savaşlarında, borda bordaya savaşıldığında karşı gemiden gelen saldırıları önleyen veya düşman gemisine atlayıp savaşan er
- RAMAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
"Bir şeyin olmasına çok az kalmak" anlamına gelen ramak kalmak deyiminde geçer
- "Gerçekten deli olmama ramak kalmıştı." (Ahmet Mithat)
-
[isim]
"Bir şeyin olmasına çok az kalmak" anlamına gelen ramak kalmak deyiminde geçer
- RAMPA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir arazinin, bir kara yolunun, bir demir yolu hattının yatay doğrultuya göre yokuş olan bölümü
- "Tren, rastgele bir yerlere gidiyor, rampalarda, küçük istasyonlarda saatlerce duruyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Bu arabalar her akşam Beyoğlu'nda Tokatlıyan'ın yaya kaldırımına rampa eder." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Özellikle istasyonlarda, vagonlara eşya yüklemek veya boşaltmak için yapılan, ambarın önünde bulunan set
-
Bir vagonu raya sokmak veya raydan çıkarmak için kullanılan araç
-
Füzelerin havaya fırlatılmak için üstüne yerleştirildikleri eğik destek
-
Bir geminin bir başka gemiye, dubaya, iskeleye veya sala değecek biçimde yanaşması
-
İki ağacı veya takozları birbirine kenetlemek için kullanılan, uçları eğriltilmiş ve sivriltilmiş demir çubuk
-
[isim]
Bir arazinin, bir kara yolunun, bir demir yolu hattının yatay doğrultuya göre yokuş olan bölümü
- RAMİ
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Isırgangillerden, Çin, Vietnam ve Malezya'da yetişen değerli bir bitki (Boehmeria nivea)
-
Bu bitkinin dokumacılıkta kullanılan lifi
-
[isim]
Isırgangillerden, Çin, Vietnam ve Malezya'da yetişen değerli bir bitki (Boehmeria nivea)
- RAMP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir tiyatro sahnesinin önünde, ışık ve ışıldakların yerleştirildiği, izleyiciye en yakın yer
- "Yasak oyunum bu rejimde aklandı, Ulvi Uraz onu ramp ışığına çıkardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir tiyatro sahnesinin önünde, ışık ve ışıldakların yerleştirildiği, izleyiciye en yakın yer
- RAM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Boyun eğen, kendini başkasının buyruğuna bırakan
- "İlk defa huzuruna çıkan herhangi bir kadını derhâl sersemletiyor, iradesini elinden alıp kendine ram ediveriyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
- "Onun şekillerine ve anatomisine ram olmayı kendime bir zillet addederim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Boyun eğen, kendini başkasının buyruğuna bırakan