Sonunda kal olan 36 kelime var. KAL ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kal olan kelimeler listesine ya da başında kal olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BİYOMEDİKAL
ASTROPİKAL, GRAMATİKAL, MATRİARKAL, PATRİARKAL
BOZBAKKAL, KARABAKAL
CARASKAL, İSTİSKAL, PORTAKAL, SENDİKAL, TROPİKAL
AKSAKAL, İNTİKAL, KILÜKAL, MEDİKAL, MÜZİKAL, RADİKAL
BAKKAL, FİSKAL, İTİKAL, LAAKAL, MISKAL, MİSKAL, PASKAL, POTKAL, SAYKAL, TUTKAL
ÇAKAL, ÇOKAL, EŞKAL, İŞKAL, LOKAL, SAKAL, VOKAL
KAL
A K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KAL, LAK
2 Harfli Kelimeler
AK, AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BİYOMEDİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Hem biyoloji hem de tıpla ilgili olan
-
[sıfat]
Hem biyoloji hem de tıpla ilgili olan
- ASTROPİKAL
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[sıfat]
Tropikal bölgelere yakın fakat daha yüksek bir enlemde olan
-
[sıfat]
Tropikal bölgelere yakın fakat daha yüksek bir enlemde olan
- MATRİARKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Anaerkil
-
[sıfat]
Anaerkil
- GRAMATİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Dil bilgisi, dil bilgisi kurallarına uygun
-
[sıfat]
Dil bilgisi, dil bilgisi kurallarına uygun
- PATRİARKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Ataerkil
-
[sıfat]
Ataerkil
- BOZBAKKAL
-
-
[isim]
Karatavukgillerden, boz renkli ardıç kuşu (Turdus pil ris)
-
[isim]
Karatavukgillerden, boz renkli ardıç kuşu (Turdus pil ris)
- KARABAKAL
-
-
[isim]
Karatavukgillerden, kara renkli ardıç kuşu (Tutrdus pilaris)
-
[isim]
Karatavukgillerden, kara renkli ardıç kuşu (Tutrdus pilaris)
- PORTAKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları sert bir ağaç (Citrus aurantium)
-
Bu ağacın turuncu renkli, yuvarlak ve kabuğu güzel kokulu meyvesi
-
[isim]
Turunçgillerden, Akdeniz ülkelerinde yetişen, yaprakları sert bir ağaç (Citrus aurantium)
- İSTİSKAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Soğuk davranışlarla hoşlanmadığını belli etme
- "Çoğundan istiskal, pek azından itibar gördü." (Falih Rıfkı Atay)
- "Şahin Efendi, bu saygısız misafiri artık açıktan açığa istiskal ediyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Soğuk davranışlarla hoşlanmadığını belli etme
- CARASKAL
- ...
- SENDİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Sendika ile ilgili
- "Sendikal haklar."
-
[sıfat]
Sendika ile ilgili
- TROPİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Tropika ile ilgili, tropika bölgesinden olan
- "Tropikal bitki."
-
[sıfat]
Tropika ile ilgili, tropika bölgesinden olan
- RADİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Köklü, kesin, kökten
- "Radikal hareket."
-
Köktenci
-
[sıfat]
Köklü, kesin, kökten
- MEDİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Tıbba ait, tıpla ilgili
-
İyileştiren, sağaltan
-
[sıfat]
Tıbba ait, tıpla ilgili
- MÜZİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Müzikle ilgili
-
[isim]
Müzik eşliğinde sergilenen film veya tiyatro oyunu
- "Halk müzikallere ilgi göstermeye başlıyor."
-
[sıfat]
Müzikle ilgili
- AKSAKAL
-
-
[isim]
Köyün veya mahallenin ihtiyar heyetinde olan kimse
-
Ermiş, evliya
-
[isim]
Köyün veya mahallenin ihtiyar heyetinde olan kimse
- KILÜKAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dedikodu, söylenti
- "Aşk imiş her ne var âlemde / İlm bir kılükal imiş ancak." (Fuzulî)
-
[isim]
Dedikodu, söylenti
- İNTİKAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yerden başka bir yere geçme, geçiş
- "Sonra bahis yine sempati meselesine intikal etti." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Anlama, kavrama
- "Onu son gördüğümde de öyle yaptım. İntikali yerinde idi. Güldü. O da bana birkaç fıkra anlattı." (Haldun Taner)
-
Miras olarak babadan çocuğuna kalma
-
Öteleme
-
Geçişim
-
[isim]
Bir yerden başka bir yere geçme, geçiş
- LAAKAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
En azından, hiç olmazsa
- "Büyük hanın altında sıra kahveler vardır ya; her birinde laakal iki, üç dava vekiline tesadüf edilir." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
En azından, hiç olmazsa
- BAKKAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yiyecek, içecek vb. maddeleri perakende olarak satan kimse
- "Arkadaşlarımızdan Ethem de gitti, babası gibi bakkal oldu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bu maddelerin satıldığı dükkân
-
[isim]
Yiyecek, içecek vb. maddeleri perakende olarak satan kimse