İçinde us olan 6 harfli 55 kelime var. İçerisinde US bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında us olan kelimeler listesine ya da Sonu us ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SU, US
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ULUSLU
-
-
[sıfat]
Ulusu olan
-
[sıfat]
Ulusu olan
- LUSAKA
- ...
- SUSPUS
-
-
[sıfat]
Susmuş, sinmiş
- "Başını öne eğip suspus oluşlarında böyle bir huyun tesirini keşfedebilmekteyim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Bir an üçü de suspus oldular, hiç kimse konuşmadı." (Tarık Dursun K)
-
[zarf]
Susmuş, sinmiş bir biçimde
-
[sıfat]
Susmuş, sinmiş
- SUSMAK
-
-
[nsz]
Konuşmasını kesmek
- "Son mısraları acele okuyarak susmuştu." (Halit Fahri Ozansoy)
-
Konuşmaktan kaçınmak
-
Ses veya gürültüyü kesmek, ses ve gürültü yapmamak
-
Etkisini göstermemek, tepki göstermemek
- "Adaletin sustuğu yerde haksızlık başlar."
-
[nsz]
Konuşmasını kesmek
- DEYYUS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Karısının veya kendisine çok yakın bir kadının iffetsizliğine göz yuman (kimse)
-
[ünlem]
(de'yyus) Bir sövgü sözü
-
[sıfat]
Karısının veya kendisine çok yakın bir kadının iffetsizliğine göz yuman (kimse)
- MAHSUS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Özgü
- "Her sanata mahsus aletler vardır. Bize de böyle bir şeyler lazım..." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Biri veya bir şey için ayrılmış, münhasır
- "Vatan bizim kılıcımızın ekmeğidir. Daima kendimize mahsus, kendimize münhasır biliriz." (Namık Kemal)
-
Özel
- "Kayseri'nin sayın valisine mahsus selam ederim." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[zarf]
Özellikle
- "Buraya, mahsus bunun için geldim."
-
[zarf]
Bilerek, isteyerek, kasten
- "... kapıyı mahsus açık bırakmıştı." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
Şaka olarak, şakadan
- "Mahsus söylüyor, inanmayın."
-
[sıfat]
Özgü
- ULUSAL
-
-
[sıfat]
Millî
-
[sıfat]
Millî
- SUSAMA
-
-
[isim]
Susamak işi
-
[isim]
Susamak işi
- USTUNÇ
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Taşınabilir cerrah araçları takımı
-
[isim]
Taşınabilir cerrah araçları takımı
- KUSKUN
-
-
[isim]
Hayvanın kuyruğu altından geçirilerek eyere bağlanan kayış
- "O başta: kuskunu kopmuş eğerli düldüller / Bu başta: Paldım düşmüş semerli bülbüller." (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Hayvanın kuyruğu altından geçirilerek eyere bağlanan kayış
- UTERUS
- ...
- DOLUSU
-
-
[sıfat]
Dolduracak kadar
- "Yemeğe iki kepçe dolusu yağ konuldu."
-
[sıfat]
Dolduracak kadar
- MUSLUK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Takıldığı boru veya kabın içindeki akışkanı, istenildiğinde akıtabilecek bir düzende yapılmış açılır kapanır alet
-
El yıkamaya yarayan yer, lavabo
- "Beni musluğa götüren namuslu polisler kurtulduğumu görünce sevindiler." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Takıldığı boru veya kabın içindeki akışkanı, istenildiğinde akıtabilecek bir düzende yapılmış açılır kapanır alet
- MUSHAF
- ...
- MUSİKİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Müzik
- "Musikisinde bir taraftan din / Bir taraftan bütün hayat akmış." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Kulağa hoş gelen sesler dizisi
- "Şiirin musikisi demek, resmin musikisi demek gibi bir şeydir." (Nurullah ataç)
-
[isim]
Müzik
- ARUSEK
- ...
- PUSSUZ
- ...
- KUSMUK
-
-
[isim]
Kusulan şey, kusuntu
-
[isim]
Kusulan şey, kusuntu
- MUSEVİ
- ...
- SİRRUS
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Saçak bulut
-
[isim]
Saçak bulut