İçinde us olan 6 harfli 55 kelime var. İçerisinde US bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında us olan kelimeler listesine ya da Sonu us ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SU, US
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TARSUS
- ...
- USULEN
- ...
- MUSLİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sık dokunmuş, parlak, ince, yumuşak bir tür kumaş
- "Bir bebek yatağı hazırlar gibi özene bezene muslinlerle süslemiştim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılmış olan
-
[isim]
Sık dokunmuş, parlak, ince, yumuşak bir tür kumaş
- FALLUS
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Erkeklik organı
-
[isim]
Erkeklik organı
- USTACA
-
-
[sıfat]
Ustaya yakışan
- "Her zamanki gibi ustaca makyaj sayesinde yüzümü iyice benzetmişti." (Refik Erduran)
-
[zarf]
El uzluğu ile, ustalıkla
- "Eve girişinden beri eksilmeyen gülüşü genişliyor; ellerini hızlı hızlı ovuşturuyor; ustaca çocuklaşıyor." (Tarık Buğra)
-
[zarf]
Becerikli olarak, kurnazlıkla
-
[sıfat]
Ustaya yakışan
- RUSTAİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Köylü
- "Fakat artık korunun rustai perisinden eser görmüyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Köylü
- ULUSÇA
- ...
- PUSULA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Üzerinde kuzey-güney doğrultusunu gösteren bir mıknatıs iğnesi bulunan ve yön tespit etmek için kullanılan kadranlı araç
- "Tam kutup noktasında pusula deli olmuş gibi dönmeye başlar." (Ömer Seyfettin)
- "Aramızda bir profesör, bir de doçent vardı, hepimiz çoktan pusulayı şaşırmıştık." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[isim]
Üzerinde kuzey-güney doğrultusunu gösteren bir mıknatıs iğnesi bulunan ve yön tespit etmek için kullanılan kadranlı araç
- ULUSLU
-
-
[sıfat]
Ulusu olan
-
[sıfat]
Ulusu olan
- MECUSİ
- ...
- SUSMAK
-
-
[nsz]
Konuşmasını kesmek
- "Son mısraları acele okuyarak susmuştu." (Halit Fahri Ozansoy)
-
Konuşmaktan kaçınmak
-
Ses veya gürültüyü kesmek, ses ve gürültü yapmamak
-
Etkisini göstermemek, tepki göstermemek
- "Adaletin sustuğu yerde haksızlık başlar."
-
[nsz]
Konuşmasını kesmek
- KUSKUS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Un, süt, yumurta, bulgur ile yapılan ufak ve yuvarlak taneler biçiminde kurutulmuş hamur
-
[isim]
Un, süt, yumurta, bulgur ile yapılan ufak ve yuvarlak taneler biçiminde kurutulmuş hamur
- LOHUSA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yeni doğum yapmış kadın
- "Annemin lohusa yatağı, evin cepheye doğru, sonundaki ön odada idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Yeni doğum yapmış kadın
- PUSUCU
-
-
[isim]
Pusu kuran veya pusuya yatan kimse, yön belirteci
-
[isim]
Pusu kuran veya pusuya yatan kimse, yön belirteci
- SUSPUS
-
-
[sıfat]
Susmuş, sinmiş
- "Başını öne eğip suspus oluşlarında böyle bir huyun tesirini keşfedebilmekteyim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Bir an üçü de suspus oldular, hiç kimse konuşmadı." (Tarık Dursun K)
-
[zarf]
Susmuş, sinmiş bir biçimde
-
[sıfat]
Susmuş, sinmiş
- USTUNÇ
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Taşınabilir cerrah araçları takımı
-
[isim]
Taşınabilir cerrah araçları takımı
- ARUSEK
- ...
- LUSAKA
- ...
- MUSHAF
- ...
- USKURU
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Cıvata ve somunlardaki yiv
-
[isim]
Cıvata ve somunlardaki yiv