İçinde kın olan 7 harfli 36 kelime var. İçerisinde KIN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kın olan kelimeler listesine ya da Sonu kın ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SAKINCA

  1. [isim] Çekinilmesi, dikkatli olunması gereken, sakınmayı gerektiren durum, mahzur
    • "Kabul etmekte bir sakınca yoktur." (Burhan Felek)

KINAMAK

  1. [-i] Yapılan bir işin kötü olduğunu belirtir bir biçimde söz söylemek, ayıplamak

BAKINIŞ

  1. [isim] Bakınma işi veya biçimi

SAKINIŞ

  1. [isim] Sakınma işi veya biçimi

YAKINMA

  1. [isim] Yakınmak (I) işi

TAKINTI

  1. [isim] Bir durum ve sorunla ilişkisi olan başka durum veya sorun
    • "Uykum kaçınca aklım bir şeye takılır ve o takıntıyı savuşturuncaya kadar gözüme uyku girmez." (Burhan Felek)
  2. Bütünlemeye kalınan ders
  3. Küçük, önemsiz borç
  4. Bir şeye hastalık derecesinde düşkünlük, obsesyon
    • "Sözünü ettiğim takıntı bana rahmetli babamdan miras kaldı." (Ahmet Ümit)
  5. Bir kimseyle kurulan ilişki

BAKINDI

  1. [ünlem] "Bak hele, olacak şey mi?" anlamlarında şaşma bildiren bir söz

KAKINTI

  1. [isim] Sözü dinlenmeyen, rezil, itilip kakılan kimse

ÇAKINTI

  1. [isim] Şimşek çakması, parlaması
    • "Alanları düşüncenin çakıntılarıyla aydınlanan kent / Genişletti varoşlarını genç ordularıyla eylemin." (Turan Oflazoğlu)
  2. Ani buluş, düşünce, beklenmeyen söz veya davranış
    • "Sarhoşun bazı sevimli buluşları, delinin beklenmedik çakıntıları olabilir." (Haldun Taner)

KINASIZ

  1. [sıfat] Kına ile boyanmamış
    • "Ellerinin ve ayaklarının parmaklarını kınasız bırakmazlardı." (Yahya Kemal Beyatlı)

TAKINAK

  1. [isim] Bilince takılarak korku ve bunalım yaratan, kişinin çabalarına karşın kurtulamadığı düşünce

KINANMA

  1. [isim] Kınanmak işi

BAKINMA

  1. [isim] Bakınmak işi

TIKINIŞ
...
YAKINDA

  1. [zarf] Yakın bir yerde
    • "Yakında mı oturuyorsunuz?"
  2. Çok geçmeden
    • "Yakında görüşürüz."
  3. Son günlerde
    • "Yakında mı geldiniz?"

SAKINMA

  1. [isim] Sakınmak işi, içtinap
  2. Olabileceği düşünülen kötü durumlara karşı önlem alma, ihtiyat
  3. Boksörün korunmak için, ayaklarını oynatmadan eliyle, gövdesiyle sağa sola, öne arkaya yaptığı hareket

SAKINTI

  1. [isim] Sıkıntıya yol açabilecek durumlara karşı alınan önlem, ihtiyat

BAKINTI

  1. [isim] Temel gereksinimleri karşılama
    • "Üç yaşına kadar valideler çocuklarına pek az bir şey öğretebilecek veyahut hemen hiçbir şey öğretemeyecek, yalnız bir bakıntıdan ibaret bulunan hizmetlerinde bile..." (Ahmet Mithat)

KINLAMA

  1. [isim] Kınlamak işi

SIKINMA

  1. [isim] Sıkınmak işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü