İçinde kere olan 24 kelime var. İçerisinde KERE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kere olan kelimeler listesine ya da Sonu kere ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BAŞMÜZAKERECİ, MÜZAKERECİLİK
KERESTECİLİK, TEZKERECİLİK
KERESTELİK, MÜZAKERECİ
KERESTECİ, KERESTELİ, MÜZEKKERE, TEZKERECİ
EPİKEREM, MÜZAKERE
ÇEKEREK, KEREMLİ, KEREMPE, KERESTE, KEREVET, KEREVİT, KEREVİZ, TESKERE, TEZKERE
KEREM, KERES
KERE
E E K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
EREK, ERKE, KERE
3 Harfli Kelimeler
EKE, ERK, KER
2 Harfli Kelimeler
EK, ER, KE, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAŞMÜZAKERECİ
-
-
[isim]
Uluslararası birlikler içinde ülkesini temsil etmeye yetkili kılınan devlet görevlisi
-
[isim]
Uluslararası birlikler içinde ülkesini temsil etmeye yetkili kılınan devlet görevlisi
- MÜZAKERECİLİK
-
-
[isim]
Müzakereci olma durumu
-
[isim]
Müzakereci olma durumu
- KERESTECİLİK
-
-
[isim]
Kereste alıp satma işi
-
[isim]
Kereste alıp satma işi
- TEZKERECİLİK
-
-
[isim]
Tezkereci olma durumu
-
[isim]
Tezkereci olma durumu
- MÜZAKERECİ
-
-
[isim]
Müzakere yapan kimse
-
Öğrencileri çalıştıran kimse
-
[isim]
Müzakere yapan kimse
- KERESTELİK
-
-
Kereste yapılmaya elverişli (ağaç)
-
Kereste yapılmaya elverişli (ağaç)
- KERESTECİ
-
-
[isim]
Kereste satan kimse
-
[isim]
Kereste satan kimse
- TEZKERECİ
-
-
[isim]
Askerlik ödevini tamamlamış, terhis olmuş er
-
Dava özetlerini yazan görevli
-
Tezkere yazarı
-
[isim]
Askerlik ödevini tamamlamış, terhis olmuş er
- MÜZEKKERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir iş için herhangi bir üst makama yazılan yazı
- "Yarın kaymakama müzekkere verecekti." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yargılama makamının, bir kararın yerine getirilmesi konusunda belli bir makama yazdığı yazı
-
[isim]
Bir iş için herhangi bir üst makama yazılan yazı
- KERESTELİ
-
-
[sıfat]
İri yapılı
- "Keresteli adam."
-
[sıfat]
İri yapılı
- MÜZAKERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir konuyla ilgili fikir alışverişinde bulunma, oylaşma
- "Cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara'da bulunan bütün arkadaşlarımı davete ve onlarla müzakere ve münakaşaya asla lüzum ve ihtiyaç görmedim." (Atatürk)
-
Sözlü sınav
-
Etüt, mütalaa
-
[isim]
Bir konuyla ilgili fikir alışverişinde bulunma, oylaşma
- EPİKEREM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Önertilerinin biri veya her ikisi kanıtıyla birlikte ileri sürülen tasım
- "Çocuklar büyüklerin işine karışmaz çünkü akılları ermez; sen henüz on yaşında olduğun için çocuksun; şu hâlde benim işime karışma tasımı bir epikeremdir."
-
[isim]
Önertilerinin biri veya her ikisi kanıtıyla birlikte ileri sürülen tasım
- KEREVİZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Maydanozgillerden, kökleri ve yaprakları sebze olarak kullanılan kokulu bir bitki (Apium graveolens)
-
[isim]
Maydanozgillerden, kökleri ve yaprakları sebze olarak kullanılan kokulu bir bitki (Apium graveolens)
- KEREMPE
-
-
[isim]
Denize doğru uzanan taşlık burun
-
Dağın en yüksek yeri
-
[isim]
Denize doğru uzanan taşlık burun
- ÇEKEREK
- ...
- TESKERE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Sedye
-
Yapılarda malzeme taşımak için kullanılan, dört kollu ve iki kişinin taşıdığı tahta araç
-
[isim]
Sedye
- KEREVET
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Üzerine şilte serilerek yatmaya veya oturmaya yarayan, tahtadan seki, sedir, peyke
- "Bir kenarda tahta kerevet biçimli bir şey duvara dayanmış duruyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Üzerine şilte serilerek yatmaya veya oturmaya yarayan, tahtadan seki, sedir, peyke
- KEREVİT
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kabuklular sınıfından, çamurlu tatlı sularda yaşayan bir eklem bacaklı, tatlı su ıstakozu, karavide (Potamobius fluviatilis)
-
[isim]
Kabuklular sınıfından, çamurlu tatlı sularda yaşayan bir eklem bacaklı, tatlı su ıstakozu, karavide (Potamobius fluviatilis)
- KEREMLİ
- ...
- KERESTE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tomrukların boyuna biçilmesiyle elde edilen ve marangozlukla inşaatta kullanılan nitelikli ağaç
- "Dağdan kestim kereste / Kuş besledim kafeste." (Halk türküsü)
-
Ayakkabı yapımında kullanılan gereç
-
Kaba saba kimse, kalas
- "Gözünü oyarım vallahi kereste!" (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Tomrukların boyuna biçilmesiyle elde edilen ve marangozlukla inşaatta kullanılan nitelikli ağaç