İçinde gi olan 8 harfli 79 kelime var. İçerisinde Gİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gi olan kelimeler listesine ya da Sonu gi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SEZGİSEL
-
-
[sıfat]
Sezgili
-
[sıfat]
Sezgili
- DERGİLİK
- ...
- ENGİNLİK
-
-
[isim]
Engin olma durumu
-
Alabildiğine genişlik
- "Yaylayı inmiş, ovanın enginliğinde hızlıca yol alıyordu." (Nezihe Araz)
-
[isim]
Engin olma durumu
- GİDİLMEK
-
-
[-e]
Gitme işi yapılmak
- "Pazar günü gezmeye gidildi."
-
[-e]
Gitme işi yapılmak
- GİYDİRME
-
-
[isim]
Giydirmek işi
-
[isim]
Giydirmek işi
- BEZGİNCE
- ...
- GİYİMEVİ
-
-
[isim]
Her türlü giysi satan dükkân veya mağaza, konfeksiyon mağazası
-
[isim]
Her türlü giysi satan dükkân veya mağaza, konfeksiyon mağazası
- GİYSİLİK
- ...
- ERGİTMEK
-
-
[-i]
Ergimesini sağlamak, ergimesine yol açmak
-
[-i]
Ergimesini sağlamak, ergimesine yol açmak
- GİDERTME
-
-
[isim]
Gidertmek işi
-
[isim]
Gidertmek işi
- GİYSİSİZ
- ...
- MENENGİÇ
-
-
[isim]
Çitlembik
-
[isim]
Çitlembik
- GİDERİCİ
-
-
[sıfat]
Yok eden
- "Leke giderici madde."
-
Dindiren
- "Ağrı giderici ilaç."
-
[sıfat]
Yok eden
- SERGİEVİ
-
-
[isim]
Sanat eserlerinin sergilenmesi için hazırlanmış yer
-
[isim]
Sanat eserlerinin sergilenmesi için hazırlanmış yer
- GİRİFTAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Tutulmuş, yakalanmış
- "Amansız bir derde giriftar olmuş."
-
[sıfat]
Tutulmuş, yakalanmış
- GİYİNMEK
-
-
[nsz]
Kendi üzerine giymek
- "Koltukta çok mükellef giyinmiş ve çok güzel bir kadın oturuyor." (Peyami Safa)
- "Kocam bana karşı iyi davranıyor, benim de şık kadınlar gibi giyinip kuşanmamı, boyanmamı istiyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Giysiyi belli bir yerden almak veya belli bir yerde diktirmek
- "Hepsi terzi Mir'de giyinirlerdi." (Ömer Seyfettin)
-
[-e]
Ağır bir söze veya davranışa, sesini çıkarmadan içerlemek
-
[nsz]
Kendi üzerine giymek
- GİZLEYİŞ
-
-
[isim]
Gizleme işi veya biçimi
-
[isim]
Gizleme işi veya biçimi
- SEVGİSİZ
-
-
[sıfat]
Sevgisi olmayan
-
[sıfat]
Sevgisi olmayan
- TEDİRGİN
-
-
[sıfat]
Rahatı, huzuru kaçmış, bizar
- "Herkes tedirgin, kuruntulu ve heyecanlı idi." (Tarık Buğra)
- "Bu soru ... adamın kafasını tedirgin etmiş ama hep cevapsız kalmıştır." (Tarık Buğra)
- "Goethe çağımızda yaşasa idi ne kadar tedirgin olurdu, diye çok düşünmüşümdür." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Rahatı, huzuru kaçmış, bizar
- HERHANGİ
-
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele