İçinde gi olan 8 harfli 79 kelime var. İçerisinde Gİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında gi olan kelimeler listesine ya da Sonu gi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİNGİNCİ
- ...
- GİZLEMEK
-
-
[-i]
Saklamak, görünmeyecek, belli olmayacak bir yere veya bir duruma koymak
- "Siperleri çalılarla örterek uçaklardan gizlediler."
-
Beneklerle, çizgilerle veya renklerle bezeyerek bir şeyi bulunduğu çevreye uydurmak, alalamak, peçelemek, kamufle etmek
-
Bilerek ve isteyerek bir olguyu haber vermemek
- "Bu işi babasından gizlemiş ama ablasına açmıştır." (Haldun Taner)
-
[-i]
Saklamak, görünmeyecek, belli olmayacak bir yere veya bir duruma koymak
- GİRİŞKEN
-
-
[sıfat]
Kendi kendine iş, uğraş yaratabilen, bir işe çekinmeden girebilen, başkalarıyla kolayca ilişki kurabilen
-
[sıfat]
Kendi kendine iş, uğraş yaratabilen, bir işe çekinmeden girebilen, başkalarıyla kolayca ilişki kurabilen
- SEZGİSİZ
- ...
- GİZLENME
-
-
[isim]
Gizlenmek işi veya durumu
-
[isim]
Gizlenmek işi veya durumu
- BEYGİRLİ
-
-
[sıfat]
Beygiri olan
- "Tek beygirli, hafif yapılı bu arabalar, esner, yıkılacak gibi olur." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Beygiri olan
- MENENGİÇ
-
-
[isim]
Çitlembik
-
[isim]
Çitlembik
- GİZEMSİZ
-
-
[sıfat]
Gizemi olmayan
-
[sıfat]
Gizemi olmayan
- HERHANGİ
-
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele
- GİYİNMEK
-
-
[nsz]
Kendi üzerine giymek
- "Koltukta çok mükellef giyinmiş ve çok güzel bir kadın oturuyor." (Peyami Safa)
- "Kocam bana karşı iyi davranıyor, benim de şık kadınlar gibi giyinip kuşanmamı, boyanmamı istiyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Giysiyi belli bir yerden almak veya belli bir yerde diktirmek
- "Hepsi terzi Mir'de giyinirlerdi." (Ömer Seyfettin)
-
[-e]
Ağır bir söze veya davranışa, sesini çıkarmadan içerlemek
-
[nsz]
Kendi üzerine giymek
- EZGİNLİK
-
-
[isim]
Ezgin olma durumu
-
Açlık duygusunu andıran bir tedirginlik
- "İçine ezginlik veren heyecanla, balkon kapısının yanındaki koltuğa oturdu." (Cahit Uçuk)
-
Üzüntü, sıkıntı
- "Alacaklı değil, borçlu ezginliği vardı içimde." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Ezgin olma durumu
- GİRİLMEK
-
-
[-e]
Girme işi yapılmak
-
[-e]
Girme işi yapılmak
- İLGİLEME
-
-
[isim]
İlgilemek işi
-
[isim]
İlgilemek işi
- GİDERİCİ
-
-
[sıfat]
Yok eden
- "Leke giderici madde."
-
Dindiren
- "Ağrı giderici ilaç."
-
[sıfat]
Yok eden
- GİZLENİŞ
-
-
[isim]
Gizlenme işi veya biçimi
-
[isim]
Gizlenme işi veya biçimi
- GİLABURU
-
-
[isim]
İki çeneklilerden, Kuzey ve Orta Anadolu'da yetişen, beyaz renkli çiçekler açan, kırmızı renkli meyvesinden meyve suyu elde edilen, 2-4 m yükseklikte bir ağaççık (Viburnum opulus)
-
[isim]
İki çeneklilerden, Kuzey ve Orta Anadolu'da yetişen, beyaz renkli çiçekler açan, kırmızı renkli meyvesinden meyve suyu elde edilen, 2-4 m yükseklikte bir ağaççık (Viburnum opulus)
- BİLGİSİZ
-
-
[sıfat]
Bilgi sahibi olmayan, bilisiz, malumatsız, cahil
-
Aymaz
-
[sıfat]
Bilgi sahibi olmayan, bilisiz, malumatsız, cahil
- GİYİLMEK
-
-
[nsz]
Giyme işi yapılmak
-
[nsz]
Giyme işi yapılmak
- SERGİEVİ
-
-
[isim]
Sanat eserlerinin sergilenmesi için hazırlanmış yer
-
[isim]
Sanat eserlerinin sergilenmesi için hazırlanmış yer
- ENGİNLİK
-
-
[isim]
Engin olma durumu
-
Alabildiğine genişlik
- "Yaylayı inmiş, ovanın enginliğinde hızlıca yol alıyordu." (Nezihe Araz)
-
[isim]
Engin olma durumu