İçinde ge olan 6 harfli 92 kelime var. İçerisinde GE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ge olan kelimeler listesine ya da Sonu ge ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GEMLİK
- ...
- SÜZGEÇ
-
-
[isim]
Sıvıları süzmeye yarayan araç
-
Bir akışkandaki yabancı maddeleri süzüp ayıran alet veya aletlerden oluşan düzenek, filtre
-
Sulama kovasının ucuna takılan, küçük delikli metal parça
-
[isim]
Sıvıları süzmeye yarayan araç
- GERMEK
-
-
[-i]
Bir şeyin uçlarından veya kenarlarından çekerek gergin duruma getirmek
- "Yayı daha germe / Kıracaksın." (Behçet Necatigil)
-
[-i]
Gergin bir şeyle örtmek
-
Kol, bacak, uzatmak
-
Gergin duruma getirmek, gerginlik yaratmak, sinirlendirmek
-
[-i]
Bir şeyin uçlarından veya kenarlarından çekerek gergin duruma getirmek
- GÜRGEN
-
-
[isim]
Gürgengillerden, Karadeniz kıyılarındaki ormanlarda çok yetişen, kerestesi değerli bir ağaç, karagürgen (Carpinus betulus)
- "Gürgen dibine vardım / Oyma alırım oyma" (Halk türküsü)
-
[sıfat]
Bu ağaçtan yapılmış
-
[isim]
Gürgengillerden, Karadeniz kıyılarındaki ormanlarda çok yetişen, kerestesi değerli bir ağaç, karagürgen (Carpinus betulus)
- GEVEZE
-
-
[sıfat]
Çok konuşan, çenesi düşük, lafçı, lafazan, zevzek, lakırtı ebesi, ağız kavafı, lakırtı kavafı
- "Öyle geveze ki ben sormadan anlatmaya başladı." (Haldun Taner)
-
Sır saklamayan, boşboğaz
- "Haydi çocuklar ... şu gevezenin yalanını ortaya vurmak için çıkalım." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Çok konuşan, çenesi düşük, lafçı, lafazan, zevzek, lakırtı ebesi, ağız kavafı, lakırtı kavafı
- İMGELİ
-
-
[sıfat]
İmgeye dayanan, imgesi olan
-
[sıfat]
İmgeye dayanan, imgesi olan
- GEÇMEZ
-
-
[sıfat]
Kullanımı olmayan
-
Değerini yitirmiş
-
[sıfat]
Kullanımı olmayan
- ERİGEN
-
-
[sıfat]
Çabuk eriyip dağılan
-
[sıfat]
Çabuk eriyip dağılan
- GERMEN
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Canlı yaratıklarda gametlere dayanan ve gametlerle taşınan üreme ögelerinin tümü
-
[isim]
Canlı yaratıklarda gametlere dayanan ve gametlerle taşınan üreme ögelerinin tümü
- GERGEF
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Üzerine kumaş gerilerek nakış işlemeye yarar, çoğu dikdörtgen biçiminde olan çerçeve
-
[isim]
Üzerine kumaş gerilerek nakış işlemeye yarar, çoğu dikdörtgen biçiminde olan çerçeve
- BELGEÇ
-
-
[isim]
Belgegeçer
-
[isim]
Belgegeçer
- DELGEÇ
-
-
[isim]
Mukavva, kâğıt, kayış, maden vb.nde delik açmaya yarayan araç, delecek, zımba
-
[isim]
Mukavva, kâğıt, kayış, maden vb.nde delik açmaya yarayan araç, delecek, zımba
- GELGİT
-
-
[isim]
Boşuna gidip gelme
- "Bu gelgitten bıktım artık iş bir türlü yürümüyor."
-
Ay ve güneşin yer yuvarlağı üzerindeki çekim güçleri sebebiyle deniz yüzünde, özellikle ana denizlerde su düzeyinin alçalması, kabarması olayı, medcezir
-
[isim]
Boşuna gidip gelme
- PERGEL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yay veya çember çizmekte ve ölçmekte kullanılan araç, yayçizer
- "Kalem Şakir düştü peşine, öylesine açmıştı ki pergelleri, koridorun ortasında yakaladı." (Rıfat Ilgaz)
-
[isim]
Yay veya çember çizmekte ve ölçmekte kullanılan araç, yayçizer
- GEVHER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Cevher
-
[isim]
Cevher
- GENLİK
-
-
[isim]
Genişlik
-
Dalga genliği
-
Bolluk, refah
-
[isim]
Genişlik
- ELEMGE
-
-
[isim]
Çile durumundaki ipliği yumak yapmak veya masuraya sarmak için kullanılan ve bir eksen üzerinde dönen araç
- "Bu rutubetli mahzenin loş serinliği içine elemgelerini kurmuşlar, iplik eğiriyorlar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Çile durumundaki ipliği yumak yapmak veya masuraya sarmak için kullanılan ve bir eksen üzerinde dönen araç
- GELENİ
-
-
[isim]
Tarla faresi, büyük fare
-
[isim]
Tarla faresi, büyük fare
- DELEGE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas
- "Avrupa'da toplanıp, konuşup dağılan milletlerarası konferanslara delege olarak gönderilmiştir." (Halide Edip Adıvar)
-
Devlet, parti, sendika vb. kuruluşları toplantılarda temsil eden kimse
-
Bilimsel toplantılara bildiri sunmak üzere katılan kimse, katılımcı
-
[isim]
Kendisine yetki verilerek bir yere veya birinin katına gönderilen kimse, elçi, murahhas
- DİRGEN
-
-
[isim]
Genellikle harmanda sapları yaymaya yarayan demirden, çatallı bir tarım aracı, diren
-
[isim]
Genellikle harmanda sapları yaymaya yarayan demirden, çatallı bir tarım aracı, diren