İçinde kal olan 8 harfli 96 kelime var. İçerisinde KAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kal olan kelimeler listesine ya da Sonu kal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KAL, LAK
2 Harfli Kelimeler
AK, AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MUNKALİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Değişmiş, dönüşmüş olan
-
[sıfat]
Değişmiş, dönüşmüş olan
- KALIMSIZ
-
-
[sıfat]
Kalımlı olmayan, kalıcı olmayan, yok olacak, fâni
-
[sıfat]
Kalımlı olmayan, kalıcı olmayan, yok olacak, fâni
- NATIKALI
-
-
[sıfat]
Düzgün ve iyi konuşan
-
[sıfat]
Düzgün ve iyi konuşan
- SENDİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Sendika ile ilgili
- "Sendikal haklar."
-
[sıfat]
Sendika ile ilgili
- KALVENCİ
- ...
- SISKALIK
-
-
[isim]
Sıska olma durumu
-
[isim]
Sıska olma durumu
- KALKOJEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Periyodik dizgede, altıncı gruptaki oksijen, kükürt, selenyum, tellür, polonyum elementlerinin genel adı
-
[isim]
Periyodik dizgede, altıncı gruptaki oksijen, kükürt, selenyum, tellür, polonyum elementlerinin genel adı
- KALÇALIK
-
-
[isim]
Davulcuların, davulun sürtünmesine karşı giysilerini korumak amacıyla sol kalçalarına koydukları deri parçası
-
[isim]
Davulcuların, davulun sürtünmesine karşı giysilerini korumak amacıyla sol kalçalarına koydukları deri parçası
- KALDIRIŞ
-
-
[isim]
Kaldırma işi veya biçimi
-
[isim]
Kaldırma işi veya biçimi
- TAKALLÜS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kasılma
- "Beynim uğulduyor, gözlerimin havası kıvılcımlanıyor, parmaklarım takallüs ediyor." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Kasılma
- KALPAKLI
-
-
[sıfat]
Kalpak giymiş
- "O üç kişinin yanı başındaki masaya kalpaklı, poturlu bir adam geldi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Kalpak giymiş
- KALGIMAK
-
-
[nsz]
Sıçramak, fırlamak, şaha kalkmak
- "At kalgıdı."
- "Yunus balıkları kalgıyor."
-
Öfkeyle kalkmak
-
Çapkınlık, serserilik yapmak
-
[nsz]
Sıçramak, fırlamak, şaha kalkmak
- KALÇASIZ
-
-
[sıfat]
Kalçası dar olan
-
[sıfat]
Kalçası dar olan
- KALKERLİ
-
-
[sıfat]
Birleşiminde kireç taşı bulunan
-
[sıfat]
Birleşiminde kireç taşı bulunan
- KALANSIZ
- ...
- KALEMLİK
-
-
[isim]
Kalem kutusu
- "Önümde kalemimi oturttuğum mermer kalemlik var." (Burhan Felek)
-
[isim]
Kalem kutusu
- KALIKLIK
-
-
[isim]
Eksiklik, noksanlık
-
Kalık olma durumu
-
[isim]
Eksiklik, noksanlık
- KALBURCU
-
-
[isim]
Kalbur yapan veya satan kimse
-
İşi, bir şeyi kalburdan geçirmek olan kimse
-
[isim]
Kalbur yapan veya satan kimse
- TROPİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Tropika ile ilgili, tropika bölgesinden olan
- "Tropikal bitki."
-
[sıfat]
Tropika ile ilgili, tropika bölgesinden olan
- KANKALIK
- ...