İçinde as olan 8 harfli 341 kelime var. İçerisinde AS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında as olan kelimeler listesine ya da Sonu as ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KAZASKER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İlmiye sınıfının yüksek derecesinde bulunan devlet görevlisi
    • "Aslında Lale, eski konakları pek bilmez değildi. Bir kazasker kızıydı." (Halide Edip Adıvar)
  2. Osmanlı döneminde mahkemelerin en yetkilisi

PASLILIK
...
KASATURA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Süngü gibi tüfeğin namlusu ucuna takılan veya bel kayışına asılı olarak taşınan bir çeşit bıçak
    • "Haydi yürü, dedikçe kasaturanın sırtını da yapıştırıyordu." (Etem İzzet Benice)

ANTRASİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Güçlükle tutuşan, koku, duman çıkarmadan büyük bir ısı vererek yanan bir tür taş kömürü

ASELBENT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hekimlikte ve koku yapımında kullanılan aselbent ağacından gövdesi çizilerek elde edilen bir tür reçine

ASILANIŞ

  1. [isim] Asılanma işi veya biçimi

ASTARLIK

  1. Astar olmaya elverişli (kumaş vb.)

SERASKER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Sadrazamlık göreviyle yükümlü olmayan ve Osmanlı ordusunun komutanlığını yapan vezirin unvanı

TEMASSIZ
...
YASSILIK

  1. [isim] Yassı olma durumu

YASLAMAK

  1. [-i] Bir şeyi bir yere dokunur duruma getirmek ve bu durumda bırakmak veya tutmak, dayamak

KASKETÇİ

  1. [isim] Kasket yapan veya satan kimse

PASİVİZE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] "Etkisizleştirmek, edilgen duruma getirmek" anlamlarına gelen pasivize etmek birleşik fiilinde kullanılır

DİYASTOL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sistolden sonra karıncıkların genişlemesi

KISACASI

  1. [zarf] Kısa söylemek gerekirse, sözün kısası, elhasıl, velhasıl, velhasılıkelam, hülasa
    • "Bir kimse, doktor, avukat, yargıç, kunduracı, kısacası ne iş görürse görsün, gerekli sanat eğitiminden yoksunsa gördüğü işin önemini kavrayamaz." (Necati Cumalı)

LASTİKÇİ

  1. [isim] Lastik ürünlerini yapan veya satan kimse
  2. Otomobil lastiğini satan veya onaran kimse

FASILALI

  1. [sıfat] Aralı, aralıklı, kesintili
    • "Tren seyrek ve fasılalı ağaçların arasından geçiyordu." (Ömer Seyfettin)

NÜTASYON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Üğrüm

SAFRASIZ
...
TEOKRASİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Siyasi iktidarın, Allah'ın temsilcileri olduklarına inanılan din adamlarının elinde bulunduğu toplumsal, siyasi düzen, din erki

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü