Sonunda eme olan 6 harfli 52 kelime var. EME ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde eme olan kelimeler listesine ya da başında eme olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EM, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DÖŞEME

  1. [isim] Döşemek işi
  2. Yapılarda taban üzerine döşenen tahta vb. kaplama
    • "Odanın döşemesine bakıyor, bir türlü bu yabancı yere bir ad koyamıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
  3. Bir yapının döşenmesine yarayan her türlü eşya, mefruşat
  4. Koltuk, kanepe, divan vb.nin kumaş, yay, pamuk vb. bölümleri
    • "Bu patiska döşemeleri beraber ütüleyecektik." (Aka Gündüz)
  5. Taşıtların koltuk, taban, tavan vb. yerleri
  6. Halk edebiyatında ve türkülerden önce söylenen, bazen tekerleme biçiminde olan uyaklı giriş bölümü
    • "Hamama gitmek, yıkanmak, masallara, masal döşemelerine bile girdiği gibi halkımızın yaşama biçimlerine de karışmıştır." (Salâh Birsel)

İZLEME

  1. [isim] İzlemek işi, takip

KELEME

  1. [sıfat] Sürülmeden bırakılmış (tarla)
  2. Bakımsız bırakılmış (bağ veya bahçe)
    • "Bahçesi yeniden keleme olmuş, duvarları da yıkılmış yahut komşular yıkmışlar ki hayvanlar otlasın." (Memduh Şevket Esendal)

PEPEME

  1. [sıfat] Pepe

DENEME

  1. [isim] Denemek işi, sınama, deneyim, tecrübe
    • "Bunun deneme olduğunu müdürden başka kimseye söylemediği için ilk deneme fabrikayı birbirine kattı." (Haldun Taner)
  2. [sıfat] Son biçimini bulmamış, taslak durumunda olan
  3. Herhangi bir konuda yeni ve kişisel görüşlerle bezenmiş bir anlatım içinde sunulan düz yazı türü
    • "Öykülerimde, denemelerimde beni yazmaya iten yüreğimin taşmasıdır." (Necati Cumalı)

ELLEME

  1. [isim] Ellemek işi
    • "Kuş yuvasındaki yumurtayı ellemeye gelmez." (Necati Cumalı)
  2. [sıfat] Elle seçilmiş, iyi
    • "Elleme kömür."

EKLEME

  1. [isim] Eklemek işi
  2. [sıfat] Eklenmiş

BELEME

  1. [isim] Belemek işi

BİLEME

  1. [isim] Bilemek işi
    • "Gönül, daha birçoklarının bu enstitüde kabiliyetlerini bilemesini istiyor." (Haldun Taner)

TELEME

  1. [isim] Teleme peyniri

GÖZEME

  1. [isim] Gözemek işi

MELEME

  1. [isim] Melemek işi
  2. Koyun veya keçi sesi
    • "Uzaktan ağıla giren koyunlarla kuzuların telaşlı uzun melemeleri sessizliği parçalıyordu." (Halide Edip Adıvar)
  3. [sıfat] Ağırkanlı, rahatına düşkün

ESNEME

  1. [isim] Esnemek işi
    • "Mahmur, esnemelerle dolu bir sesle, tanıdık adları sıraladı." (Atilla İlhan)

PELEME

  1. [isim] Irmaklarda işleyen, bir çeşit altı düz kayık

DÜZEME

  1. [isim] Düzemek işi

PEREME

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Gondola benzeyen bir kayık

BEZEME

  1. [isim] Süsleme, tezyin
  2. Süs, süsleyen şey

EVSEME

  1. [isim] Evsemek işi veya durumu

ÜFLEME

  1. [isim] Üflemek işi

GELEME

  1. [isim] İki yıl sürülmeyen, boş tarla

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü