Başında a olan 5 harfli 359 kelime var. A harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde a harfi olan kelimeler listesine ya da sonu a harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında a bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ACUZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Huysuz, yaşlı kadın
    • "Korkunç bir acuze onu kucaklamaya çalışıyordu." (Hüseyin Cahit Yalçın)

AMELE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gündelikle çalışan işçi, emekçi
    • "Tuğla harmanındaki ameleler etrafı aradılar." (Sait Faik Abasıyanık)

ARKOZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Birleşiminde feldspat bulunan, kum taşı türünden bir tortul kayaç
    • "Değirmen taşları sert arkozdan yapılır."

ASABİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Sinirli
    • "Bu sebepsiz ağrılar gibi onun her şeyi asabi mizacının belirtisi idi." (Tarık Buğra)
  2. Sinirle ilgili, sinirsel

AYSIZ

  1. [sıfat] Ay ışığı olmayan (gökyüzü, gece)
    • "Aysız, bol yıldızlı, çekirge ötüşleriyle dolu bir geceydi." (Necati Cumalı)

ANSIZ

  1. [zarf] Ansızın
  2. [sıfat] Anlayışsız, akılsız

APACI

  1. [sıfat] Çok acı
    • "... ağzı purodan apacı idi." (Atilla İlhan)

ASİDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Un, et ve bamya ile yapılan bir Arap yemeği

ACICA

  1. [sıfat] Oldukça acı
    • "Acıca bir yemek."

AKKOR

  1. [sıfat] Işık saçacak beyazlığa varıncaya kadar ısıtılmış olan
    • "Akkor kömür."

APSİS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yönlü bir eksen üzerinde bir noktanın, başlangıç noktasına olan uzaklığının cebirsel değeri
    • "Bir eksen üzerindeki her nokta, apsisi ile belirtilir."
  2. Koordinat

ASMAK

  1. [-i] Bir şeyi aşağıya sarkacak biçimde bir yere iliştirip sarkıtmak
    • "Lambayı tam pencerenin karşısına astı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Üzerine takınmak, kuşanmak
  3. [-i] Bir kimseyi boğazından ip vb. geçirip sallandırarak öldürmek, idam etmek
  4. Gitmek zorunda olunan bir yere özürsüz gitmemek
    • "... güzel havada mektebi asamamış bir ilkokul öğrencisi somurtkanlığı ile kafileye katıldım." (Haldun Taner)
  5. Görevi olan bir işi özürsüz yapmamak

AYVAZ

  1. [isim] Koca, erkek, eş
  2. Savaş gemilerinde çalışan cerrah yardımcısı
  3. Büyük konaklarda mutfak ve yemek hizmetlerinde çalıştırılan uşak

ALKIM

  1. [isim] Gökkuşağı

ANDIÇ

  1. [isim] Uyarı veya hatırlatmak için yazılan not

ANİME

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Japon çizgi filmi

ABARA
...
ACELE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi
    • "Aman, acele etmeli, vakit geçiyor." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Satıcı aceleye getirerek elmanın çürüklerini vermiş."
  2. [zarf] Vakit geçirmeden, tez olarak
    • "Acele bir karar vermek ihtiyacındayım." (Peyami Safa)
    • "Acele etme, konuşuruz, sırası var." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. [isim] Çabuk davranma

ALLAH

  1. [isim] Herhangi bir işte başarılı olmuş, en üst dereceye ulaşmış kimse
    • "Amerika'da kaçakçılığın allahları vardır." (Tarık Buğra)

ALTIZ

  1. [sıfat] Altısı bir arada doğan (çocuk)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü