İçinde lam olan 9 harfli 482 kelime var. İçerisinde LAM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lam olan kelimeler listesine ya da Sonu lam ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
LAM, MAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AM, LA, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DOSYALAMA
-
-
[isim]
Dosyalamak işi
-
[isim]
Dosyalamak işi
- PİYAZLAMA
-
-
[isim]
Piyazlamak işi
-
[isim]
Piyazlamak işi
- YADIMLAMA
-
-
[isim]
Canlı protoplazmayı yapan büyük ve karmaşık yapılı moleküllerin enerji çıkararak yanması, yıkım, katabolizma, özümleme karşıtı
-
[isim]
Canlı protoplazmayı yapan büyük ve karmaşık yapılı moleküllerin enerji çıkararak yanması, yıkım, katabolizma, özümleme karşıtı
- GICIKLAMA
-
-
[isim]
Gıcıklamak işi
-
[isim]
Gıcıklamak işi
- SIRIKLAMA
-
-
[isim]
Sırıklamak işi
-
[isim]
Sırıklamak işi
- YAVUKLAMA
-
-
[isim]
Yavuklamak işi
-
[isim]
Yavuklamak işi
- YUVARLAMA
-
-
[isim]
Yuvarlamak işi
-
Yuvalama
-
[isim]
Yuvarlamak işi
- TUTUKLAMA
-
-
[isim]
Tutuklamak işi, tevkif
- "Muhalefeti ortadan kaldırmaya niyetli olan Damat Ferit Paşa'nın ilk işi bir sürü yeni tutuklamalar oldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Tutuklamak işi, tevkif
- ALAMANATA
- ...
- BOĞAZLAMA
-
-
[isim]
Boğazlamak işi
-
[isim]
Boğazlamak işi
- BUĞULAMAK
-
-
[-i]
Buğudan geçirmek, buğuya tutmak
-
Bazı yemekleri buğu ile pişirmek
-
[-i]
Buğudan geçirmek, buğuya tutmak
- KANITLAMA
-
-
[isim]
Kanıtlamak işi
-
[isim]
Kanıtlamak işi
- POMPALAMA
-
-
[isim]
Pompalamak işi
-
[isim]
Pompalamak işi
- TUNÇLAMAK
-
-
[-i]
Tunç durumuna getirmek
- "Güneşin tunçladığı yanakları solgun ve dudakları etrafında derin ıstırap hatları var." (Halide Edip Adıvar)
-
[-i]
Tunç durumuna getirmek
- YAKALAMAK
-
-
[-i]
Bir kimseyi veya bir şeyi elle tutmak
- "Üç ince dalı birleştirerek sıkıca yakaladım." (Refik Halit Karay)
-
Kaçan kimseyi ele geçirmek, derdest etmek
-
Bir kimsenin gitmesini engellemek, durdurmak
- "Bu defa Tevfik'i dükkânın kapısında yakaladılar, aynı şeyi ona açtılar." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir kimseyi hoşa gitmeyecek bir durumda bulmak, bir kimsenin suçu ortaya çıkmak
- "Kocasını bir kadınla yakalamış."
-
Bir kimsenin suçluluğunu gösteren söz, bakış veya işareti fark etmek
-
Birdenbire etkisi altına almak
- "Yağmur bizi yolda yakaladı."
-
Arayarak veya rastlantı sonucu bulup bağlantı kurmak
- "Zehra, Yorgaki'nin müziğini herhangi bir yerinden yakalıyor." (Atilla İlhan)
-
Belirlemek, anlamak
- "Kız onun zayıf damarını yakalamıştı." (Tarık Buğra)
-
[-i]
Bir kimseyi veya bir şeyi elle tutmak
- YUDUMLAMA
-
-
[isim]
Yudumlamak işi
-
[isim]
Yudumlamak işi
- TIPIŞLAMA
-
-
[isim]
Tıpışlamak işi
-
[isim]
Tıpışlamak işi
- KALIPLAMA
-
-
[isim]
Kalıplamak işi
-
[isim]
Kalıplamak işi
- SONDALAMA
-
-
[isim]
Sondalamak işi, sondaj
-
Dip tabakaların yapısını sonda kullanarak inceleme ve araştırma
-
[isim]
Sondalamak işi, sondaj
- KARIKLAMA
-
-
[isim]
Meralarda yüzey akışını önlemek ve toprak nemini uzun süre koruyarak vejetasyonu geliştirmek için 1-1,5 m aralıklarla 10-15 cm kesitinde tesviye eğrilerine paralel küçük hendeklerin açılması
-
[isim]
Meralarda yüzey akışını önlemek ve toprak nemini uzun süre koruyarak vejetasyonu geliştirmek için 1-1,5 m aralıklarla 10-15 cm kesitinde tesviye eğrilerine paralel küçük hendeklerin açılması