Sonunda çe olan 7 harfli 44 kelime var. ÇE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çe olan kelimeler listesine ya da başında çe olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BASİTÇE
-
-
[zarf]
Basit olarak, kolay tarafından
-
[zarf]
Basit olarak, kolay tarafından
- ÖDLEKÇE
-
-
[sıfat]
Ödleğe yaraşır, ödlek gibi
-
[zarf]
Ödleğe yaraşır bir biçimde
-
[sıfat]
Ödleğe yaraşır, ödlek gibi
- TACİKÇE
- ...
- DÖNEKÇE
-
-
[sıfat]
Dönek gibi
-
Döneğe yakışacak biçimde
-
[sıfat]
Dönek gibi
- ÜRKEKÇE
-
-
[sıfat]
Ürkek
-
[zarf]
Ürkek bir biçimde
- "Önce ürkekçe sokuldular yanımıza, sonra gençlerin bunalımlarını anlattılar." (Tomris Uyar)
-
[sıfat]
Ürkek
- HİTİTÇE
- ...
- ÇEVİKÇE
-
-
[zarf]
Çevik bir biçimde
-
[zarf]
Çevik bir biçimde
- TARİHÇE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir olay veya nesnenin özet olarak yazılmış tarihi
-
[isim]
Bir olay veya nesnenin özet olarak yazılmış tarihi
- HAFİFÇE
-
-
[zarf]
Hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz
- "Birbirimize soğuk bir eda ile hafifçe baş eğdik." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz
- DİVANÇE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Küçük divan
-
[isim]
Küçük divan
- KELEPÇE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tutukluların kaçmasını önlemek için bileklerine takılan, bir zincirle tutturulmuş demir halka
- "Kafile, kelepçe, zincir ve pranga sesleri ile meydanı geçti." (Falih Rıfkı Atay)
-
Kablo, boru vb. şeyleri bir yere bağlı tutmak için kullanılan halka veya kelebek
-
[isim]
Tutukluların kaçmasını önlemek için bileklerine takılan, bir zincirle tutturulmuş demir halka
- TİBETÇE
- ...
- VAKİTÇE
-
-
[zarf]
Vakit bakımından, vakte göre
- "Adının çapkına çıkması, vakitçe ya da paraca cömert davranması yeterdi, kadınların hoşlanması için." (Necati Cumalı)
-
[zarf]
Vakit bakımından, vakte göre
- BÜYÜKÇE
-
-
[sıfat]
Biraz büyük
- "Aynı kamarayı paylaşacaksınız, büyükçedir, ikinize de yeter." (Zeyyat Selimoğlu)
-
Oldukça önemli
- "Büyükçe bir beyin humması geçirmiştim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Biraz büyük
- LATİFÇE
-
-
[sıfat]
Latif, hoş
- "Soyadı günlerinin latifçe bir hatırası vardır." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Latif, hoş
- PERMEÇE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yedek olarak kullanılan ince halat
-
[isim]
Yedek olarak kullanılan ince halat
- ÖZBEKÇE
- ...
- KRALİÇE
-
-
[isim]
Kral karısı veya krallığı yöneten kadın, ece
- "İngiltere kraliçesi."
-
Kendi cinsleri arasında herhangi bir bakımdan üstünlüğü olan kadın
- "Güzellik kraliçesi. Dans kraliçesi."
-
İngiliz sterlini
-
[isim]
Kral karısı veya krallığı yöneten kadın, ece
- GEREKÇE
-
-
[isim]
Gerektirici sebep, esbabımucibe
- "Her hâlde kendince bir gerekçesi olmalı." (Haldun Taner)
-
Bir yasanın önerilmesi ve hazırlanmasında, yasa tasarısının hazırlanış ve maddelerin düzenleniş sebepleri
-
Mahkeme kararlarında, kararın dayandığı yasal ve hukuksal sebeplerin gösterilmesi
-
Bir önermenin kendiliğinden var kıldığı gereklik, lazıme
-
[isim]
Gerektirici sebep, esbabımucibe
- BEBEKÇE
-
-
Bebek gibi, bebeğe yakışır biçimde
-
Bebek gibi, bebeğe yakışır biçimde