Sonunda çe olan 7 harfli 44 kelime var. ÇE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çe olan kelimeler listesine ya da başında çe olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÜMMETÇE

  1. [zarf] Ümmet olarak
    • "Özlenen baharlar vardır, soyca sopça, ümmetçe özlenen baharlar..." (Tarık Buğra)

KÖÇEKÇE

  1. [isim] Çoğu karcığar veya ağırlama makamında, kıvrak ve şen oyun havası
    • "Kahvenin rakı kokan havası bir köçekçenin kıvrak nağmeleriyle doluverdi." (Haldun Taner)

GENİŞÇE

  1. [sıfat] Biraz geniş
    • "Babam bu güvercinlere, gaz sandıklarından genişçe bir yuva yaptı." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Buluştuk, görüştük, daha da genişçe konuşmak için beni evine, akşam yemeğine götürdü." (Memduh Şevket Esendal)

VAKİTÇE

  1. [zarf] Vakit bakımından, vakte göre
    • "Adının çapkına çıkması, vakitçe ya da paraca cömert davranması yeterdi, kadınların hoşlanması için." (Necati Cumalı)

LATİFÇE

  1. [sıfat] Latif, hoş
    • "Soyadı günlerinin latifçe bir hatırası vardır." (Falih Rıfkı Atay)

HÖDÜKÇE

  1. [zarf] Hödük gibi, görgüsüzce

KEMENÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yayla diz üzerinde çalınan, kemana benzer, üç teli olan küçük bir çalgı
    • "Davul değişmiş, tef değişmiş, kemençe bambaşka bir çalgı olmuştu." (Tarık Buğra)

TARİHÇE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir olay veya nesnenin özet olarak yazılmış tarihi

DİVANÇE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Küçük divan

BÜYÜKÇE

  1. [sıfat] Biraz büyük
    • "Aynı kamarayı paylaşacaksınız, büyükçedir, ikinize de yeter." (Zeyyat Selimoğlu)
  2. Oldukça önemli
    • "Büyükçe bir beyin humması geçirmiştim." (Reşat Nuri Güntekin)

LEĞENÇE
...
TİBETÇE
...
İSVEÇÇE
...
ÖDLEKÇE

  1. [sıfat] Ödleğe yaraşır, ödlek gibi
  2. [zarf] Ödleğe yaraşır bir biçimde

ERKEKÇE

  1. Erkek gibi, erkeğe yakışır biçimde, yiğitçe, mertçe
    • "Ölürken başucundaydı; sağ kalırsa gidip babasını göreceğine, vuruşurken erkekçe şehit olduğunu anlatacağına söz vermişti." (Atilla İlhan)

TRİLEÇE
...
BEBEKÇE

  1. Bebek gibi, bebeğe yakışır biçimde

HAFİFÇE

  1. [zarf] Hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz
    • "Birbirimize soğuk bir eda ile hafifçe baş eğdik." (Refik Halit Karay)

GEREKÇE

  1. [isim] Gerektirici sebep, esbabımucibe
    • "Her hâlde kendince bir gerekçesi olmalı." (Haldun Taner)
  2. Bir yasanın önerilmesi ve hazırlanmasında, yasa tasarısının hazırlanış ve maddelerin düzenleniş sebepleri
  3. Mahkeme kararlarında, kararın dayandığı yasal ve hukuksal sebeplerin gösterilmesi
  4. Bir önermenin kendiliğinden var kıldığı gereklik, lazıme

LÜGATÇE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Küçük sözlük
  2. Herhangi bir eserin sonunda yer alan ek sözlük

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü