Başında zaman olan 13 kelime var. Zaman ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde zaman olan kelimeler listesine ya da sonu zaman ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında zaman bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

ZAMANLAYABİLMEK

14 Harfli Kelimeler

ZAMANLAYABİLME

11 Harfli Kelimeler

ZAMANDAŞLIK, ZAMANSIZLIK

10 Harfli Kelimeler

ZAMANLAMAK

9 Harfli Kelimeler

ZAMANINDA, ZAMANLAMA

8 Harfli Kelimeler

ZAMANDAŞ, ZAMANSIZ

7 Harfli Kelimeler

ZAMANLA, ZAMANLI

6 Harfli Kelimeler

ZAMANE

5 Harfli Kelimeler

ZAMAN


Kelime bulma makinesi

A A M N Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

5 Harfli Kelimeler

AZMAN, NAMAZ, ZAMAN

4 Harfli Kelimeler

AMAN, ANAM, ANMA, AZMA, MANA

3 Harfli Kelimeler

AMA, ANA, AZA, NAM, NAZ, ZAM, ZAN

2 Harfli Kelimeler

AM, AN, AZ, MA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ZAMANLAYABİLMEK
...
ZAMANLAYABİLME
...
ZAMANSIZLIK

  1. [isim] Zamansız olma durumu

ZAMANDAŞLIK

  1. [isim] Zamandaş olma durumu

ZAMANLAMAK

  1. [-i] Bir konuda en iyi sonucu almak için en iyi, en uygun süreyi belirlemek
  2. Bir işin sürdürülmesi için zamanı planlamak

ZAMANLAMA

  1. [isim] Zamanlamak işi

ZAMANINDA

  1. [zarf] Eskiden
    • "Zamanında bir Kasımpaşalı Hayalî Hafız varmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Tam vaktinde

ZAMANDAŞ

  1. [sıfat] Aynı zamanda yapılan veya gerçekleşen

ZAMANSIZ

  1. [sıfat] Uygun olmayan bir zamanda yapılan, vakitsiz
  2. [zarf] Uygun olmayan bir zamanda

ZAMANLA

  1. [zarf] Aradan süre geçtikçe, giderek
    • "Basınımızın gelişmesini gözden geçirirsek görürüz ki zamanla konular uzmanlıklar arasında bölüşülür." (Necati Cumalı)

ZAMANLI

  1. [sıfat] Zamanı olan
    • "Üç zamanlı ölçü."
  2. Uygun bir zamanda

ZAMANE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İçinde bulunulan zaman, dönem
    • "Karısı, evin hayatını, kendisi yokken en akıllı adamlar gibi zamaneye uydurmuştu." (Ömer Seyfettin)
  2. Yakınma veya hafifseme yoluyla şimdiki zaman

ZAMAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit
    • "Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım." (Ömer Seyfettin)
    • "Nihayet yalnız kaldığım bir zamanı avlayarak yanıma yaklaşıyor." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Kaybolmuş şeyleri bulurum ama sen zamanı geçirmişsin, saatini bulamadım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit
    • "Efendiler, az söylemek çok yapmak zamanı gelmiştir." (Atilla İlhan)
  3. Belirlenmiş olan an
  4. Çağ, mevsim
    • "Gül zamanı. Çocukluk zamanı."
  5. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit
  6. Dönem, devir
    • "Eski müdür zamanında hayli şımarmış olan bu miskin ve ukala herifi sepetledi." (Haldun Taner)
  7. Bir süre ile ilgili durum ve şartlar
    • "Sigarasını efkârlı olduğu zamanlar yaptığı gibi sık nefeslerle çabuk çabuk içiyordu." (Haldun Taner)
  8. Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram
  9. Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı
    • "Geldi, gelmiş, geliyor, gelecek, gelir."
  10. Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü