İçinde zaman olan 16 kelime var. İçerisinde ZAMAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında zaman olan kelimeler listesine ya da Sonu zaman ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
ZAMANLAYABİLMEK
VAKTİZAMANINDA, ZAMANLAYABİLME
MÜRURUZAMAN, ZAMANDAŞLIK, ZAMANSIZLIK
MUNTAZAMAN, ZAMANLAMAK
ZAMANINDA, ZAMANLAMA
ZAMANDAŞ, ZAMANSIZ
ZAMANLA, ZAMANLI
ZAMANE
ZAMAN
A A M N Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
AZMAN, NAMAZ, ZAMAN
4 Harfli Kelimeler
AMAN, ANAM, ANMA, AZMA, MANA
3 Harfli Kelimeler
AMA, ANA, AZA, NAM, NAZ, ZAM, ZAN
2 Harfli Kelimeler
AM, AN, AZ, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZAMANLAYABİLMEK
- ...
- VAKTİZAMANINDA
-
-
[zarf]
Vaktiyle
-
[zarf]
Vaktiyle
- ZAMANLAYABİLME
- ...
- ZAMANDAŞLIK
-
-
[isim]
Zamandaş olma durumu
-
[isim]
Zamandaş olma durumu
- MÜRURUZAMAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Süre aşımı
-
[isim]
Süre aşımı
- ZAMANSIZLIK
-
-
[isim]
Zamansız olma durumu
-
[isim]
Zamansız olma durumu
- ZAMANLAMAK
-
-
[-i]
Bir konuda en iyi sonucu almak için en iyi, en uygun süreyi belirlemek
-
Bir işin sürdürülmesi için zamanı planlamak
-
[-i]
Bir konuda en iyi sonucu almak için en iyi, en uygun süreyi belirlemek
- MUNTAZAMAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Düzenli olarak
- "Bu garip ve yorucu vazifeyi, derslerini ve müzakerelerini yaptığı gibi muntazaman başardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Düzenli olarak
- ZAMANINDA
-
-
[zarf]
Eskiden
- "Zamanında bir Kasımpaşalı Hayalî Hafız varmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Tam vaktinde
-
[zarf]
Eskiden
- ZAMANLAMA
-
-
[isim]
Zamanlamak işi
-
[isim]
Zamanlamak işi
- ZAMANSIZ
-
-
[sıfat]
Uygun olmayan bir zamanda yapılan, vakitsiz
-
[zarf]
Uygun olmayan bir zamanda
-
[sıfat]
Uygun olmayan bir zamanda yapılan, vakitsiz
- ZAMANDAŞ
-
-
[sıfat]
Aynı zamanda yapılan veya gerçekleşen
-
[sıfat]
Aynı zamanda yapılan veya gerçekleşen
- ZAMANLA
-
-
[zarf]
Aradan süre geçtikçe, giderek
- "Basınımızın gelişmesini gözden geçirirsek görürüz ki zamanla konular uzmanlıklar arasında bölüşülür." (Necati Cumalı)
-
[zarf]
Aradan süre geçtikçe, giderek
- ZAMANLI
-
-
[sıfat]
Zamanı olan
- "Üç zamanlı ölçü."
-
Uygun bir zamanda
-
[sıfat]
Zamanı olan
- ZAMANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde bulunulan zaman, dönem
- "Karısı, evin hayatını, kendisi yokken en akıllı adamlar gibi zamaneye uydurmuştu." (Ömer Seyfettin)
-
Yakınma veya hafifseme yoluyla şimdiki zaman
-
[isim]
İçinde bulunulan zaman, dönem
- ZAMAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit
- "Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım." (Ömer Seyfettin)
- "Nihayet yalnız kaldığım bir zamanı avlayarak yanıma yaklaşıyor." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Kaybolmuş şeyleri bulurum ama sen zamanı geçirmişsin, saatini bulamadım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Bu sürenin belirli bir parçası, vakit
- "Efendiler, az söylemek çok yapmak zamanı gelmiştir." (Atilla İlhan)
-
Belirlenmiş olan an
-
Çağ, mevsim
- "Gül zamanı. Çocukluk zamanı."
-
Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit
-
Dönem, devir
- "Eski müdür zamanında hayli şımarmış olan bu miskin ve ukala herifi sepetledi." (Haldun Taner)
-
Bir süre ile ilgili durum ve şartlar
- "Sigarasını efkârlı olduğu zamanlar yaptığı gibi sık nefeslerle çabuk çabuk içiyordu." (Haldun Taner)
-
Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram
-
Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı
- "Geldi, gelmiş, geliyor, gelecek, gelir."
-
Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri
-
[isim]
Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit