Sonunda za olan 69 kelime var. ZA ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde za olan kelimeler listesine ya da başında za olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
SAĞLIĞINIZA
BAKSANIZA, ENFLÜANZA, FERAHFEZA, KARAKAVZA, NARIBEYZA
MUHAFAZA, MÜLAHAZA, MUTARİZA, ŞEVKEFZA
CANFEZA, İSTİHZA, MAHFAZA, MUARAZA, MUKTEZA, TOMARZA
EZKAZA, FARAZA, FARİZA, HAFIZA, HAKEZA, HALAZA, HARAZA, İKTİZA, MAĞAZA, MARAZA, MİMOZA, MUKOZA, TAKAZA, YAKAZA, YALAZA
ABAZA, ALAZA, ARIZA, ARİZA, CEVZA, FORZA, HAVZA, KABZA, KOLZA, KORZA, LAHZA, MİRZA, PİZZA, PLAZA, PONZA, RANZA
BAZA, BOZA, CEZA, ECZA, FEZA, GAZA, HAZA, HİZA, İMZA, KAZA, KEZA, KOZA, LAZA, MİZA, NİZA, RIZA, ROZA, SEZA, ZAZA
AZA, EZA, UZA
A Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SAĞLIĞINIZA
-
-
içki içerken "sağlıklı olmanız dileğiyle içiyorum" anlamında söylenen söz
- "Sağlığa zarar veren şeylerden kaçınmalı."
- "Sürahi kırıldı diye üzülme, sağlık olsun!"
-
içki içerken "sağlıklı olmanız dileğiyle içiyorum" anlamında söylenen söz
- FERAHFEZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde, yegâh perdesinde karar kılan makamlardan biri
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde, yegâh perdesinde karar kılan makamlardan biri
- BAKSANIZA
- ...
- KARAKAVZA
-
-
[isim]
Yaban havucu
-
[isim]
Yaban havucu
- NARIBEYZA
- ...
- ENFLÜANZA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Grip
-
[isim]
Grip
- MUHAFAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Koruma, saklama, korunum
- "Zamanımızda kıymetli şeylerin muhafazası güçleşti." (Burhan Felek)
- "On sene evvelki külhanbeyi modasını o, tek başına hâlâ muhafaza ediyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Koruma, saklama, korunum
- MUTARİZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yay ayraç
-
[isim]
Yay ayraç
- MÜLAHAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Düşünce
- "Bu mülahazaya binaen, padişaha hitaben bir telgrafname hazırlandı." (Atatürk)
- "Bu mülahazayı kafasında değil, bağıra bağıra yaptı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Düşünce
- ŞEVKEFZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde III. Selim tarafından düzenlenmiş bir birleşik makam
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde III. Selim tarafından düzenlenmiş bir birleşik makam
- MUARAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çekişme, kavga
-
[isim]
Çekişme, kavga
- MUKTEZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Gerekli
-
[isim]
Bir iş yapılırken gerekli işlemlerin bütünü
-
[sıfat]
Gerekli
- MAHFAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde küpe, yüzük, bilezik vb. değerli süs eşyalarının saklandığı kutu
- "Kadife bir mahfazayı usulcacık karısının yastığının altına koydu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
İçinde küpe, yüzük, bilezik vb. değerli süs eşyalarının saklandığı kutu
- CANFEZA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Türk müziğinde çok az kullanılmış bir birleşik makam
-
[isim]
Türk müziğinde çok az kullanılmış bir birleşik makam
- TOMARZA
- ...
- İSTİHZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gizli veya ince alay
- "Sivri burnu, korkunç bir istihza ile şimdi bana doğru uzamıştı." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Gizli veya ince alay
- YALAZA
- ...
- MAĞAZA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Büyük dükkân
- "Mahmutpaşa'da bir manifatura mağazası işletiyor ve ayrıca iyi iş yapan bir düğme fabrikasının da yarı yarıya sahibi bulunuyordu." (Haldun Taner)
-
Eşya ve azık deposu
-
[isim]
Büyük dükkân
- MİMOZA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Baklagillerden, çiçekleri sarı, bazı türleri beyaz veya menekşe renginde, yaprakları akasya yaprağına benzeyen bir süs bitkisi, gümüşi akasya (Mimosa)
-
[isim]
Baklagillerden, çiçekleri sarı, bazı türleri beyaz veya menekşe renginde, yaprakları akasya yaprağına benzeyen bir süs bitkisi, gümüşi akasya (Mimosa)
- HARAZA
-
-
[isim]
Kavga, gürültü, karışıklık
- "Yine mi kavga erenler? Yine mi haraza?" (Aka Gündüz)
-
Öfke, sinir
-
[isim]
Kavga, gürültü, karışıklık