Başında uygun olan 5 kelime var. Uygun ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde uygun olan kelimeler listesine ya da sonu uygun ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında uygun bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler

11 Harfli Kelimeler

UYGUNSUZLUK

10 Harfli Kelimeler

UYGUNSUZCA

8 Harfli Kelimeler

UYGUNLUK, UYGUNSUZ

5 Harfli Kelimeler

UYGUN


Kelime bulma makinesi

G N U U Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

5 Harfli Kelimeler

UYGUN

4 Harfli Kelimeler

UYGU

2 Harfli Kelimeler

UN, UY

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

UYGUNSUZLUK

  1. [isim] Yakışmayan davranış, uymazlık, yakışıksızlık
    • "Arkadaşlarının birçok yolsuzluklarını, uygunsuzluklarını hoş görmeye mecburdur." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Kötü durum, kötü davranış

UYGUNSUZCA
...
UYGUNLUK

  1. [isim] Uygun olma durumu, yakışık, mutabakat, mukarenet
  2. Bir elçinin bir ülkeye atanmasından önce o ülkeden istenen uygun görme yazısı, agreman
  3. Özne ile yüklemin veya bazı dillerde olduğu gibi sıfat ile adın, cins ve sayı bakımından birbirine uyması: Öğretmen geldi. Öğrenciler ödevlerini yapmışlar gibi

UYGUNSUZ

  1. [sıfat] Uymayan, yakışık almayan, yaraşmayan, münasebetsiz
    • "Uygunsuz dediğim vakalardan biri bir salon oyunu yüzünden çıkmıştır." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Kötü davranışlarda bulunan, çirkin hareketleri olan
    • "Birtakım uygunsuz, meymenetsiz heriflerle geziyormuş." (Haldun Taner)

UYGUN

  1. [sıfat] Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip
    • "Rıza Efendi'de yerine, zamanına ve konusuna uygun hikâyeler vardır." (Tarık Buğra)
    • "O zaman da haydutlar rıhtım kapısına daha önce gitmeyi uygun buldular." (Tarık Buğra)
    • "Umduk, bekledik, düşündük. Hangi şey umduğumuza uygun düştü?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "İşte Ahmet Kerim, ilk bakışında Ömer Beyefendi'nin bu eserini yırtıp sepete atmak üzereyken bu ihtimale dayanarak onun gazeteye konulmasını uygun görmüştü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Elverişli, yarar, müsait, muvafık
  3. Orantılı, oranlı
    • "Bu, bizim kızın yaradılışının, ablamın koyduğu yeni töreye uygun gelmeyişidir." (Memduh Şevket Esendal)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü