Başında tel olan 8 harfli 16 kelime var. Tel ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde tel olan kelimeler listesine ya da sonu tel ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında tel bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TEL
2 Harfli Kelimeler
EL, ET, LE, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TELLETME
- ...
- TELESKOP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sonsuzdaki bir nesnenin gerçek görüntüsünü, içbükey bir aynadan yapılmış merceğinin odak düzleminde veren ve gök bilimiyle ilgili gözlemlerde kullanılan optik aygıt, gözlemci, ırakgörür
- "Sanki teleskopla bakıyordum, o derece belirgin ve ışığı göz alan bir aydı bu." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Sonsuzdaki bir nesnenin gerçek görüntüsünü, içbükey bir aynadan yapılmış merceğinin odak düzleminde veren ve gök bilimiyle ilgili gözlemlerde kullanılan optik aygıt, gözlemci, ırakgörür
- TELEKART
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Telefon etmek için kullanılan kart
-
[isim]
Telefon etmek için kullanılan kart
- TELEKSÇİ
-
-
[isim]
Teleks görevlisi
-
[isim]
Teleks görevlisi
- TELLEMEK
-
-
[-i]
Tel geçirmek, tel takmak
-
Tel ile süslemek
-
Tencere, çaydanlık vb.ni tel ile ovarak temizlemek
-
[-i]
Tel geçirmek, tel takmak
- TELAFFUZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Söyleyiş
- "Bir bebek telaffuzunu taklit etmediğiniz eksik." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Bir türlü sesi çıkamıyor ve başka bir tek kelime daha telaffuz edemiyormuş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Boğumlanma
-
[isim]
Söyleyiş
- TELESİME
-
-
[isim]
Telesimek durumu
-
[isim]
Telesimek durumu
- TELMİHEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Telmih olarak, telmih yoluyla ima ederek
-
[zarf]
Telmih olarak, telmih yoluyla ima ederek
- TELEÜTÇE
- ...
- TELEPATİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birinin düşündüklerini veya uzakta geçen bir olayı hiçbir bağlantı olmadan algılama, uza duyum
-
[isim]
Birinin düşündüklerini veya uzakta geçen bir olayı hiçbir bağlantı olmadan algılama, uza duyum
- TELALAMA
-
-
[isim]
Telalamak işi
-
[isim]
Telalamak işi
- TELHİSÇİ
-
-
[isim]
Padişaha sunulacak işlerin özetini çıkarmakla görevli kimse
-
[isim]
Padişaha sunulacak işlerin özetini çıkarmakla görevli kimse
- TELAŞSIZ
-
-
[sıfat]
Telaş etmeyen, telaş göstermeyen, soğukkanlı
- "Sonra telaşsız, emin adımlarla sinemaya doğru yürüdü." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Soğukkanlılıkla, şaşırmadan
- "Suları hiç telaşsız ama motor gibi kulaçlamaya başladı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Telaş etmeyen, telaş göstermeyen, soğukkanlı
- TELSİZCİ
-
-
[isim]
Genellikle gemilerde, uçaklarda karayla gemi, yerle uçak arasında ve daha başka gemi ve uçaklarla telsiz bağlantısı kurmakla görevli kimse
-
[isim]
Genellikle gemilerde, uçaklarda karayla gemi, yerle uçak arasında ve daha başka gemi ve uçaklarla telsiz bağlantısı kurmakla görevli kimse
- TELTİKLİ
-
-
[sıfat]
Hatalı, kusurlu
-
[sıfat]
Hatalı, kusurlu
- TELLENME
-
-
[isim]
Tellenmek işi
-
[isim]
Tellenmek işi