Başında san olan 8 harfli 25 kelime var. San ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde san olan kelimeler listesine ya da sonu san ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında san bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A N S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
NAS, SAN
2 Harfli Kelimeler
AN, AS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SANATLIK
- ...
- SANSÜRLÜ
-
-
[sıfat]
Sansür edilmiş
-
[sıfat]
Sansür edilmiş
- SANDIRMA
-
-
[isim]
Sandırmak işi
-
[isim]
Sandırmak işi
- SANIKLIK
-
-
[isim]
Sanık olma durumu
-
[isim]
Sanık olma durumu
- SANATEVİ
-
-
[isim]
Sanat eserlerinin üretildiği veya sergilendiği yer
-
[isim]
Sanat eserlerinin üretildiği veya sergilendiği yer
- SANSÜRCÜ
-
-
[isim]
Sanat eserlerini denetlemekle görevlendirilmiş kimse
-
Sansür yanlısı
- "Sansürcü bir anlayış."
-
[isim]
Sanat eserlerini denetlemekle görevlendirilmiş kimse
- SANDIKÇI
-
-
[isim]
Sandık yapan veya satan kimse
-
[isim]
Sandık yapan veya satan kimse
- SANILMAK
-
-
[nsz]
Düşünülmek, olabileceğine inanılmak, zannedilmek
- "Sanki yakasından tutup yerine oturtacak ve -tek dursana- diyecek sanılıyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Düşünülmek, olabileceğine inanılmak, zannedilmek
- SANATSIZ
- ...
- SANATSAL
-
-
[sıfat]
Sanata ilişkin, sanatla ilgili
-
[sıfat]
Sanata ilişkin, sanatla ilgili
- SANDALCI
-
-
[isim]
Sandal (II) işleten kimse
-
[isim]
Sandal (II) işleten kimse
- SANGILIK
-
-
[isim]
Sersemlik, şaşkınlık
- "Nen var, niçin böyle küskün duruyorsun, dediler.-Hiç, dedi, başımda bir sangılık var." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Sersemlik, şaşkınlık
- SANATKAR
- ...
- SANDALYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Arkalıklı, kol koyacak yerleri olmayan, bir kişilik oturma eşyası
- "Sandalyelerimizden doğrulduk, el sıktık, yer gösterdik." (Refik Halit Karay)
-
Makam, koltuk, mevki
- "Bunların gençliğe karşı aldıkları vaziyeti ben biraz sandalye vehminden doğmuş telakki ediyorum." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Arkalıklı, kol koyacak yerleri olmayan, bir kişilik oturma eşyası
- SANAYİCİ
-
-
[isim]
Herhangi bir sanayi dalına yatırım yapmış olan ve o alanda iş gören kimse
-
[sıfat]
Sanayiye önem veren
- "Sanayici toplum."
-
[isim]
Herhangi bir sanayi dalına yatırım yapmış olan ve o alanda iş gören kimse
- SANSKRİT
- ...
- SANRISAL
-
-
[sıfat]
Sanrıya ilişkin
-
[sıfat]
Sanrıya ilişkin
- SANTİAGO
- ...
- SANDALET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yalnız tabanı bulunan, ayağa kordon ve kayışla bağlanan açık ayakkabı, sandal (III)
-
[isim]
Yalnız tabanı bulunan, ayağa kordon ve kayışla bağlanan açık ayakkabı, sandal (III)
- SANTURCU
-
-
[isim]
Santur çalan kimse, santuri
-
[isim]
Santur çalan kimse, santuri