Başında kas olan 9 harfli 20 kelime var. Kas ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kas olan kelimeler listesine ya da sonu kas ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında kas bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AKS, ASK, KAS, SAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KASINTILI

  1. [sıfat] Kasıntısı olan
  2. Büyüklenen, kurumlu, kibirli, gururlu

KASAPHANE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kesimevi, mezbaha, kanara

KASSIZLIK
...
KASKETSİZ

  1. [sıfat] Kasketi olmayan
    • "Başı kasketsiz, ayakları çıplak, şehri gezmeye başladı." (Sait Faik Abasıyanık)

KASALAMAK

  1. [-i] Kasalara yerleştirmek

KASABACIK

  1. [isim] Küçük kasaba
    • "Edirne'yle İstanbul arasındaki kasabacıklardan birinde yaşıyoruz." (Memduh Şevket Esendal)

KASVETSİZ

  1. [sıfat] Sıkıntısız, iç sıkmayan
    • "Mermer tezgâhlara vurdukları zamanki kasvetsiz hâllerini burada kaybeder, burada şairleşirler." (Sait Faik Abasıyanık)

KASİDEHAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kaside okumayı meslek edinmiş kimse

KASELETME
...
KASALANMA

  1. [isim] Kasalanmak işi

KASLAŞMAK

  1. [nsz] Kas durumuna gelmek

KASTANYET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Parmaklara takılarak çalınan bir tür zil

KASACILIK

  1. [isim] Kasacı olma durumu

KASTAMONU
...
KASKOLAMA

  1. [isim] Kaskolamak işi

KASIMPATI

  1. [isim] Birleşikgillerden, çiçekleri iri, katmerli ve türlü renkte, sonbahardan kışa değin açan bir süs bitkisi, krizantem (Chrysanthemum)

KASTETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Amaçlamak, amaç olarak almak
    • "... ev deyince kasabada dört beş tane zengin evini kastediyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Demek istemek
  3. [-e] Kötülük etmek, kıymak, zarar vermeyi istemek
    • "İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler." (Atatürk)

KASAVETLİ

  1. [sıfat] Üzüntülü, sıkıntılı, tasalı, kaygılı
    • "... oğullarından biri, sanki bir ölüm haberi getirir gibi kasavetli bir yüzle yanına sokuldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KASITLICA
...
KASTIRMAK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü