Başında kant olan 26 kelime var. Kant ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kant olan kelimeler listesine ya da sonu kant ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında kant bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KANTARONGİLLER
KANTARCILIK, KANTARLAMAK, KANTİNCİLİK
KANTARLAMA, KANTİTATİF, KANTOCULUK
KANTARİYE, KANTARLIK, KANTÇILIK, KANTİYANE
KANTARCI, KANTARLI, KANTARMA, KANTARON, KANTİNCİ, KANTONİT
KANTİTE, KANTOCU
KANTAR, KANTAT, KANTÇI, KANTİN, KANTON
KANTO
KANT
A K N T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
KANT, TANK
3 Harfli Kelimeler
ANT, KAN, KAT, TAK, TAN
2 Harfli Kelimeler
AK, AN, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KANTARONGİLLER
- ...
- KANTARCILIK
-
-
[isim]
Kantarcının yaptığı iş
-
[isim]
Kantarcının yaptığı iş
- KANTİNCİLİK
-
-
[isim]
Kantin işletme işi
-
[isim]
Kantin işletme işi
- KANTARLAMAK
-
-
[-i]
Kantarla ağırlığını ölçmek
-
Düşünüp taşınmak
-
Birini denemek, sınamak
-
[-i]
Kantarla ağırlığını ölçmek
- KANTOCULUK
-
-
[isim]
Kantocunun yaptığı iş
- "Kantoculuk üzerine tartışmayı bal gibi önlemişti." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Kantocunun yaptığı iş
- KANTİTATİF
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Nicel
-
[sıfat]
Nicel
- KANTARLAMA
-
-
[isim]
Kantarlamak işi
-
[isim]
Kantarlamak işi
- KANTÇILIK
- ...
- KANTARİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çarşıya, pazara getirilen şeylerden alınan tartı vergisi
-
[isim]
Çarşıya, pazara getirilen şeylerden alınan tartı vergisi
- KANTİYANE
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Kızılkantarongillerden, hekimlikte iştah açıcı olarak kullanılan bir tür bitki (Gentiana)
-
[isim]
Kızılkantarongillerden, hekimlikte iştah açıcı olarak kullanılan bir tür bitki (Gentiana)
- KANTARLIK
-
-
[sıfat]
Kantar ölçüsünde olan
- "İki kantarlık odun."
-
[sıfat]
Kantar ölçüsünde olan
- KANTARLI
-
-
[sıfat]
"Ağır sövgü" anlamına gelen kantarlı küfür, "ağır bir biçimde sövmek" anlamına gelen kantarlıyı savurmak deyimlerinde geçen bir söz
-
[sıfat]
"Ağır sövgü" anlamına gelen kantarlı küfür, "ağır bir biçimde sövmek" anlamına gelen kantarlıyı savurmak deyimlerinde geçen bir söz
- KANTİNCİ
-
-
[isim]
Kantin işleten kimse
-
[isim]
Kantin işleten kimse
- KANTARMA
-
-
[isim]
Azılı atları zapt etmek için dillerini bastıracak biçimde yapılmış demir araç
- "Gururu okşanılan bir erkek ise ağzına kantarma geçirilmiş bir küheylan kadar âcizdi, elinizde esirdir." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Azılı atları zapt etmek için dillerini bastıracak biçimde yapılmış demir araç
- KANTARCI
-
-
[isim]
Kantar yapıp satan kimse
-
Kantarda tartan kimse
-
Çarşıya, pazara getirilen şeyleri tartıp vergisini toplayan görevli
-
[isim]
Kantar yapıp satan kimse
- KANTARON
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kızılkantarongillerden, hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü, küçük bir bitki (Gentiana lutea)
-
Birleşikgillerden, sarı, mavi, kırmızı çiçekli türleri bulunan otsu bir bitki (Centaurea)
-
[isim]
Kızılkantarongillerden, hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü, küçük bir bitki (Gentiana lutea)
- KANTONİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Doğal bakır sülfürü
-
[isim]
Doğal bakır sülfürü
- KANTİTE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Nicelik
-
[isim]
Nicelik
- KANTOCU
-
-
[isim]
Kanto söyleyen kadın
- "Tıpkı kantocu bir kız gibi ellerini şakırdatıp omuzlarını titretiyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Kanto söyleyen kadın
- KANTİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kışla, fabrika, okul vb. yerlerde yiyecek ve içecek maddelerinin satıldığı yer
-
Bu gibi kurumlarda işletilen ve yalnız o kuruma bağlı kimselerin yemek yediği lokanta
-
[isim]
Kışla, fabrika, okul vb. yerlerde yiyecek ve içecek maddelerinin satıldığı yer