İçinde ışık olan 7 harfli 24 kelime var. İçerisinde IŞIK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ışık olan kelimeler listesine ya da Sonu ışık ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

I I K Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

IŞIK, IŞKI

3 Harfli Kelimeler

KIŞ, ŞIK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TANIŞIK

  1. [isim] Birbirini tanıyanlardan her biri
    • "Tanışıklar birbirlerine iftira ederlerdi." (Falih Rıfkı Atay)

YAPIŞIK

  1. [sıfat] Bir yere yapışmış olan
    • "Zarfa yapışık pullar."
  2. Fizyolojik yönden birbirlerine bağlı olarak doğan
  3. Sürekli bir arada bulunan
    • "Yapışık hemşireler gibi dünyaya beraber gelmişlerdi." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  4. Dokunan, değen
    • "Lavabonun duvara yapışık kıyısının üstüne konmuş bir diş fırçası gösteriyordu." (Çetin Altan)

SIVIŞIK

  1. [sıfat] Yapışıp bulaşan
    • "Üç çocuk, üzerlerine sıvışık bir madde sürülmüş birer dilim ekmeği geveleyip duruyorlar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Bir kimsenin yanından ayrılmayarak insanı tedirgin eden (kimse)

BAĞIŞIK

  1. [sıfat] Herhangi bir ödevin veya yükümlülüğün dışında kalan, muaf
  2. Bazı mikroplara karşı aşı veya doğal yolla direnç kazanmış olan
    • "Çiçek aşısı, çiçek hastalığına karşı insanı bağışık kılar."

YIVIŞIK

  1. [sıfat] Islak, kaygan, yapışkan
  2. Yılışık

ARDIŞIK

  1. [sıfat] Birbiri ardından gelen, mütevali

SIKIŞIK

  1. [sıfat] Sıkışmış bir durumda olan
    • "Size bu kadar ücreti niye ödemekteyiz, böyle sıkışık anlarımızda?" (Atilla İlhan)

KATIŞIK

  1. İçine başka şeyler karışmış olan, karışık, karma, mahlut

YILIŞIK

  1. [sıfat] Yapmacık davranışlarla hoş görünmeye çalışan
    • "O hanende denilen yılışık boşboğaza ne diyeyim?" (Sermet Muhtar Alus)

MAYIŞIK
...
KIPIŞIK

  1. [sıfat] Yarı kapalı (göz)
    • "Gülmesine gülmez ya, küçük, kıpışık, mavi gözlerinden çelik ışıltısı gibi bir şey geçer." (Nezihe Meriç)

YIĞIŞIK

  1. [sıfat] Üst üste birikmiş

ÇAKIŞIK

  1. [sıfat] Çakışmış olan
    • "Çakışık üçgenler."

KIZIŞIK

  1. [sıfat] Kızışmış olan, şiddetli

IŞIKSIZ

  1. [sıfat] Işığı olmayan, karanlık

TIKIŞIK

  1. [sıfat] Tıkışmış olan

BARIŞIK

  1. [sıfat] Başkası ile barış durumunda bulunan, dargın veya düşman olmayan, sevecen, hoşgörülü
    • "O özel gün, dinsel bir bayramsa daha bir duygusallaşıyor, herkesle, dünyayla daha bir barışık oluyor." (Haldun Taner)

KIRIŞIK

  1. [sıfat] Kırışmış olan
    • "Söz tiyatroya gelince bu yaşlı sanatkârın kırışık yüzü birdenbire canlandı." (Peyami Safa)
  2. [isim] Deride esnekliğin kaybolmasından oluşan kıvrım
  3. [isim] Kırışmış yer, kırışıklık

YAKIŞIK

  1. [isim] Uygunluk, yaraşma
    • "Onu gece yarısı sokağın ortasına atıvermek yakışık almazdı." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Yakışıklı delikanlı

ÇATIŞIK

  1. [sıfat] Çelişkili
    • "Bu soru üzerine bir sürü çatışık düşünceler ileri sürüldü."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü