İçinde üs olan 8 harfli 116 kelime var. İçerisinde ÜS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında üs olan kelimeler listesine ya da Sonu üs ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BÜZGÜSÜZ
-
-
[sıfat]
Büzgüsü olmayan
-
[sıfat]
Büzgüsü olmayan
- FÜSUNKAR
- ...
- HÜSNÜZAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İyi niyet
-
[isim]
İyi niyet
- MÜSTEHAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hoşa giden, sevilen, beğenilen
-
[isim]
Dinen emredilmediği hâlde yapıldığında sevap kazandıran davranış
-
[sıfat]
Hoşa giden, sevilen, beğenilen
- MÜSADERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zor alım
-
[isim]
Zor alım
- MÜSEMMEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sekizli
-
[isim]
Sekizer dizeli bentlerden oluşan şiir
-
[sıfat]
Sekizli
- MÜSELSEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Birbirine bağlı olan, art arda zincirleme olarak gelen
- "Birbirini yaratan müselsel esprilerle söylüyordu." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Birbirine bağlı olan, art arda zincirleme olarak gelen
- MÜSAMERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Okullarda öğrencilerin sunduğu, programında koşuk, oyun vb. gösterilerinin yer aldığı eğlence
- "Bir gün Şişli Ermeni yetimhanesi menfaatine verilen bir müsamereye gitmişlerdi." (Haldun Taner)
-
Çoğunlukla akşam toplantısı, akşam eğlencesi
-
[isim]
Okullarda öğrencilerin sunduğu, programında koşuk, oyun vb. gösterilerinin yer aldığı eğlence
- MÜSTAHAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hak etmiş, hak kazanmış, layık
- "Sen bu kafayla daha beterine de müstahaksın!" (Necati Cumalı)
- "Sen bu akıbete iki defa müstahak olmuşsun çocuğum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir kimsenin layık olduğu ödül veya ceza
-
[sıfat]
Hak etmiş, hak kazanmış, layık
- SÜSLENME
-
-
[isim]
Süslenmek işi
- "Sekiz evin sekiz hanımı da hararetli bir süslenme yarışına girdiler." (Haldun Taner)
-
[isim]
Süslenmek işi
- ARKAÜSTÜ
- ...
- MÜSTEHZİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Alaycı
- "Dans edenlerin dansını beğenmiyormuş gibi müstehzi bir ağız çarpıklığıyla dudaklarını kıvırıyordu." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Alaycı
- TAHARRÜS
- ...
- MASAÜSTÜ
-
-
[isim]
Bilgisayar açıldığında klasör, program vb. simgeler ile genel görüntülerin yer aldığı çalışma ortamı
-
[isim]
Bilgisayar açıldığında klasör, program vb. simgeler ile genel görüntülerin yer aldığı çalışma ortamı
- MÜSTAKAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İstikrar bulmuş, durulmuş
-
[isim]
Karar kılınan, yerleşilen yer
-
[sıfat]
İstikrar bulmuş, durulmuş
- MENÜSKÜS
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Menisküs
-
[isim]
Menisküs
- ÜSTEĞMEN
-
-
[isim]
Orduda rütbesi teğmenle yüzbaşı arasında olan subay
-
[isim]
Orduda rütbesi teğmenle yüzbaşı arasında olan subay
- SÜSLETME
-
-
[isim]
Süsletmek işi
-
[isim]
Süsletmek işi
- ÜSTÜNLÜK
-
-
[isim]
Üstün olma durumu, faikiyet, rüçhan, avantaj
- "Bunlar kendilerini kıskançlık gibi, üstünlük gibi gençlik hislerine kaptıran hanımlardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Üstün olma durumu, faikiyet, rüçhan, avantaj
- PÜSÜRSÜZ
-
-
[sıfat]
Püsürü olmayan, pürüzsüz
-
[sıfat]
Püsürü olmayan, pürüzsüz