İçinde üs olan 5 harfli 39 kelime var. İçerisinde ÜS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında üs olan kelimeler listesine ya da Sonu üs ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TİFÜS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bitle geçen, ortalama on beş gün süren, vücutta pembe lekelerle beliren, ateşli ve tehlikeli bir hastalık, lekeli humma
-
[isim]
Bitle geçen, ortalama on beş gün süren, vücutta pembe lekelerle beliren, ateşli ve tehlikeli bir hastalık, lekeli humma
- ÜSKÜF
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yüksek aşamadaki yeniçeri subaylarının giydikleri, yarısı arkaya sarkan uzun bir sarık
-
[isim]
Yüksek aşamadaki yeniçeri subaylarının giydikleri, yarısı arkaya sarkan uzun bir sarık
- KİLÜS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bağırsaktan gelen, içinde yağ damlacıkları bulunan ak kan
-
[isim]
Bağırsaktan gelen, içinde yağ damlacıkları bulunan ak kan
- KÜSPE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hayvan yemi, yakacak ve gübre olarak kullanılan, yağı veya suyu çıkarılmış her türlü yağlı tohum ve bitki artığı
- "O gövdeleri küspe terleri döken ve dallarından mis kokulu ballar akan yemiş ağaçlarıyla..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Özü alınmış meyvelerin kalan bölümü
-
[isim]
Hayvan yemi, yakacak ve gübre olarak kullanılan, yağı veya suyu çıkarılmış her türlü yağlı tohum ve bitki artığı
- KUDÜS
- ...
- HÜSÜN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güzellik
-
[isim]
Güzellik
- SÜSLÜ
-
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- "Geniş, süslü karyola köşede duruyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Süslenmeye, süse çok düşkün olan
- "Süslü bir kadın."
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- RÜSUM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vergiler
-
[isim]
Vergiler
- TİMÜS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Göğüs kemiği arkasında bulunan iç salgı bezi, özden
-
[isim]
Göğüs kemiği arkasında bulunan iç salgı bezi, özden
- PÜSÜR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir şeyin can sıkıcı, karışık ayrıntısı veya pürüzü
-
Can sıkıcı, istenmeyen kimse
- "Kendi yetmiyormuş gibi bir de peşine püsür takmış!"
-
[sıfat]
Tembel, kalpazan
-
[sıfat]
Karışık, dolaşık (ip, saç vb.)
-
[sıfat]
Karışık, kusurlu (iş)
-
[isim]
Bir şeyin can sıkıcı, karışık ayrıntısı veya pürüzü
- RÜSUP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çökelti
-
[isim]
Çökelti
- VÜSAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genişlik
-
Uzam
-
[isim]
Genişlik
- VENÜS
- ...
- KÜSUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Artan bölüm, geriye kalan bölüm, kesir
- "Bu paranın küsurundan vazgeçelim."
-
Tam sayıdan sonra gelen kesirli sayı
- "Bu işe on bin küsur lira harcadım."
-
[isim]
Artan bölüm, geriye kalan bölüm, kesir
- SİNÜS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Organların veya dokuların arasında bulunan boşluklar
-
Trigonometrik bir çember üzerine taşınmış bir yayın ucunun ve bu yaya karşılık olan merkez açısının ordinatı
-
[isim]
Organların veya dokuların arasında bulunan boşluklar
- RÜSVA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Ayıplanacak durumda olan, rezil
-
[sıfat]
Ayıplanacak durumda olan, rezil
- NÜSHA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birbirinin tıpkısı olan yazılı şeylerin her biri
- "Bu yazma eserin üç nüshası daha var."
-
Gazete, dergi vb.nde sayı
- "Geçende Sarıkamış'ta çıkan Varlık gazetesinin bir nüshası geldi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Benzer, aynı, kopya
-
[isim]
Birbirinin tıpkısı olan yazılı şeylerin her biri
- CÜSSE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnsan gövdesi
-
[isim]
İnsan gövdesi
- ÜSTEL
-
-
[sıfat]
Üstü olan
-
[sıfat]
Üstü olan
- FÜLÜS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bakır para
-
[isim]
Bakır para