İçinde un olan 5 harfli 81 kelime var. İçerisinde UN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında un olan kelimeler listesine ya da Sonu un ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KULUN
-
-
[isim]
Altı aylığa kadar olan at veya eşek yavrusu
-
[isim]
Altı aylığa kadar olan at veya eşek yavrusu
- YUNAK
-
-
[isim]
Hamam
-
[isim]
Hamam
- MADUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Alt
-
Ast
-
[isim]
Alt
- RAKUN
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Kuzey Amerika'da, ağaçlarda yaşayan, kafası tilkiye benzeyen, uzun kuyruğu alaca halkalı, boyu yaklaşık 90, kuyruğu 30 cm olan kürklü hayvan (Procyon lotor)
-
[isim]
Kuzey Amerika'da, ağaçlarda yaşayan, kafası tilkiye benzeyen, uzun kuyruğu alaca halkalı, boyu yaklaşık 90, kuyruğu 30 cm olan kürklü hayvan (Procyon lotor)
- KUNDA
-
-
[isim]
Bir çeşit büyük ve zehirli örümcek
-
[isim]
Bir çeşit büyük ve zehirli örümcek
- PUNTA
- ...
- UNVAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimsenin işi, mesleği veya toplum içindeki durumu ile ilgili olarak kullanılan ad, san
- "Deme bana Oğuz, Kayı, Osmanlı / Türk'üm, bu ad her unvandan üstündür." (Ziya Gökalp)
-
[isim]
Bir kimsenin işi, mesleği veya toplum içindeki durumu ile ilgili olarak kullanılan ad, san
- CUNDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Yatay serenlerin her iki başı
-
[isim]
Yatay serenlerin her iki başı
- BOYUN
-
-
[isim]
Gövdenin başla omuz arasında kalan bölgesi
- "Ellerini bu defa, boynuna sıkıştırdığı beyaz peçeteye sildi." (Atilla İlhan)
- "Para bulabilmek için ya bir tarafa boyun eğmeli ya öbür tarafla birleşmeli idik." (Falih Rıfkı Atay)
- "Eli göğsünde, boyun keserek dervişçe bir selamla alçak bir sedirin ucuna ilişti." (Haldun Taner)
- "Hürrem Hakkı, Ferhunde'nin önünde boyun kırdı." (Mahmut Yesari)
-
Testi, şişe, güğüm gibi kaplarda dar olan üst kısım
- "Nevin hayretle boynunu bükerken içeri Behiç girdi." (Peyami Safa)
-
Sorumluluk
-
Dağ sırtlarında geçmeye elverişli alçak yer
-
Üzeri
- "Günahı söyleyenlerin boynuna, derler ki bu iki genç birbirlerini küçükten beri sevmişler de öyle nişanlanmışlar." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Gövdenin başla omuz arasında kalan bölgesi
- FAUNA
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Direy
-
[isim]
Direy
- SUNUM
-
-
[isim]
Sunma işi
-
Bir bildirinin çeşitli yollarla dinleyenlere aktarılması
-
Lokma, parça
-
[isim]
Sunma işi
- ZORUN
-
-
[isim]
Mecburiyet
- "Biz artık ilkel insan anlayışımızı değiştirmek zorununu duyuyoruz." (Melih Cevdet Anday)
-
[isim]
Mecburiyet
- PUNTO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Matbaacılıkta, bilgisayarda harflerin büyüklük ve küçüklüklerine göre aldığı ad
- "8 punto. 10 punto."
-
[isim]
Matbaacılıkta, bilgisayarda harflerin büyüklük ve küçüklüklerine göre aldığı ad
- SAUNA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kuru buhar banyosu
-
Bu banyonun bulunduğu yer
-
[isim]
Kuru buhar banyosu
- BİRUN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Osmanlı sarayında Harem dairesinin ve Enderun'un dışında kalan bölüm
-
[isim]
Osmanlı sarayında Harem dairesinin ve Enderun'un dışında kalan bölüm
- UNLUK
-
-
[isim]
Değirmende unun biriktiği yer
-
Ekmek fırınlarında unların bulunduğu bölüm, un deposu
-
[sıfat]
Un yapılmaya elverişli, temizlenmiş (buğday)
-
[isim]
Değirmende unun biriktiği yer
- BUDUN
-
-
[isim]
Kavim
-
Ulus, millet
-
[isim]
Kavim
- MEZUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir okulu bitirerek diploma almış (kimse)
- "Olsa olsa sanat enstitüsü mezunudur." (Haldun Taner)
-
İzin almış, izinli
- "Vedia'dan öğrendim, seyahate çıkacakmışsınız, mezunmuşsunuz." (Peyami Safa)
-
Bir iş için yetki verilmiş, yetkili
- "Bunu yapmaya mezun değilim."
-
[sıfat]
Bir okulu bitirerek diploma almış (kimse)
- YUNMA
-
-
[isim]
Yunmak işi
-
[isim]
Yunmak işi
- SUNAK
-
-
[isim]
Tapınaklarda, üzerinde kurban kesilen, günlük yakılan, dinî tören yapılan taş masa
-
[isim]
Tapınaklarda, üzerinde kurban kesilen, günlük yakılan, dinî tören yapılan taş masa