İçinde sat olan 6 harfli 19 kelime var. İçerisinde SAT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sat olan kelimeler listesine ya da Sonu sat ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AST, TAS

2 Harfli Kelimeler

AS, AT, TA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SATÜRN
...
ARASAT
...
SATVET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zorlu, sindirici güç

SÜRSAT

  1. [isim] Savaşa giden ordunun geçeceği yollar çevresindeki köylülerden savaş araç ve gereçlerini temin etmesi ve rayiç değeri üzerinden yiyecek satın alması

BATSAT

  1. [zarf] Ara sıra, seyrek olarak, tek tük

RUHSAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İzin, müsaade
  2. İzin belgesi, ruhsatname
    • "Belediye doktoru tarafından tasdik edilerek gömülmesine ruhsat verilir." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

SATRAP

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Perslerde il yöneticisi, vali

PASATA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Bir tür kumar oyunu

VASATİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Ortalama
    • "Tıp kongresi, yaşlılık ve vasati insan ömrü üzerine eğilmiş." (Burhan Felek)

SAMSAT
...
ESATİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tarih öncesi tanrılarının efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluğun duygularını, anlayışını ve özlemlerini göstermesi bakımından değeri olan hikâyeler, mitoloji
    • "Kafamı rüya ve esatirden temizlemek, istiklallerin en güç elde edileni olan fikir istiklaline erişmek için değil mi?" (Reşat Nuri Güntekin)

MAKSAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İstenilen şey, amaç, gaye, erek
    • "Bugün oraya gitmeden evvel, Maarif idaresine uğradım. Maksadım evrakı geriye almaktı." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Hiçbir maksat gütmeyerek yaptığım bu ufak tefek hizmetler boşa gitti." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "İmzanın arkasına saklanan adam dost, düşman her kim olursa olsun maksat hasıl olmuştu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

YAPSAT

  1. [isim] Bina yapıp satma işi
    • "Bir uygarlığın üzerine biz bir yapsat mimarisi kuruyorduk." (Selim İleri)

SATICI

  1. [isim] Alıcıya bir şey satan kimse
    • "Gelen yolcuların çoğu bir Akbaba alıyordu satıcıdan." (Yusuf Ziya Ortaç)

TUTSAT

  1. [isim] Tutulu satış

AKSATA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alışveriş, ahzüita
    • "Şarap satacağım, ben aksatama bakarım." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

FIRSAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uygun zaman, uygun durum veya şart, vesile
    • "İnsan, dedim, kendine bir ad takmak fırsatını bin yılda bir ele geçiremez." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Fırsat bu fırsat deyip gelip görüyorlar, yiyip içiyorlar." (Burhan Felek)
    • "Bir başka tanıdık kayığa daha rast gelerek ... görüşmeye fırsat buluyorlardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "Evet mademki fırsat düşmüştü. Cesaretini göstermek lazımdı." (Ömer Seyfettin)

SATMAK

  1. [-i] Bir değer karşılığında bir malı alıcıya vermek
    • "Geniş arazisini parselleyip sattı." (Tarık Buğra)
  2. [nsz] Kendinde olmayan bir şeyi var gibi göstermek, taslamak
    • "Onun yerinde kim olsa bu kadar azamet satardı." (Peyami Safa)
  3. Bir kimse, kendini veya başkasını olduğundan daha önemli, yetkili ve değerli göstermek
    • "Herhâlde beni de satmasını bilmiş olacaktı ki hatırlılar masasında ehemmiyetli bir adam gibi karşılandım." (Reşat Nuri Güntekin)
  4. Bir çıkar karşılığında bir şeyi gözden çıkarmak, feda etmek
  5. Bir yolunu bularak birinden ayrılmak
    • "Yanımdakini satamazsam size gelemeyeceğim."

BİLSAT

  1. [isim] Bilgileşim

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü