İçinde sade olan 16 kelime var. İçerisinde SADE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sade olan kelimeler listesine ya da Sonu sade ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
SADELEŞTİRİLMEK
SADELEŞEBİLMEK, SADELEŞTİRİLME
SADELEŞEBİLME, SADELEŞTİRMEK
SADELEŞTİRME
SADELEŞMEK
İKTİSADEN, SADELEŞME
MÜSADEME, MÜSADERE
SADELİK, SADEYAĞ
SADECE
SADET
SADE
A D E S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
SADE, SEDA
3 Harfli Kelimeler
EDA
2 Harfli Kelimeler
AD, AS, DE, ES, SE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SADELEŞTİRİLMEK
-
-
[nsz]
Sadeleştirme işi yapılmak
-
[nsz]
Sadeleştirme işi yapılmak
- SADELEŞTİRİLME
-
-
[isim]
Sadeleştirilmek işi
-
[isim]
Sadeleştirilmek işi
- SADELEŞEBİLMEK
- ...
- SADELEŞTİRMEK
-
-
[-i]
Yalın bir duruma getirmek, yalınlaştırmak
-
[-i]
Yalın bir duruma getirmek, yalınlaştırmak
- SADELEŞEBİLME
- ...
- SADELEŞTİRME
-
-
[isim]
Sadeleştirmek işi
-
[isim]
Sadeleştirmek işi
- SADELEŞMEK
-
-
[nsz]
Yalın bir durum almak, yalınlaşmak
-
[nsz]
Yalın bir durum almak, yalınlaşmak
- İKTİSADEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Ekonomik olarak, ekonomi bakımından
-
[zarf]
Ekonomik olarak, ekonomi bakımından
- SADELEŞME
-
-
[isim]
Sadeleşmek işi, yalınlaşma
- "Bu sadeleşme vücut ve keseye daha elverişli idi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Sadeleşmek işi, yalınlaşma
- MÜSADERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zor alım
-
[isim]
Zor alım
- MÜSADEME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Silahlı iki grup arasındaki kısa çatışma, çarpışma
-
Uğraşma
-
[isim]
Silahlı iki grup arasındaki kısa çatışma, çarpışma
- SADEYAĞ
-
-
[isim]
Tereyağı
-
[isim]
Tereyağı
- SADELİK
-
-
[isim]
Yalın olma durumu
- "Bu kadın kalabalık meclislerde bile sadelikten kurtulamamıştır." (Peyami Safa)
-
Yalınlık
-
[isim]
Yalın olma durumu
- SADECE
-
-
[zarf]
Yalnızca
- "Her millette olduğu gibi bizde de kelimeleri, şiir canlandırmış, nesir sadece kullanmıştır." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Yalnızca
- SADET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Konuşulan asıl konu, asıl madde
- "Ne ise bunlar hep dedikodu. Sadede gelelim." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Konuşulan asıl konu, asıl madde
- SADE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Süsü, gösterişi olmayan, yalın, gösterişsiz
- "İki ufak çocuk konuşarak gidiyor; hâlleri o kadar sade, o kadar sevimli ki imrenmemek mümkün değil." (Memduh Şevket Esendal)
-
Şeker katılmamış (kahve)
- "Sade kahve."
-
[zarf]
(sa:'de) Yalnızca, yalnız, ancak, sadece
- "Hem düşünmeli ki insan kısmı sade para ile doymaz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yalın, süssüz, anlaşılır olan (üslup, anlatım)
- "Lirik şiir en halis şairlerin elinde gayet sadedir." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Süsü, gösterişi olmayan, yalın, gösterişsiz