İçinde ru olan 5 harfli 80 kelime var. İçerisinde RU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ru olan kelimeler listesine ya da Sonu ru ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
R U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
UR
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SORUN
-
-
[isim]
Araştırılıp öğrenilmesi, düşünülüp çözümlenmesi, bir sonuca bağlanması gereken durum, mesele, problem
- "İskemlesinde sıkıntıyla kıpırdanarak iç geçirdiğini duydum, sorun çıkarmaya başladığımı düşünüyordu." (Ahmet Ümit)
-
Sıkıntı veren durum, dert
-
[isim]
Araştırılıp öğrenilmesi, düşünülüp çözümlenmesi, bir sonuca bağlanması gereken durum, mesele, problem
- MARUF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Herkesçe bilinen, tanınan, belli, sanlı
- "Her kapısından çıplak bir baldır uzanan maruf mahalle burnumuzun dibinde değil." (Haldun Taner)
-
Dinî bakımdan uygun görülen, beğenilen, buyrulan
-
[sıfat]
Herkesçe bilinen, tanınan, belli, sanlı
- SORUŞ
- ...
- YORUM
-
-
[isim]
Bir yazının veya bir sözün, anlaşılması güç yönlerini açıklayarak aydınlığa kavuşturma, tefsir
-
Bir olayı belli bir görüşe göre açıklama, değerlendirme
- "Böyle bir yorum hiçbir şey öğretmez." (Falih Rıfkı Atay)
-
Gizli veya hayalî olan bir şeyden anlam çıkarma
-
Bir müzik parçasını veya bir tiyatro oyununu kendine özgü bir duyarlık ve teknikle çalma, söyleme veya oynama
-
[isim]
Bir yazının veya bir sözün, anlaşılması güç yönlerini açıklayarak aydınlığa kavuşturma, tefsir
- DURUN
- ...
- DOĞRU
-
-
[sıfat]
Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı
- "Onun yaptıklarını doğru buluyor musunuz?"
- "Çocuğun dediği doğru çıktı. Ana kız otelden gittiler." (Memduh Şevket Esendal)
- "Doğru doğru dosdoğru, bu işi yapan odur."
-
Gerçek, yalan olmayan
- "Doğru haber."
-
Akla, mantığa, gerçeğe veya kurala uygun
- "Bunları sana şimdiden söylemek daha doğrudur." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Gerçek, hakikat
- "Söyleyin doğrusunu, siz insanoğlunun ahlaklı olabileceğine inanmıyorsunuz." (Nurullah ataç)
-
[isim]
İki nokta arasındaki en kısa çizgi
- "İki noktadan yalnız bir doğru geçebilir."
-
[zarf]
Yanlışsız, eksiksiz bir biçimde
- "Çocuk doğru okudu."
-
[zarf]
Hiçbir yöne sapmadan, dosdoğru, doğruca
-
[zarf]
Yakın, yakınlarında
- "Şafağa doğru otomobil sesi duyuldu." (Falih Rıfkı Atay)
-
[edat]
Karşı yönünce
- "Yüzü sapsarı bir kadın iskeleye doğru yürüdü." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yasa, yöntem ve ahlaka bağlı, dürüst, namuslu
-
[sıfat]
Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı
- RULET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir bilyenin, dönmekte bulunan derin tepside yazılı numaralarından ve siyah ile kırmızı renklerden birinin üzerinde durmasıyla kazananı belirten kumar aracı ve bununla oynanan kumar
-
Pastacı, terzi vb.nin kullandığı dişli, küçük demir çark
-
[isim]
Bir bilyenin, dönmekte bulunan derin tepside yazılı numaralarından ve siyah ile kırmızı renklerden birinin üzerinde durmasıyla kazananı belirten kumar aracı ve bununla oynanan kumar
- MORUK
-
Kelime Kökeni : Ermenice
-
[isim]
Gençlere göre yaşlı anne, baba
- "Bizim moruk ertesi güne devrisi der de ondan dilim alışmış." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yaşlı erkek
-
[isim]
Gençlere göre yaşlı anne, baba
- DORUM
-
-
[isim]
Deve yavrusu
-
[isim]
Deve yavrusu
- KARUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çok zengin kimse
-
[isim]
Çok zengin kimse
- OKRUK
- ...
- BİRUN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Osmanlı sarayında Harem dairesinin ve Enderun'un dışında kalan bölüm
-
[isim]
Osmanlı sarayında Harem dairesinin ve Enderun'un dışında kalan bölüm
- MEZRU
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ekilmiş, ekili
-
[sıfat]
Ekilmiş, ekili
- RUHÇU
- ...
- KURUM
-
-
[isim]
Ocak bacalarında biriken veya çevrede savrulan kalın is
- "Vapur dumanı ve baca kurumuyla kapkara olan saçlarımla yastığı kirletmek istemiyordum." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Ocak bacalarında biriken veya çevrede savrulan kalın is
- RUSYA
- ...
- TORUL
- ...
- KURUT
-
-
[isim]
Kurutulmuş süt ürünü
- "Yoğurt kurutu. Kaymak kurutu."
-
[isim]
Kurutulmuş süt ürünü
- RUBAİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Divan edebiyatında dört dizeden oluşan ve belirli aruz kalıpları ile yazılan şiir, dördül
- "Bu rubailer basit olmakla beraber onlarda hayalden çok mücerrede doğru bir akış vardır." (Asaf Halet Çelebi)
-
[isim]
Divan edebiyatında dört dizeden oluşan ve belirli aruz kalıpları ile yazılan şiir, dördül
- DERUN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İç, içeri, öz
-
Gönül, yürek, ruh
-
[isim]
İç, içeri, öz