İçinde lim olan 5 harfli 19 kelime var. İçerisinde LİM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında lim olan kelimeler listesine ya da Sonu lim ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
L M İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
LİM, MİL
2 Harfli Kelimeler
İL, İM, Mİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LİMAN
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak
- "On beş gün sonra, geldiği gibi büyük törenle limanımızdan ayrıldı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak
- ZALİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Acımasız ve haksız davranan, kıyıcı, zulmeden
- "Şehzadeyi hapseyledi zalim pederi / Bir kasra ki gözler göremez gökle yeri." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Acımasız ve haksız davranan, kıyıcı, zulmeden
- HALİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yumuşak huylu (insanlar)
-
[sıfat]
Yumuşak huylu (insanlar)
- SELİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğru, dürüst, kusursuz
-
Sonu iyi, tehlikesiz, kötücül olmayan, iyicil (ur veya hastalık)
-
[sıfat]
Doğru, dürüst, kusursuz
- GELİM
- ...
- DİLİM
-
-
[isim]
Bir bütünden kesilmiş veya ayrılmış ince, yassı parça
- "Biraz çay, birkaç dilim tereyağlı ekmek." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Radyatör parçalarından her biri
-
Değişik anlatı türü, masal, efsane, bilmece vb. bir metnin, bir eserin aslından az çok ayrılan değişik biçimli olanı, epizot
-
[isim]
Bir bütünden kesilmiş veya ayrılmış ince, yassı parça
- ÇELİM
-
-
[isim]
Güç, kuvvet
-
[isim]
Güç, kuvvet
- İKLİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yeryüzünün herhangi bir yerinde hava olaylarına bağlı olarak gerçekleşen etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu, abuhava
-
Ülke, diyar
- "Geceleri çalışmak, gündüzlerinin çok sıcak olduğu iklimlerde alışılmış manzaralardandır." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Yeryüzünün herhangi bir yerinde hava olaylarına bağlı olarak gerçekleşen etkilerin uzun yılların ortalamasına dayanan durumu, abuhava
- LİMBO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Irmaklarda, sığ sularda yük taşıyan bir tür tekne
-
Bir ticaret gemisinin içindeki yükü, bordasına yanaşan başka bir gemiye aktarma işlemi
-
[isim]
Irmaklarda, sığ sularda yük taşıyan bir tür tekne
- POLİM
- ...
- İSLİM
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Gücünden yararlanmak için elde edilen buhar, istim
-
[isim]
Gücünden yararlanmak için elde edilen buhar, istim
- KİLİM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Döşeme, divan gibi yerlere serilen, genellikle desenli, havsız, kalın, kıl veya yün dokuma
- "Dikmen Yıldızı'nın gözleri yerdeki kırmızı sarı çubuklu kilime takıldı." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Döşeme, divan gibi yerlere serilen, genellikle desenli, havsız, kalın, kıl veya yün dokuma
- KLİMA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Soğuk veya sıcak hava vererek kapalı bir yerin havasını değiştiren elektrikli araç, iklimleme cihazı
-
[isim]
Soğuk veya sıcak hava vererek kapalı bir yerin havasını değiştiren elektrikli araç, iklimleme cihazı
- BİLİM
-
-
[isim]
Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim
- "Benim sizden istediğim Türkçe yardım, bazı eski yazılı bilim ve tarih gibi ciddi eserleri bana okumanızdır." (Halide Edip Adıvar)
-
Genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren yöntemli ve dizgesel bilgi
-
Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir amaca yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma süreci
-
[isim]
Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim
- TALİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Öğretim
-
Alıştırma
- "Sudan çıktıktan sonra tabanca ile nişan talimi yapardık." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Uygulamalı olarak yapılan askerlik eğitimi
- "Eğil dağlar, eğil üstünden aşam / Yeni talim çıkmış varam alışam." (Halk türküsü)
-
[isim]
Öğretim
- LİMON
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Turunçgillerden, 3-5 m yükseklikte, kışın yapraklarını dökmeyen, beyaz çiçekli bir ağaç (Citrus limonum)
- "Benzi limon gibi sararmaya, gözleri ateş gibi parlamaya başladı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bu ağacın sarı renkli, kabuğu kokulu, suyu ekşi meyvesi, sulu zırtlak
-
[isim]
Turunçgillerden, 3-5 m yükseklikte, kışın yapraklarını dökmeyen, beyaz çiçekli bir ağaç (Citrus limonum)
- SALİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Esen, sağlam
-
Sakin, huzurlu
- "Ben kahveye salim kafayla, serinkanlılıkla düşünmek için gittim." (Zeyyat Selimoğlu)
-
[sıfat]
Esen, sağlam
- MİLİM
-
-
[isim]
Milimetre
-
[zarf]
En küçük veya en az miktarda
-
[isim]
Milimetre
- LİMİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sınır
-
[isim]
Sınır