İçinde kul olan 6 harfli 18 kelime var. İçerisinde KUL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kul olan kelimeler listesine ya da Sonu kul ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KULLUK

  1. [isim] Kul olma durumu, kölelik, ubudiyet
    • "Tanzimat, ... Türkleri de asılmaktan veya malları mülkleri müsadere edilmekten, düpedüz kulluktan kurtarma hareketi idi." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Kulun yaptığı iş
  3. Karakol

KULLAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İplik üzerine sırma sarmaya yarar bir dolap
  2. Bir tür menteşe

KULPLU

  1. [sıfat] Kulpu olan, kulpu bulunan
    • "Kulplu bardak."
    • "Kulplu altın."

OKULLU

  1. [isim] Bir okula devam eden kimse, öğrenci

KULVAR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yarışlarda her yarışçıya ayrılan şerit
  2. Alan

KULELİ
...
MENKUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir yerden bir yere taşınabilen (mal)
  2. Ağızdan ağıza geçerek gelmiş, söylenegelmiş
    • "Kerameti kendinden menkul şeyhler gibi bu armağanlar onların eksik olan kabiliyetlerinin bir çeşit icazeti oluyor." (Haldun Taner)
  3. [isim] Taşınır

DOKULU

  1. [sıfat] Dokusu olan

SOKULU

  1. [sıfat] Sokulmuş olan
    • "... tokmağın altındaki kilitte bir sarı pirinç anahtar sokulu idi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. [zarf] Sokulmuş olarak

UYKULU

  1. [sıfat] Uyku gereksinimi olan
    • "Gözleri her zaman uykuludur." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [zarf] Uyku sersemi olarak

KULÜBE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kerpiç, saman veya ağaçtan yapılmış küçük, basit, ilkel ev
    • "Ahırların öteki yamacında bir bahçıvan kulübesi vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Bir yeri beklemekle görevli kimsenin içinde bulunduğu küçük barınak
    • "Nöbetçi kulübesi."
  3. Hayvanlar için yapılmış barınak
    • "Köpek kulübesi."
  4. Alçak gönüllülük göstermek amacıyla "ev" anlamında kullanılan bir söz

UTKULU

  1. [sıfat] Muzaffer

KAKULE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zencefilgillerden, sıcak iklimlerde yetişen güzel kokulu bir bitki (Elettaria cardamomum)
  2. Bu bitkinin bahar olarak kullanılan tohumu

KULUNÇ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Şiddetli omuz ve sırt ağrısı
    • "Nefesi, kulunca, sıtmaya, havaleye, saraya, çarpıntıya birebirmiş." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
    • "Ayağıma fena kulunç girdi, diye topallayarak onları takip etti." (Burhan Felek)

KOKULU

  1. [sıfat] Kokusu olan
    • "Perilerin kızgınlığını yatıştırmak için ceplerinde birçok kokulu otlar, tohumlar, üzerlikler taşıyordum." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

MAKULE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Takım, çeşit
  2. Ulam

KULYUÇ

  1. [isim] Geniş ve derin ağızlı mağara

ŞAKULİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Çekülle ilgili
  2. Düşey

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü