İçinde KAS geçen 9 harfli kelimeler

İçinde kas olan 9 harfli 29 kelime var. İçerisinde KAS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kas olan kelimeler listesine ya da Sonu kas ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

A K S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AKS, ASK, KAS, SAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KASABACIK

1. [isim] Küçük kasaba
   • "Edirne'yle İstanbul arasındaki kasabacıklardan birinde yaşıyoruz." (Memduh Şevket Esendal)

KASAPHANE

Kelime Kökeni : Arapça

1. [isim] Kesimevi, mezbaha, kanara

KASELETME

...

VESİKASIZ

1. [sıfat] Vesikası olmayan

KASTANYET

Kelime Kökeni : Fransızca

1. [isim] Parmaklara takılarak çalınan bir tür zil

KASITLICA

...

MÜTEKASİF

...

KASKETSİZ

1. [sıfat] Kasketi olmayan
   • "Başı kasketsiz, ayakları çıplak, şehri gezmeye başladı." (Sait Faik Abasıyanık)

KASALAMAK

1. [-i] Kasalara yerleştirmek

KASVETSİZ

1. [sıfat] Sıkıntısız, iç sıkmayan
   • "Mermer tezgâhlara vurdukları zamanki kasvetsiz hâllerini burada kaybeder, burada şairleşirler." (Sait Faik Abasıyanık)

MAKASLAMA

1. [isim] Makaslamak işi
2. [zarf] Çaprazlama

KASINTILI

1. [sıfat] Kasıntısı olan
2. Büyüklenen, kurumlu, kibirli, gururlu

KASIMPATI

1. [isim] Birleşikgillerden, çiçekleri iri, katmerli ve türlü renkte, sonbahardan kışa değin açan bir süs bitkisi, krizantem (Chrysanthemum)

KASACILIK

1. [isim] Kasacı olma durumu

KASAVETLİ

1. [sıfat] Üzüntülü, sıkıntılı, tasalı, kaygılı
   • "... oğullarından biri, sanki bir ölüm haberi getirir gibi kasavetli bir yüzle yanına sokuldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

NATIKASIZ

1. [sıfat] Natıkası olmayan

KASTETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

1. [-i] Amaçlamak, amaç olarak almak
   • "... ev deyince kasabada dört beş tane zengin evini kastediyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
2. Demek istemek
3. [-e] Kötülük etmek, kıymak, zarar vermeyi istemek
   • "İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler." (Atatürk)

FALAKASIZ

1. [sıfat] Falakası olmayan

KASTIRMAK

...

TABAKASIZ

1. [sıfat] Tabakası olmayan