İçinde kas olan 7 harfli 30 kelime var. İçerisinde KAS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında kas olan kelimeler listesine ya da Sonu kas ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AKS, ASK, KAS, SAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TOKASIZ

  1. [sıfat] Tokası olmayan

MAKASÇI

  1. [isim] Makas yapan veya satan kimse
  2. Demir yollarında makasları açıp kapayarak trenlere yol veren görevli

KASİYER

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Kasa başında oturarak para alıp kasa fişi veren kimse, kasadar

KASILMA

  1. [isim] Kasılmak işi, büzülme, takallüs

MAKASLI

  1. [sıfat] Makası olan

RAKKASE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Raksı meslek edinmiş kadın
    • "Çeşitli gösteriler arasında bir rakkase vardı." (Tarık Buğra)

BAŞKASI

  1. [zamir] Diğer bir kişi, herhangi bir kimse, diğeri, ötekisi
    • "Bir başkasını gönderir, soruşturmayı daha da derinleştirirlerdi." (Erhan Bener)

KASKOLU
...
KASKATI

  1. [sıfat] Çok katı
    • "Kaskatı vücudumla kalakaldım."
    • "Kaskatı kesilmiş vücudu, suyun hafif akıntısına uyarak yavaş yavaş uzaklaştı." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [zarf] Kıpırdamaksızın, hareketsiz veya donmuş olarak
    • "Evin önünde kaskatı duruyordu."
  3. Acımasız, hoşgörüsüz

ZEKASIZ
...
CAKASIZ

  1. [sıfat] Cakası olmayan

MUKASSİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Sıkıntılı, sıkıntı verici, bunaltıcı
    • "Meyhane mukassi görünür taşradan amma / Bir başka ferah, başka letafet var içinde." (Nedim)

KASADAR

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Ticari kuruluşlarda kasada oturarak para alıp veren kimse

ARKASIZ

  1. [sıfat] Arkası olmayan
  2. Koruyanı olmayan, koruyucusu, dayanağı olmayan

KASIRGA

  1. [isim] Rüzgâr çizelgesinde hızı 64 veya daha fazla deniz mili olan ve kuvveti 12 ile gösterilen rüzgâr
    • "Bu ağaç yalnız büyük bir kasırga ile silkeleniyor." (Peyami Safa)
  2. Duyguların patlak verişi, büyük heyecan, coşku
    • "Bu, içimdeki şiiri, kasırgayı, hemen dindirdi." (Halide Edip Adıvar)

KASITLI

  1. [sıfat] İsteyerek, bilerek yapılan, maksatlı

TEKASÜL
...
KASALIK

  1. [isim] Kasa yapımına elverişli ince dilinmiş tahta

KASINTI

  1. [isim] Giyeceği daraltmak veya kısaltmak için yapılan eğreti dikiş
    • "Bu kolun kasıntısını sökmeli."
  2. Büyüklenme, kurum, gurur
  3. [sıfat] Büyüklenen, gururlanan ve bunu davranışlarıyla belli eden (kimse)

KASAVET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üzüntü, tasa, kaygı, sıkıntı
    • "Dövüşen yiğitler de boyanır kana / Kasavet mi çeker seni doğuran ana." (H. Türküsü)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü