İçinde ese olan 7 harfli 26 kelime var. İçerisinde ESE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ese olan kelimeler listesine ya da Sonu ese ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E E S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

ES, SE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TÖRESEL

  1. [sıfat] Törel
    • "Şu 70'li yılların incelenmesi töresel olarak tam bir çöküntü tablosu ile karşı karşıya bırakır bizi." (Necati Cumalı)

KÜRESEL

  1. [sıfat] Küre ile ilgili olan
  2. Küre biçiminde olan, kürevi
  3. Dünya ölçüsünde geniş bir bakış açısıyla benimsenen, global

İLKESEL

  1. [sıfat] İlke ile ilgili

TESELLİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Avunma, avuntu, avunç
    • "Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile / Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Uyanınca işin hakikat olmadığını anlayıp teselli buldu." (Haldun Taner)
    • "Ne de olsa kadın kısmı teselli etmesini daha iyi bilirdi." (Haldun Taner)
    • "Zehra Hanım, Tevfik'in ebesiydi ve onu çok severdi, arkasını sıvadı, teselli verdi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Piyangoda büyük ikramiyeyi kaybeden en yakın numaralara yapılan ödeme
    • "Teselli ikramiyesi."

İMGESEL

  1. [sıfat] İmge ile ilgili, hayalî

RESESİF

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Çekinik

ŞAHESER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kendi türünde mükemmel olan, üstün ve kalıcı nitelikte eser, başyapıt, başeser
    • "Herkes, mektep müdürü dâhil, bu resmin bir şaheser olduğuna kaniydi." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Şu millî savaş içinde köy kadını başlı başına bir tarih, bir şaheser yaratıyor." (Aka Gündüz)
  2. [sıfat] Değeri üstün olan, üstün nitelikli

ESERSİZ
...
ESENLER
...
BAŞESER

Kelime Kökeni : Türkçe

  1. [isim] Şaheser

KESEDAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Zengin kimselerin parasını yöneten ve gerekli harcamaları yapan kimse, vekilharç
  2. Esnafın gelirlerini toplayıp kimse

KESEKLİ

  1. [sıfat] Parça parça kabarmış olan (toprak)

KESESİZ

  1. [sıfat] Kesesi olmayan

MEDRESE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İslam ülkelerinde, genellikle İslam dini kurallarına uygun bilimlerin okutulduğu yer
    • "Geceleri de ya bir cami ya da bir medrese köşesinde kıvrılır yatarmış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Fakülte

DESENLİ

  1. [sıfat] Desenlerle süslü olan

NEVESER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Klasik Türk müziğinde birleşik bir makam

HENDESE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Geometri

DESENCİ

  1. [isim] Desen ile uğraşan kimse

VESVESE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kuruntu
    • "Etrafı su olduğu için acaba kökünü bırakıp yüzüverir mi, diye içime bir vesvese girer." (Burhan Felek)

KESENEK

  1. [isim] Görevlilerin aylıklarından her ay belli oranda kesilip bir sosyal güvenlik kurumuna yatırılan para
    • "Emeklilik maaşı sade bir vefa borcu değil, ömür boyu bu maksatla toplanmış keseneklerin aylık hâlinde geri verilmesi." (Haldun Taner)
  2. Fabrika, çiftlik vb. gelir kaynaklarının gelirini satın alma işi, iltizam

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü