İçinde ef olan 6 harfli 64 kelime var. İçerisinde EF bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ef olan kelimeler listesine ya da Sonu ef ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E F Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

FE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DEFANS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Savunma

KÜNEFE

  1. [isim] Sıcak yenilen bir çeşit peynirli tel kadayıf

CEFALI

  1. [sıfat] Sıkıntı, eziyet çekilen
    • "Bedia için hazin ve cefalı bir hayat başladı." (Peyami Safa)
  2. Sıkıntıya, eziyete katlanmış veya katlanan

DEFTER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Genellikle hafif bir kapak içerisinde, yazı yazmak için bir araya tutturulmuş kâğıt yaprakları
    • "Nikâh memurunun masasında, biraz sonra imzalayacakları defter vardı." (Suat Derviş)
    • "Bir defterler tutardı, bayılırdık." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Ondan vazgeçiniz artık. O buranın defterinden silindi gibi bir şey oldu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
    • "Sevmek, inanmak, bağlanmak gibi şeyler defterinde yoktu." (Tarık Buğra)

ŞEREFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Minarenin gövdesini çepeçevre dolaşan, korkuluklu, ezan okunan yer
    • "İstanbul'un kandilleri bile yanmayan şerefelerinde eski ışıkları arar." (Ruşen Eşref Ünaydın)

TEFHİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlatma, bildirme
    • "Hâkim, kararını tefhim etti."

HANEFİ
...
ESEFLE

  1. [zarf] Üzülerek, acınarak
    • "Gencecik karısı varken ... diye esefle başını salladı." (Nezihe Araz)

SEFERİ
...
KEFERE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Müslüman olmayanlar, kâfirler
    • "Kefereye aldırmayın, hâlden anlar heriflerdir." (Peyami Safa)

EFELİK

  1. [isim] Efe olma durumu
  2. Kabadayılık

DEFİLE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Giyecekleri tanıtmak amacıyla mankenlerin yaptıkları gösteri, giyim gösterisi
    • "Bir moda salonunda defileye bakıyormuşçasına baştan ayağa kadar süzdüğünü fark ettim." (Refik Halit Karay)

ESEFLİ

  1. [sıfat] Üzüntülü, tasalı, kaygılı
    • "Cevat'ın yüreğinde esefli bir duygu başkaldırıyordu." (Cahit Uçuk)

EFLANİ
...
TEFRİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Herhangi bir konuda geride kalma, yeterli ölçüde olmama durumu, ifrat karşıtı

MEFTUN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Tutkun, gönül vermiş, vurulmuş
    • "Şehriban'a hayran, meftun, mecnunca bağlı idim." (Refik Halit Karay)

BİVEFA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Sevgisine bağlı olmayan, vefasız

TEFEÜL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Fal açma, fala bakma
    • "Kış geceleri divanlardan tefeül ederdik." (Ömer Seyfettin)
  2. Uğur sayma, hayra yorma

TEFCİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Akaçlama, drenaj

MEFRUŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Döşeli

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü