İçinde ebe olan 8 harfli 36 kelime var. İçerisinde EBE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ebe olan kelimeler listesine ya da Sonu ebe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

B E E Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

EBE

2 Harfli Kelimeler

BE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞEBEKLİK

  1. [isim] Şebek olma durumu

PORTBEBE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bebekleri kucakta, elde ve sırtta taşımak için kullanılan çanta

TEBEDDÜL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir durumdan başka bir duruma geçme, değişme
    • "Onu deli ve meraklı bilen komşular, bu tebeddüle şaşıyorlardı." (Ömer Seyfettin)

TEBESSÜM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gülümseme
    • "O şimdilik dudağında acı bir tebessümle yalnız bana bakıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

ZEBERCET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sarı renkte ve cam parlaklığında, doğal demir ve magnezyum silikat, krizolit

TEBELLÜR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Billurlaşma
  2. Belirme
    • "Müzakeremiz neticesinde de kuvvetli bir hükûmet esası tebellür etmiş bulunuyor." (Memduh Şevket Esendal)

MUHASEBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hesaplaşma, karşılıklı hesap görme
  2. Hesap işleriyle uğraşma
  3. Hesapların bütünü
  4. Hesap işlerinin yürütüldüğü yer, saymanlık
    • "Nedir bu benim çilem / Hesap bilmem / Muhasebede memurum." (Oktay Rifat)

EBELEYİŞ

  1. [isim] Ebeleme işi veya biçimi

İLELEBET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Sonsuza değin, sürgit
    • "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir." (Atatürk)

GEBEŞLİK

  1. [isim] Gebeş olma durumu

ŞEBEKLER

  1. [isim] Primatların alt takımı

TEBELLÜĞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bildirimi alma

EBEDİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sonsuzluk
    • "Bu iyiliğini ebediyete kadar unutmayacaktı." (Cahit Uçuk)

BEBERUHİ

  1. [isim] Sevimsiz, budala, bücür erkek

KALEBENT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kale dışına çıkmamaya hüküm giyen suçlu
    • "Jön Türklerle alakası var diye, insanı dünyanın öbür ucuna kalebent ediverirler." (Sermet Muhtar Alus)

SEBEPSİZ

  1. [sıfat] Sebebi olmayan, nedensiz
    • "Sebepsiz bir öfke."
  2. [zarf] Bir sebebi olmadan
    • "Bazen gece yarıları uyuyamıyorum ve sebepsiz korkuyorum." (Peyami Safa)

GEBERMEK

  1. [nsz] Kötü bir biçimde ölmek
    • "Kayıkla gelip kurtarmasalardı satlıcandan geberecektim." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Biz geberip gitsek yüz sene sonra evlat ve ahbabımızdan bu parayı tahsil ederler." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Bir kimseye aşırı ilgi, istek ve yakınlık duymak

GEBERTME

  1. [isim] Gebertmek işi

TEBERRÜK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Uğur sayma

DEREBEYİ

  1. [isim] Topraklarını derebeylik düzenine göre yöneten kimse, kont
  2. Zorba
    • "Sende bir şarklı derebeyi ruhunun saklı olmasından korkar." (Peyami Safa)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü