İçinde dost olan 11 kelime var. İçerisinde DOST bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında dost olan kelimeler listesine ya da Sonu dost ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
DOSTLAŞMAK, DOSTSUZLUK, ZENDOSTLUK
DOSTLAŞMA, GELENDOST
DOSTANE, DOSTLUK, DOSTSUZ, ZENDOST
DOSTÇA
DOST
D O S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
DOST
3 Harfli Kelimeler
TOS
2 Harfli Kelimeler
DO, OD, OT
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZENDOSTLUK
-
-
[isim]
Zamparalık
- "Hatta bir gecelik zendostlukta bile temkin ve ketumiyet severim." (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Zamparalık
- DOSTLAŞMAK
-
-
[nsz]
Dost durumuna gelmek, dost olmak
-
[nsz]
Dost durumuna gelmek, dost olmak
- DOSTSUZLUK
-
-
[isim]
Dostsuz olma durumu
-
[isim]
Dostsuz olma durumu
- GELENDOST
- ...
- DOSTLAŞMA
-
-
[isim]
Dostlaşmak işi veya durumu
-
[isim]
Dostlaşmak işi veya durumu
- ZENDOST
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Zampara
-
[sıfat]
Zampara
- DOSTLUK
-
-
[isim]
Dost olma durumu
- "Lokanta müşterisi hanımlardan kendi kendine tanıştığı, konuştuğu, dostluk ettiği hanımlar var!" (Memduh Şevket Esendal)
-
Dostça davranış
- "Kayınpederinden gördüğü dostluğa karşı kendisine bir yazlık takım ısmarladı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Dost olma durumu
- DOSTANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Dostça
- "Bu mağazaya girdiğimiz vakit güler yüzlü ve çok dostane kabul edildik." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[zarf]
Dostça
- DOSTSUZ
-
-
[sıfat]
Dostu olmayan
-
[sıfat]
Dostu olmayan
- DOSTÇA
-
-
[sıfat]
Dosta yakışır, dost gibi
- "Gerçekten dostça bir sohbet oldu, epeyce uzun sürdü." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
Dosta yakışır biçimde, dostane
-
[sıfat]
Dosta yakışır, dost gibi
- DOST
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Sevilen, güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi görüşülen kimse, düşman karşıtı
- "Dostlar beni hatırlasın." (Âşık Veysel)
- "Yolda iki dost edinip on gün birisinin, on gün ötekinin erzak torbasından karnını doyurdu." (Falih Rıfkı Atay)
- "Otelde tanıdıkları içinde en çok sevdiği Edibe Hanım, kendi kendine bulup dost olduğu bir genç hanım." (Memduh Şevket Esendal)
- "Doğrusu böyle bir düğün dostlar başınaydı. Arkadaşları arasında, günlerden beri hep bunun lafı ediliyordu." (R. Çalapala)
-
Erkek veya kadının evlilik dışı ilişki kurduğu kimse, zamazingo
- "Bir dostu vardı, belalı, çapkın bir delikanlı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Sahibine sevgi gösteren hayvan
- "Köpek insan dostudur."
-
Bir şeye aşırı ilgi duyan, koruyan kimse
- "Kitap dostu."
-
[sıfat]
İyi geçinen, aralarında iyi ilişki bulunan
- "Yüzleri tatlı, dilleri tatlı, dost insanlardı bunlar." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Sevilen, güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi görüşülen kimse, düşman karşıtı