İçinde bel olan 9 harfli 36 kelime var. İçerisinde BEL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında bel olan kelimeler listesine ya da Sonu bel ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
B E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BEL, LEB
2 Harfli Kelimeler
BE, EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BELLETİCİ
-
-
[isim]
Çalıştırıcı, öğretici, belletmen, müzakereci
-
[isim]
Çalıştırıcı, öğretici, belletmen, müzakereci
- İŞKEMBELİ
-
-
[sıfat]
İşkembesi olan
-
İçinde işkembe bulunan (çorba, yemek)
-
[sıfat]
İşkembesi olan
- DEBELENİŞ
-
-
[isim]
Debelenme işi veya biçimi
- "İster misin, kadın, penceresinden onun debelenişini izlemiş olsun." (Haldun Taner)
-
[isim]
Debelenme işi veya biçimi
- BELGİNLİK
-
-
[isim]
Belgin olma durumu, sarahat
-
[isim]
Belgin olma durumu, sarahat
- BELAGATLİ
-
-
[sıfat]
Belagati olan
-
[sıfat]
Belagati olan
- DARBELEME
-
-
[isim]
Darbelemek işi
-
[isim]
Darbelemek işi
- SOBELEMEK
-
-
[-i]
"Sobe" diyerek ebeden önce kararlaştırılmış yere ulaşıldığını bildirmek
-
Yakalamak
-
[-i]
"Sobe" diyerek ebeden önce kararlaştırılmış yere ulaşıldığını bildirmek
- OTLUKBELİ
- ...
- ENGEBELİK
-
-
[isim]
Engebeli olma durumu
-
Engebe
- "Anadolu'nun engebeliğini gösteren bir harita."
-
[isim]
Engebeli olma durumu
- TEMBELLİK
-
-
[isim]
Tembel olma durumu veya tembelce davranış
- "İnsanlığın saygınlığı ile uyuşmayan tek şey tembelliktir." (Haldun Taner)
- "Lâmi'nin bazı tembelliği tutuyor, öğleye kadar evden çıkmıyor." (Peyami Safa)
-
[isim]
Tembel olma durumu veya tembelce davranış
- BELGİLEME
-
-
[isim]
Belgilemek işi
-
[isim]
Belgilemek işi
- BELLEKSİZ
-
-
[sıfat]
Belleği olmayan
-
[sıfat]
Belleği olmayan
- DEBDEBELİ
-
-
[sıfat]
Görkemli, gösterişli
- "Mustafa bu debdebeli hayata ilk defa giriyordu." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Görkemli, gösterişli
- BELİTLEME
-
-
[isim]
Belitlemek işi
-
Tümden gelişimci bir bilime esas olacak belit sistemi
-
[isim]
Belitlemek işi
- BELLETMEN
-
-
[isim]
Eğitim kurumlarında etütleri denetleyen kimse, belletici
-
[isim]
Eğitim kurumlarında etütleri denetleyen kimse, belletici
- BELLENMEK
-
-
[nsz]
Belleme (I) işine konu olmak, öğrenilmek
-
[nsz]
Belleme (I) işine konu olmak, öğrenilmek
- MÜSTAKBEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İleri bir tarihte beklenen, gelecek
- "Nasfet ve merhamet dilenmek gibi bir prensip yoktur. Türk milleti, Türkiye'nin müstakbel çocukları, bunu, bir an hatırdan çıkarmamalıdırlar." (Atatürk)
-
[sıfat]
İleri bir tarihte beklenen, gelecek
- BELİRTMEK
-
-
[-i]
Açıklamak, tebarüz ettirmek
- "Üzüntülerini, kırgınlıklarını dudak büküp susarak belirtir." (Necati Cumalı)
-
[-i]
Açıklamak, tebarüz ettirmek
- TALEBELİK
-
-
[isim]
Öğrencilik
-
[isim]
Öğrencilik
- BELİRLEME
-
-
[isim]
Belirlemek işi, tayin
- "Bunları kesin olarak belirlemeye çalışalım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Belirlemek işi, tayin