İçinde olan 8 harfli 326 kelime var. İçerisinde AŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aş olan kelimeler listesine ya da Sonu aş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DIRLAŞMA

  1. [isim] Dırlaşmak işi

BAĞLAŞIM

  1. [isim] Eşleme
  2. Aralarında ortak çıkar bulunan devletler ilişkisi
  3. Bir dizgenin veya alt dizgenin başka bir dizge üzerindeki etkisi

OYDAŞMAK

  1. [nsz] Düşünce birliği içerisinde olmak

TAŞITMAK

  1. [-i] Taşıma işini yaptırmak
    • "Bir gün gelip ölülerimizi parayla taşıtacağımızda şüphe yok, diye düşünüyordum." (Memduh Şevket Esendal)

HAŞVİYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sözde ve yazıda gereksiz olan bölümler

BAŞLANIŞ
...
BAŞYAPIT

  1. [isim] Şaheser
    • "Sinan şimdi sağ olsaydı, ne başyapıtlar yaratırdı acaba?" (Aydın Boysan)

TAŞKIRAN

  1. [isim] Taşkıran otu

TOPLAŞIK

  1. [sıfat] Bir araya getirilmiş, toplu hâle getirilmiş

YARAŞMAK

  1. [nsz] Yakışmak, uymak
    • "Gözlerim koyu olduğu için kuyruklu sürme, bana pek yaraşır." (Sermet Muhtar Alus)
  2. Yatkın olmak
    • "Söylenen sözü anlıyor, eli hemen her işe yaraşıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)

DOLAŞMAK

  1. [nsz] Gezmek, gezinmek
    • "Belki otuz defa belki kırk defa, otelin merdivenlerini inip çıkıyor, her yeri dolaşıyor." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Doğru gitmeyip yolu uzatmak
    • "Bu yoldan giderseniz çok dolaşırsınız."
  3. Dönüp başka bir yönden gelmek
    • "Dolaş da arka kapıdan gel."
  4. Kan, damarlarda yer değiştirmek
    • "Damarlarında aynı kan dolaşıyor."
  5. Saç, iplik vb. şeyler birbirine karışarak güç çözülür duruma gelmek
    • "Saçları taranmamaktan dolaşmış."
  6. [-i] Bir yeri belli bir amaçla gezmek
    • "Müzeleri dolaşmak."
  7. Denetlemek amacıyla bir yeri gezmek
  8. Nefes, el bir şey üzerinde hafifçe hareket etmek
  9. Gezinmek
  10. Çok kimse tarafından söylenmek
  11. Belirmek
    • "Başında dolaşan bir tehlikeden bahsediyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

HAŞLANMA

  1. [isim] Haşlanmak işi

RUSLAŞMA
...
SALAŞPUR

  1. [isim] Seyrek dokunmuş, astarlık ince bez
    • "Yalnız belinden fazla olarak murdar bir salaşpur sarkıyor." (Refik Halit Karay)

BAĞLAŞIK

  1. [sıfat] Aralarında anlaşma veya sözleşme sağlanmış olan (kimse veya topluluk), müttefik
  2. Sonuç, sebep gibi birbiriyle sıkı sıkıya bağlı ve karşılıklı bağımlı olan (nesne, terim)

ANAVAŞYA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Göçücü balıkların Akdeniz'den Karadeniz'e çıkması, katavaşya karşıtı

LOŞLAŞMA

  1. [isim] Loşlaşmak işi

ULAŞILMA

  1. [isim] Ulaşılmak işi

YANAŞMAK

  1. [-e] Bir şeyin, bir kimsenin yanına gelmek
    • "Usulca avluya indim, rafa doğru yanaştım." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Vapur, kayık vb. kıyıya varmak
    • "Günün birinde kocaman bir motor Santa Maria'ya yanaştı, içinden çıkan bir subay muhafızlarla uzun uzun görüştü." (Refik Halit Karay)
  3. Karışmak, ilgilenmek, istek göstermek
    • "Ali Mehmet Bey, cihetlere yanaşacak kimselerden değildir." (Sermet Muhtar Alus)
  4. [nsz] İlişki kurmak
    • "Vahşi ve utangaç olduğu için pek yanaşmaz." (Reşat Nuri Güntekin)

SIVAŞMAK

  1. [-e] Bulaşmak, üstüne sürülmek
  2. [nsz] Sıvık veya sıvışık bir duruma gelmek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü