İçinde olan 5 harfli 86 kelime var. İçerisinde AŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aş olan kelimeler listesine ya da Sonu aş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DALAŞ

  1. [isim] Kavga, gürültülü bağrışıp çağrışma

LAVAŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Mayalı hamurdan tandırda pişirilerek yapılan ve yapıldığı yere göre büyüklüğü değişen ince ekmek türü
  2. Yufka inceliğinde açılmış uzun sade pide

HAŞIR
...
AŞKIN

  1. [sıfat] Belli bir süreyi aşmış, ötesine geçmiş
    • "Sakalı kır, yaşı elliyi aşkın fakat dinçti." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Benzerlerinden üstün
  3. Çok, fazla

HAŞİŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hint kenevirinden çıkarılan esrar
  2. Kuru ot

AŞARİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ondalık

HAŞİV

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Doldurma
  2. Yazıyı veya konuşmayı gereksiz ayrıntılarla uzatma

KAŞIK

  1. [isim] Sulu veya bazı ufak taneli yiyecekleri ağza götürmeye yarayan saplı sofra aracı
    • "Hastalanınca yüzü kaşık kadar kaldı."
    • "Gençler tarhana aşına kaşık salladılar." (Nezihe Araz)
  2. Ucu iğneli kaşık biçimindeki olta

AŞEVİ

  1. [isim] Lokanta
  2. Yoksullara parasız yemek yedirilen veya dağıtılan yer, aşhane
  3. Düğün, nişan vb. toplantılarda, verilecek yemekleri hazırlamak için geçici olarak mutfak gibi kullanılan yer
  4. Tekkelerde yemek pişirilen yer

NAŞİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yayımcı
  2. [sıfat] Yayan, saçan

AŞILI

  1. [sıfat] Herhangi bir hastalığa karşı aşılanmış olan (kimse)
    • "Tifoya karşı aşılı kimse."
  2. Kendisine aşı yapılmış (bitki)

TIRAŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Saç veya sakalı kesme işi, yülüme
    • "Tıraştan sonra da bıyık, sakal yerleri belli olurdu." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Ve hele kaybedilecek zaman yüzünden ya tıraş olmaya ya da temizlenmeye vakit kalmazsa..." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Erkek saçını belli bir biçim vererek kesme
    • "Asker tıraşı."
  3. Kesilme ve kazınma zamanı gelmiş saç ve sakal
    • "Üç günlük tıraşıyla hasta yatıyordu."
  4. Bir şeyin üzerindeki pürüzleri alma, belli bir biçim vermek için yontma
  5. Yalan, asılsız, bıktırıcı söz
    • "Bırak tıraşı, doğru konuş."

BAŞLI

  1. [sıfat] Başı olan
    • "O zaman kırmızı başlı kibritler vardı ya." (Peyami Safa)

BULAŞ
...
YAŞIT

  1. Aynı yaşta olan kimselerden her biri
    • "Sevim, yaşıtlarından boylu, inanılmayacak kadar çevik bir kızdı." (Atilla İlhan)

NAŞAD
...
ÇAŞIT

  1. [isim] Ajan
  2. Ara bozmak amacıyla söz taşıyan kimse

GULAŞ

Kelime Kökeni : Macarca

  1. [isim] Etli, salçalı bir Macar yemeği

AŞIRI

  1. [sıfat] Alışılan veya dayanılabilen dereceden çok daha fazla, taşkın
    • "Ticaret az gelişmiş toplumlarda aşırı bir gelişme gösterir." (Oktay Rifat)
  2. Bir şeye gereğinden çok fazla bağlanan, önem veren, müfrit, ekstrem
  3. Gereğinden fazla, çok
  4. [zarf] Ötede, ötesinde
    • "İki ev aşırı."
  5. [zarf] Gereğinden fazla olarak, çokça
    • "Çocuk aşırı üzülüyor."

SAVAŞ

  1. [isim] Devletlerin diplomatik ilişkilerini keserek giriştikleri silahlı mücadele, harp, cenk
  2. Uğraşma, kavga, mücadele
    • "Softalığa savaş açan ilk laikler orada toplanmıştır." (Yusuf Ziya Ortaç)
  3. Hayvanların birbirleriyle yaptığı mücadele
    • "Kartallarla leyleklerin savaşı."
  4. Bir şeyi ortadan kaldırmak, yok etmek amacıyla girişilen mücadele
    • "Veremle savaş."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü