İçinde azı olan 7 harfli 37 kelime var. İçerisinde AZI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında azı olan kelimeler listesine ya da Sonu azı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AZI
2 Harfli Kelimeler
AZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAZIMAK
-
-
[-i]
Bir aleti sürterek bir şeyin yüzündeki tabakayı kaldırmak
- "Tahtanın boyasını kazımak."
-
Bir araç kullanarak silmek, çıkarmak
- "O daktilo yanlışını iğneyle kazıyarak düzeltebilirsin."
-
Sertçe ovmak
-
Tıraş etmek
- "Sakalını kazımak."
-
[nsz]
Metal bir yüzey üstüne sert bir araçla şekil çizmek, yazı yazmak, nakşetmek
- "Mühür kazımak."
-
Aslını, kökünü çok detaylı araştırmak
- "Avrupalılar, medeni bir adamı kazıyacak olursanız altında gorili bulursunuz, derler." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Vücuttaki yabancı bir cismi hasta, zararlı veya istenmeyen bir organı almak, temizlemek, yok etmek
- "Çıbanı kazıyarak aldılar."
-
[-i]
Bir aleti sürterek bir şeyin yüzündeki tabakayı kaldırmak
- AZIŞMAK
-
-
[nsz]
Gittikçe kızışmak, şiddetlenmek
- "Kavga azıştı."
-
[nsz]
Gittikçe kızışmak, şiddetlenmek
- YAZILIŞ
-
-
[isim]
Yazılma işi veya biçimi
-
[isim]
Yazılma işi veya biçimi
- YAZILIM
-
-
[isim]
Bir bilgisayarda donanıma hayat veren ve bilgi işlemde kullanılan programlar, yordamlar, programlama dilleri ve belgelemelerin tümü
- "Yazılım mühendisleri."
-
[isim]
Bir bilgisayarda donanıma hayat veren ve bilgi işlemde kullanılan programlar, yordamlar, programlama dilleri ve belgelemelerin tümü
- HAZIRCI
-
-
[isim]
Hazır giysi satılan yer veya satan kimse
- "Arkalarında hazırcı mağazalarından alınmış pahalı elbiseler vardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Emek harcamadan her şeyi hazır olarak elde etmek isteyen kimse
-
[isim]
Hazır giysi satılan yer veya satan kimse
- HAZIMLI
-
-
[sıfat]
Yersiz davranışlara, dokunaklı sözlere aldırmayan, içi geniş (kimse)
-
Benimseyen, katlanan, kabullenen
- "Bektaş sakin, duru, hazımlı cevap veriyor, açıklama yapıyordu." (Nezihe Araz)
-
[sıfat]
Yersiz davranışlara, dokunaklı sözlere aldırmayan, içi geniş (kimse)
- TELYAZI
-
-
[isim]
Telgraf
-
[isim]
Telgraf
- LEVAZIM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değişik iş kollarında gerekli olan şeyler, araç ve gereçler
- "Anadolu şehirleri, kasabaları, köyleri harıl harıl levazım gönderdiler." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Gerekli araç ve gereçleri sağlayan büro
- "Hayri Efendi ayakta bekledi, müsteşar kâğıdı okudu, levazım müdürü ile konuştu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Ordunun lojistik hizmetinde bulunan bütün malzeme veya bu malzemeyi sağlayan bölüm
- "Sağlık, levazım gibi geri hizmetlerde çalıştırılıyor, sedye, karavana taşıyorduk." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Değişik iş kollarında gerekli olan şeyler, araç ve gereçler
- MÜLAZIM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir işe girmek için bir süre parasız olarak o işe devam eden
-
[isim]
Teğmen
-
[sıfat]
Bir işe girmek için bir süre parasız olarak o işe devam eden
- KAZIYIŞ
-
-
[isim]
Kazıma işi veya biçimi
-
[isim]
Kazıma işi veya biçimi
- TAZILIK
- ...
- KAZILIŞ
-
-
[isim]
Kazılma işi veya biçimi
-
[isim]
Kazılma işi veya biçimi
- BOZYAZI
- ...
- MAZILIK
-
-
[isim]
Mazı ağaçlarının çok olduğu yer
-
[isim]
Mazı ağaçlarının çok olduğu yer
- AZITMAK
-
-
[-i]
Azgın duruma getirmek
-
[nsz]
Bitki çok uzamak
-
Çığırından çıkmak veya çıkarmak, ölçüyü kaçırmak
- "Zamanımızın Fransız romancıları da bir hayli işi azıtmış durumdadırlar." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[-i]
Azgın duruma getirmek
- CAZIRTI
-
-
[isim]
Cazırdama sesi
- "Bütün gece kağnı arabalarının cazırtısını duydum." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Cazırdama sesi
- RAZILIK
- ...
- KAZITMA
-
-
[isim]
Kazıtmak işi
-
[isim]
Kazıtmak işi
- GAZIŞIL
-
-
[isim]
Gazışı ile ilgili, gazışı saçabilen
- "Radyum gazışıl bir elementtir."
-
[isim]
Gazışı ile ilgili, gazışı saçabilen
- KAZIKLI
-
-
[sıfat]
Kazığı olan, kazıkla desteklenmiş olan
-
[sıfat]
Kazığı olan, kazıkla desteklenmiş olan